Aklım Kalbimde KaldıBilim-din Yazıları
"Kalpsiz akıl olur mu?"
"Kalplerimizi unutarak düşünebilir miyiz?"
Bu soruların sahibi Murat Çiftkaya. Yazar, yeni kitabı "Aklım Kalbimde Kaldı" isimli kitabını bu iki önemli soruya cevap bulmaya adamış.
Yazar Çiftkaya'ya göre toplum olarak büyük bölünmelerin yaşandığı bir dönemde yaşamaktayız. Kalp ile aklın, din ile bilimin, vahiy ile hayatın, ahlâk ile siyasetin, hatta erkek ile kadının birbirinden ayrı düşürüldüğü zamanlarda yaşıyoruz. Yazara göre bu bölünmeler tamamen hayalî, dayatılmış ve gerçekdışı bölünmeler. Bu bölünmelerin sonuçlarından hemen her alanda ıstırap çekiyoruz. Sadece akıllarımız ve kalplerimiz değil, aile hayatlarımız, sosyal hayatımız, siyasetimiz yaralarla dolu.
Çiftkaya'ya göre yaşanan bu acı ve sıkıntılarla dolu ortamdan kurtuluş ve çıkış yolu çok zor değil. Bölünmeleri ortadan kaldıracak her adım bizi kurtuluşa eriştirecek özellikte. Türlü türlü yaralarımız ve sıkıntılarımız ancak bütüncül bakış açısıyla ortadan kaldırılabilir.
Çiftkaya son kitabında teşhisten tedaviye yönelik en önemli hareket noktası olarak din ve bilim veya kalb ile akıl arasındaki sözde ayrılığı veya çatışmanın ortadan kaldırılmasını seçmiş. Kalpsiz aklın veya akletmenin imkânsızlığını ve akla aykırılığını dile getiriyor. Dinden ve vahiyden soyutlanmış seküler bir bilimin hakikate ulaştırma yeteneğini sorguluyor. Kalpsiz akılcılığın veya dindışı bilimciliğin insanları hakikate ulaştırmadığı gibi, huzur ve güveni sağlayamadığını söylüyor. Ekolojik dengesizliklerden manevî bunalımlara saymakla bitmeyecek musibetlere kapı araladığını ifade ediyor. En somut çözüm olarak da "Yeryüzünde dolaşıp akleden kalplere sahip olma" şeklindeki İlahî emre uymayı gösteriyor.
Aslında bu konuda yazılan ve yayımlanan çok sayıda makale, kitap ve yorum var. Ancak yazar Çiftkaya bu kitabında konunun hassasiyeti ve hemen her kesim tarafından okunup anlaşılması için sade ve akıcı bir üslup kullanmış. "Bu kitapta da anlaşılır olmayı hedefledim. Mümkün-mertebe teknik ve bilimsel terimleri kullanmaktan kaçındım" diyor ve "Düşünceyi esas alan çalışmalarımın yayınlanıyor olması benim için bir şükür vesilesi. Hikmet ve hidayetin kaynağı Kur'an'ın ışığı ve bu ışığa yeteneğimce muhatap olmama vesile olan Risaleler, benim için sonsuz bir hamd konusu." diyerek kitabında takip ettiği ana çizgiye dair önemli bir ipucu veriyor.
Hikayeleriyle de okurlarının merakla takip ettiği Murat Çiftkaya'nın yeni kitabı "Aklım Kalbimde Kaldı" 176 sayfa ve bir solukta okunabilecek nitelikte.
- Açıklama
"Kalpsiz akıl olur mu?"
"Kalplerimizi unutarak düşünebilir miyiz?"
Bu soruların sahibi Murat Çiftkaya. Yazar, yeni kitabı "Aklım Kalbimde Kaldı" isimli kitabını bu iki önemli soruya cevap bulmaya adamış.Yazar Çiftkaya'ya göre toplum olarak büyük bölünmelerin yaşandığı bir dönemde yaşamaktayız. Kalp ile aklın, din ile bilimin, vahiy ile hayatın, ahlâk ile siyasetin, hatta erkek ile kadının birbirinden ayrı düşürüldüğü zamanlarda yaşıyoruz. Yazara göre bu bölünmeler tamamen hayalî, dayatılmış ve gerçekdışı bölünmeler. Bu bölünmelerin sonuçlarından hemen her alanda ıstırap çekiyoruz. Sadece akıllarımız ve kalplerimiz değil, aile hayatlarımız, sosyal hayatımız, siyasetimiz yaralarla dolu.
Çiftkaya'ya göre yaşanan bu acı ve sıkıntılarla dolu ortamdan kurtuluş ve çıkış yolu çok zor değil. Bölünmeleri ortadan kaldıracak her adım bizi kurtuluşa eriştirecek özellikte. Türlü türlü yaralarımız ve sıkıntılarımız ancak bütüncül bakış açısıyla ortadan kaldırılabilir.
Çiftkaya son kitabında teşhisten tedaviye yönelik en önemli hareket noktası olarak din ve bilim veya kalb ile akıl arasındaki sözde ayrılığı veya çatışmanın ortadan kaldırılmasını seçmiş. Kalpsiz aklın veya akletmenin imkânsızlığını ve akla aykırılığını dile getiriyor. Dinden ve vahiyden soyutlanmış seküler bir bilimin hakikate ulaştırma yeteneğini sorguluyor. Kalpsiz akılcılığın veya dindışı bilimciliğin insanları hakikate ulaştırmadığı gibi, huzur ve güveni sağlayamadığını söylüyor. Ekolojik dengesizliklerden manevî bunalımlara saymakla bitmeyecek musibetlere kapı araladığını ifade ediyor. En somut çözüm olarak da "Yeryüzünde dolaşıp akleden kalplere sahip olma" şeklindeki İlahî emre uymayı gösteriyor.
Aslında bu konuda yazılan ve yayımlanan çok sayıda makale, kitap ve yorum var. Ancak yazar Çiftkaya bu kitabında konunun hassasiyeti ve hemen her kesim tarafından okunup anlaşılması için sade ve akıcı bir üslup kullanmış. "Bu kitapta da anlaşılır olmayı hedefledim. Mümkün-mertebe teknik ve bilimsel terimleri kullanmaktan kaçındım" diyor ve "Düşünceyi esas alan çalışmalarımın yayınlanıyor olması benim için bir şükür vesilesi. Hikmet ve hidayetin kaynağı Kur'an'ın ışığı ve bu ışığa yeteneğimce muhatap olmama vesile olan Risaleler, benim için sonsuz bir hamd konusu." diyerek kitabında takip ettiği ana çizgiye dair önemli bir ipucu veriyor.
Hikayeleriyle de okurlarının merakla takip ettiği Murat Çiftkaya'nın yeni kitabı "Aklım Kalbimde Kaldı" 176 sayfa ve bir solukta okunabilecek nitelikte.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.