Aşkın Devletten Sivil Topluma

Türk siyasal yaşantısındaki en kült kavramlardan biri de hiç kuşkusuz "devlet" kavamıdır. Devlet, tarih boyunca kurulmuş Türk devletlerinin sayısı ile Türk insanının hem övünç duyduğu hem de uğruna feda olunması gerken bir varlık olmuştur. Ancak bu düşünce, Türk siyasal kültüründe en merkezi temayı oluştururken, birey, topluluk, sosyal grup, bireysel hak ve özgürlükler gibi kavramların önemli ölçüde arka plana itilmesine neden olmuştur.
Siyasal kültürümüz Türk insanının biricik vazifesi olarak devletini omuzunda taşımasını sağlamakla kalmamış; aynı zamanda devleti soyut, metafiziksel ve aşkın bir varlık haline dönüştürülmüştür. "Gökte Allah, yerde devletimiz" ifadesi devleti somut, kuramsal bri yapı olmaktan çıkarmış, onu kutsal bir olgu haline getirmiştir. Böylesi içselleştirme bir toplumda "sivil toplum" anlayışını dışlar.
Ömer Çaha, ülkemizdeki sivil toplum arayışlarının genel devlet kavramı ve anlayışlarının tarihsel sürecinde ele alıyor. Osmanlı'da ve Cumhuriyet Türkiyesi'ndeki devlet yapısını incelerken özellikle 1980'den sonra sivil toplum hareketlerini felsefi bir bakışla analiz ediyor.
Hiç kuşkusuz, "Aşkın Devletten Sivil Topluma" devlet-toplum tartışmalarında ileri bir adım, amaçlıyıcı bir yapıt görevi görecek.