Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750371509
Boyut
135-210
Sayfa Sayısı
184
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Türk Sendikal Hareketi veÇağdaş Misyonerler

8,50TL
Satışta değil
9789750371509
430254
Çağdaş Misyonerler
Çağdaş Misyonerler Türk Sendikal Hareketi ve
8.50
Türkiye Cumhuriyeti bugün, dış ve iç düşmanlara karşı bir ölüm kalım svaaşı vermektedir. Amerikan ve Avrupa emperyalistleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin bütünlüğüne ve bağımsızlığına, laik ve demokratik sosyal hukuk devletimize saldırmaktadır. İç dünyalarımız da emperyalistlerin uşaklığını yapmaktadır.

Aynı güçler, Türkiye'de işçilerin haklarının gasp edilmesinden ve sendikaların zayıflatılmasından sorumludur.

Türkiye tarihinde ilk defa, vatanımıza saldıranlarla, işçiye, memura, emekliye, işsize, küçük esnaf ve sanatkara, çiftçiye, namuslu sanayiciye ve tüccara saldıran aynı güçtür.

Türk sendikal hareketi, bu saldırı karşısında yetersizdir. Bu nedenlede sürekli güç yitirmektedir. Bazı sendikalarımız, emperyalist ABD'nin ve Avrupa Birliği'nin "ortağı" olduğunu açıkça ilan eden emperyalist ülke sendikalarına ve onların denetimindeki uluslararası sendikal örgütlere umut bağlamıştır.

Bazı sendikalarımız ise bölücülerle ve cumhuriyet düşmanlarıyla işbirliği yapmaktadır. Bazı sendikalarıız, alacakalrı eurolar karşılığında, emperyalist Avrupa Birliği'nin savunuculuğunu yapmaktadır.

Misyonerlik her zaman emperyalizmin araçlarından biri olmuştur. Günümüzde de " işçilerin uluslararası işbirliği ve dayanışması" adı altında yapılan, emperyalist güçlerin politikalarının hayata geçirilmesidir. Bir dönemin incilinin yerini, günümüzde "uluslararası sendikal dayanışma" almıştır. Geçmişin papazlarının yerinde ise emperyalist ülkelerin sendikacıları vardır.

Türkiye'de işçilerin sorunlarının çözümü ve sendikacılığımızın güçlenmesinin yolu, Türkiye'nin bütünlüğünü ve bağımsızlığını, Tür milletinin bütünlüğü, laik ve demokraitk cumhuriyeti, sosyal devleti millici - ulusalcı bir anlayışla savunmaktan geçmektedir.

İstiklal Savaşı'na katılmayan İstanbul sendikaları sendikacılık tarihine büyük bir leke sürmülerdi. Günümüzde sendikacılık tarihine yeni bir leke sürülmemesi için işçi sınıfı ve sendikacılık hareketini anti - emperyalist ve millici- ulusalcı çizgide örgütlenmesi ve mücadele etmesi gereklidir.
  • Açıklama
    • Türkiye Cumhuriyeti bugün, dış ve iç düşmanlara karşı bir ölüm kalım svaaşı vermektedir. Amerikan ve Avrupa emperyalistleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin bütünlüğüne ve bağımsızlığına, laik ve demokratik sosyal hukuk devletimize saldırmaktadır. İç dünyalarımız da emperyalistlerin uşaklığını yapmaktadır.

      Aynı güçler, Türkiye'de işçilerin haklarının gasp edilmesinden ve sendikaların zayıflatılmasından sorumludur.

      Türkiye tarihinde ilk defa, vatanımıza saldıranlarla, işçiye, memura, emekliye, işsize, küçük esnaf ve sanatkara, çiftçiye, namuslu sanayiciye ve tüccara saldıran aynı güçtür.

      Türk sendikal hareketi, bu saldırı karşısında yetersizdir. Bu nedenlede sürekli güç yitirmektedir. Bazı sendikalarımız, emperyalist ABD'nin ve Avrupa Birliği'nin "ortağı" olduğunu açıkça ilan eden emperyalist ülke sendikalarına ve onların denetimindeki uluslararası sendikal örgütlere umut bağlamıştır.

      Bazı sendikalarımız ise bölücülerle ve cumhuriyet düşmanlarıyla işbirliği yapmaktadır. Bazı sendikalarıız, alacakalrı eurolar karşılığında, emperyalist Avrupa Birliği'nin savunuculuğunu yapmaktadır.

      Misyonerlik her zaman emperyalizmin araçlarından biri olmuştur. Günümüzde de " işçilerin uluslararası işbirliği ve dayanışması" adı altında yapılan, emperyalist güçlerin politikalarının hayata geçirilmesidir. Bir dönemin incilinin yerini, günümüzde "uluslararası sendikal dayanışma" almıştır. Geçmişin papazlarının yerinde ise emperyalist ülkelerin sendikacıları vardır.

      Türkiye'de işçilerin sorunlarının çözümü ve sendikacılığımızın güçlenmesinin yolu, Türkiye'nin bütünlüğünü ve bağımsızlığını, Tür milletinin bütünlüğü, laik ve demokraitk cumhuriyeti, sosyal devleti millici - ulusalcı bir anlayışla savunmaktan geçmektedir.

      İstiklal Savaşı'na katılmayan İstanbul sendikaları sendikacılık tarihine büyük bir leke sürmülerdi. Günümüzde sendikacılık tarihine yeni bir leke sürülmemesi için işçi sınıfı ve sendikacılık hareketini anti - emperyalist ve millici- ulusalcı çizgide örgütlenmesi ve mücadele etmesi gereklidir.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat