Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055218546
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
440
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2013-09
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Alamut'un BüyüsüHaşhaşiler: Sır ve Ölüm
Yazar:
Arslan Tekin
Yayınevi : Paraf Yayınları
23,15TL
15,05TL
%34
Satışta değil
9786055218546
528268
https://www.kitapburada.com/kitap/alamutun-buyusu
Alamut'un Büyüsü Haşhaşiler: Sır ve Ölüm
15.05
Hasan Sabbah'ı esrarengiz havaya büründürenler daha çok Avrupalılardır. Bâtınîler Hasan Sabbah'tan önce de vardı. Nizârî İsmailîleri, İran İsmailîleri, Haşhaşîler, Bâtınîler, Alamut'un Efendisi, Şeyhu'l-Cebel deyince ilk akla gelen Hasan Sabbah'tır. Selçuklular İran, Ortadoğu ve Anadolu'ya yayıldıklarında, çoklukla Selçuklu sahasında, 160 yıl en etkili faaliyetlerini gösteren Bâtınîler, İsmailîlerin değişik kolları olarak zamanımıza kadar gelmişlerdir.
Biz eseri yazarken, tarihî kaynakları esas aldık ve farklı anlatımlarla aynı konulara temas eden bu eserlerde yazılanları olduğu gibi vererek, bir bütün halinde Bâtınîler ve Hasan Sabbah'ın kurduğu, kimine göre yeryüzü cennetini, kimine göre yeryüzü cehennemini, her iki yönüyle ortaya çıkarmak istedik.
İnsanları uyuşturan vaat midir; yoksa haşhaş denilen ot mudur? Esas olan "vaat"tir; yoksa zamanımızdaki intihar saldırılarını izah edemeyiz. Birçok araştırıcı, Hasan Sabbah ve haşhaşı yan yana getirmezler ve haşhaşın kesinlikle kullanılmadığını söylerler. Kimi de belli bir süre kullanıldığını belirtirler. Hasan Sabbah'ın fedaîlerini haşhaşla veya inançla başka âlemlere götürmesi, gözlerinin önüne bir "cennet" sermesi, ayrıca teşkilatçılığının başarısıdır.
Hasan Sabbah etrafında izah edilen Haşhaşîler, Şîa'dan türeyen İsmailîlerdir. İsmailîler de kendi içlerinde iki esas kola ayrılmıştır: Nizârî ve Musta'lî. Biz, kesin inancın en bariz örneğini gösteren Haşhaşîleri anlayabilmek için, Şîa ve İsmailîleri de verdik.
Haşhaşîler üzerine yazılan kitapları incelediğimizde, belli başlı kitaplarda dahi "olan" anlatılırken, yazarın, inancına, meşrebine ve ilmî seviyesine göre yoruma gittiğini gördük. Biz, yorumları yine araştırıcıların görüşleri olarak aktarmayı tercih ettik.
Biz eseri yazarken, tarihî kaynakları esas aldık ve farklı anlatımlarla aynı konulara temas eden bu eserlerde yazılanları olduğu gibi vererek, bir bütün halinde Bâtınîler ve Hasan Sabbah'ın kurduğu, kimine göre yeryüzü cennetini, kimine göre yeryüzü cehennemini, her iki yönüyle ortaya çıkarmak istedik.
İnsanları uyuşturan vaat midir; yoksa haşhaş denilen ot mudur? Esas olan "vaat"tir; yoksa zamanımızdaki intihar saldırılarını izah edemeyiz. Birçok araştırıcı, Hasan Sabbah ve haşhaşı yan yana getirmezler ve haşhaşın kesinlikle kullanılmadığını söylerler. Kimi de belli bir süre kullanıldığını belirtirler. Hasan Sabbah'ın fedaîlerini haşhaşla veya inançla başka âlemlere götürmesi, gözlerinin önüne bir "cennet" sermesi, ayrıca teşkilatçılığının başarısıdır.
Hasan Sabbah etrafında izah edilen Haşhaşîler, Şîa'dan türeyen İsmailîlerdir. İsmailîler de kendi içlerinde iki esas kola ayrılmıştır: Nizârî ve Musta'lî. Biz, kesin inancın en bariz örneğini gösteren Haşhaşîleri anlayabilmek için, Şîa ve İsmailîleri de verdik.
Haşhaşîler üzerine yazılan kitapları incelediğimizde, belli başlı kitaplarda dahi "olan" anlatılırken, yazarın, inancına, meşrebine ve ilmî seviyesine göre yoruma gittiğini gördük. Biz, yorumları yine araştırıcıların görüşleri olarak aktarmayı tercih ettik.
- Açıklama
- Hasan Sabbah'ı esrarengiz havaya büründürenler daha çok Avrupalılardır. Bâtınîler Hasan Sabbah'tan önce de vardı. Nizârî İsmailîleri, İran İsmailîleri, Haşhaşîler, Bâtınîler, Alamut'un Efendisi, Şeyhu'l-Cebel deyince ilk akla gelen Hasan Sabbah'tır. Selçuklular İran, Ortadoğu ve Anadolu'ya yayıldıklarında, çoklukla Selçuklu sahasında, 160 yıl en etkili faaliyetlerini gösteren Bâtınîler, İsmailîlerin değişik kolları olarak zamanımıza kadar gelmişlerdir.
Biz eseri yazarken, tarihî kaynakları esas aldık ve farklı anlatımlarla aynı konulara temas eden bu eserlerde yazılanları olduğu gibi vererek, bir bütün halinde Bâtınîler ve Hasan Sabbah'ın kurduğu, kimine göre yeryüzü cennetini, kimine göre yeryüzü cehennemini, her iki yönüyle ortaya çıkarmak istedik.
İnsanları uyuşturan vaat midir; yoksa haşhaş denilen ot mudur? Esas olan "vaat"tir; yoksa zamanımızdaki intihar saldırılarını izah edemeyiz. Birçok araştırıcı, Hasan Sabbah ve haşhaşı yan yana getirmezler ve haşhaşın kesinlikle kullanılmadığını söylerler. Kimi de belli bir süre kullanıldığını belirtirler. Hasan Sabbah'ın fedaîlerini haşhaşla veya inançla başka âlemlere götürmesi, gözlerinin önüne bir "cennet" sermesi, ayrıca teşkilatçılığının başarısıdır.
Hasan Sabbah etrafında izah edilen Haşhaşîler, Şîa'dan türeyen İsmailîlerdir. İsmailîler de kendi içlerinde iki esas kola ayrılmıştır: Nizârî ve Musta'lî. Biz, kesin inancın en bariz örneğini gösteren Haşhaşîleri anlayabilmek için, Şîa ve İsmailîleri de verdik.
Haşhaşîler üzerine yazılan kitapları incelediğimizde, belli başlı kitaplarda dahi "olan" anlatılırken, yazarın, inancına, meşrebine ve ilmî seviyesine göre yoruma gittiğini gördük. Biz, yorumları yine araştırıcıların görüşleri olarak aktarmayı tercih ettik.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.