Ateşli Silahlar Çağında İslam İmparatorlukları - Osmanlılar, Safeviler, Babürlüler

Osmanlılar, Safeviler, Babürlüler, İslam'ın üç dev imparatorluğu...

Elinizdeki kitapta, bu üç imparatorluğun kökenleri, şaşırtıcı başarılarının arka planı ve çöküş sebepleri ayrıntılarıyla ve karşılaştırmalı bir perspektiften değerlendiriliyor. Böylece Streusand'ın çalışması, hem güncel akademik bilgiyi toparlaması hem de yaygın yanlış anlamaları düzeltmesi bağlamında, konuyu merak eden okuyucu için mükemmel bir referans metin işlevi görüyor. Atlantik okyanusundan Endonezya'ya kadar uzanan devasa bir coğrafya üzerinde kurulu bir bütünleşik uluslararası sistemin parçaları olan bu devletlerin, hem birbirleriyle ilişkilerini hem de aralarındaki çatışmaları soluksuz okuyacaksınız.

Streusand, Osmanlı, Safevi ve Babür İmparatorluklarının askeri ve siyasi tarihleri ve kurumlarını ustalıkla ele almış. Dönüşüm süreçlerini tahlil ederek, nasıl farklılaştıklarını, sadece konunun uzmanları için değil genel okuyucu için de son derece anlaşılır bir dille aktarmış Bu kitap dünya tarihi, erken modern dönem yahut Ortadoğu tarihi dersleri için olduğu kadar imparatorluklarının siyasal sosyolojisini anlamak için de birebir.
-Prof. Linda T. Darling, Arizona Üniversitesi-

Douglas Streusand, Marshall Hodgson'ın İslami ateşli silah imparatolukları hakkındaki öncü çalışması İslam'ın Serüveni'ni çok başarılı bir şekilde genişletmiş, güncellemiş ve tamamlamış. Bu kitap erken modern dönem öğrencileri için, özellikle de siyasi ve askeri kurumlarla ilgilenenler için kesinlikle bir olmazsa olmaz.
-Prof. Alfred J. Andrea, World History Association Eski Başkanı-

Osmanlılar, Safeviler, Babürlüler, ateşli silahlar çağının İslam imparatorlukları üzerine şu ana kadar yazılmış en iyi kitap ve muhtemelen uzun süre de öyle kalacak. Siyasi ve askeri tarihin anahatlarını kolayca okunabilir bir şekilde vermesiyle, Moğollar sonrası dönemin İslam imparatorlukları üzerine yapılan çalışmalar arasında açık ara önde. Kitabın Streusand'ın üzerinde çalıştığı 20 yıla değdiğine şüphe yok.
-Journal of Central Eurasian Studies-