Askerler Geldiğinde
2. Dünya Savaşı'nın sonunda Nazi rejimini deviren askerler yüz binlerce kadına yeni acılar yaşattı. Ülke çapında sayısız kadın (ve az sayıda erkek) cinsel şiddetin kurbanı oldu. Suçluların sadece "Ruslar" olduğu yönündeki genel inanışın aksine, aynı zamanda Amerikan, Fransız ve İngiliz askerleri de en az onlar kadar suçluydu.
Miriam Gebhardt, "Askerler Geldiğinde” isimli eserinde, yepyeni kaynaklarla savaş sonrası işgal döneminde cinsel şiddetin boyutunu belirleyerek bu konudaki ilk tarihsel temelli yaklaşımı ortaya koyuyor. Müttefik güç askerlerinin tecavüz şekillerinin Kızıl Ordu askerlerinden farklı olmadığına dikkat geçen yazar, evlerine el konulan ve yağmalanan Alman kadınların daha sonra kitleler halinde askerilerin tecavüzüne maruz kaldığını aktarıyor. Yazar ayrıca bu kadınların daha sonra doktorların ve sosyal hizmet görevlilerinin kurbanları haline nasıl geldiğini etkileyici bir şekilde anlatıyor. Son olarak ve en önemlisi, toplum günümüze kadar kitlesel suçlardan bahsetmeyerek olan biten her şeyi unutmayı tercih etmiştir. İşte tam bu noktada kitap uluslar arası topluma unuttuklarını etkileyici bir şekilde hatırlatmaktadır. "Askerler Geldiğinde” çok önemli ve titizlikle yapılan tarihi bir araştırmanın harika bir ürünüdür.
Orijinal Almanca baskısının yayınlandığı 2015 yılının Mart ayı itibarıyla eser ülkemizde de özellikle medyada geniş yankı uyandırmıştır. Kaynak dilin özüne sadık kalan özenli çevirisi ile bu önemli eserin raflarda okuyucularıyla buluşturulmasından Astana Yayınları Ekibi olarak büyük gurur duymaktayız.
- Açıklama
2. Dünya Savaşı'nın sonunda Nazi rejimini deviren askerler yüz binlerce kadına yeni acılar yaşattı. Ülke çapında sayısız kadın (ve az sayıda erkek) cinsel şiddetin kurbanı oldu. Suçluların sadece "Ruslar" olduğu yönündeki genel inanışın aksine, aynı zamanda Amerikan, Fransız ve İngiliz askerleri de en az onlar kadar suçluydu.
Miriam Gebhardt, "Askerler Geldiğinde” isimli eserinde, yepyeni kaynaklarla savaş sonrası işgal döneminde cinsel şiddetin boyutunu belirleyerek bu konudaki ilk tarihsel temelli yaklaşımı ortaya koyuyor. Müttefik güç askerlerinin tecavüz şekillerinin Kızıl Ordu askerlerinden farklı olmadığına dikkat geçen yazar, evlerine el konulan ve yağmalanan Alman kadınların daha sonra kitleler halinde askerilerin tecavüzüne maruz kaldığını aktarıyor. Yazar ayrıca bu kadınların daha sonra doktorların ve sosyal hizmet görevlilerinin kurbanları haline nasıl geldiğini etkileyici bir şekilde anlatıyor. Son olarak ve en önemlisi, toplum günümüze kadar kitlesel suçlardan bahsetmeyerek olan biten her şeyi unutmayı tercih etmiştir. İşte tam bu noktada kitap uluslar arası topluma unuttuklarını etkileyici bir şekilde hatırlatmaktadır. "Askerler Geldiğinde” çok önemli ve titizlikle yapılan tarihi bir araştırmanın harika bir ürünüdür.
Orijinal Almanca baskısının yayınlandığı 2015 yılının Mart ayı itibarıyla eser ülkemizde de özellikle medyada geniş yankı uyandırmıştır. Kaynak dilin özüne sadık kalan özenli çevirisi ile bu önemli eserin raflarda okuyucularıyla buluşturulmasından Astana Yayınları Ekibi olarak büyük gurur duymaktayız.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.