Avrupa Birliği Eğitim Sistemleri
Bir ülkenin yurttaşlarını yetiştirme görevi, o ülkenin eğitim sistemine (dizgesine) verilmiştir. Sistem (dizge), aralarında ilişkiler bulunan öğelerin oluşturduğu bütün olarak tanımlanabilir. Sistemin, alt sistemleri vardır. Bu alt sistemler, birbirleriyle sağlıklı ilişkiler içinde çalışmak durumundadır. Sistemin bir öğesinin, alt sisteminin iyi işlememesi, sistemin diğer öğelerinin işlemesini de olumsuz olarak etkiler. Sistem, çevresinden girdiler alır, bu girdileri işler ve çevresinin gereksinimi olan çıktılar (ürün, mal, hizmet, mezun) verir. Sistemin çıktıları yeniden girdi olarak sisteme girebileceği gibi toplumdaki diğer sistemlere girdi olarak da girebilir. Sistem, yalnız kendisine uygun olan girdileri alır. Diğer bir deyişle, sistem girdilerini seçer, tanımlar ve alır. Sistemin sınırı, çevresindeki diğer sistemlerin sınırlarıyla belirlenir. Sistem, bir toplum içinde yer alır. Sistemin kuruluş amacı, içinde bulunduğu toplumun gereksinimlerini karşılamak ve üyelerinin (sistemde çalışan işgörenlerinin) doyumunu sağlamaktır.
Toplumun gereksinimlerini karşılamayan sistemler meşruluklarını yitirebilirler. üyelerinin doyumunu sağlayamayan sistemler de yaşayamazlar. Sistemler alt sistemlerden oluştukları gibi, üst sistemlerin parçası da olabilirler. Bu durumda sistem, üst sistemin bir öğesi olabilir. Sistemin önemli bir boyutu da açık ya da kapalı oluşudur. çevresinin gereksinimlerini önemsemeyen, çevresindeki değişme ve gelişmeleri umursamayan bir sistem yaşayamaz. Bugün Toplam Nitelik (Kalite) Yönetiminin üzerinde durduğu önemli bir nokta, sistemin dış çevresiyle ilişkileridir. çevresinden girdiler alan ve çevresine çıktılar veren bir sistem açık sistemdir. Kuşkusuz bazı sistemler daha az açık iken, eğitim sistemi çevresinden öğrenci ve öğretmen gibi girdiler aldığı ve çevresine de bilgi, beceri ve tutum kazanmış mezunlar, araştırmalar, bilgi gibi çıktılar sunduğu için toplumsal bir açık sistemdir. •
Bir sistemin yönetim, üretim, uyarlama, yaşatma, alış-veriş alt sistemlerindeki sorunları çözmesi gerekir. Sistemin sorunlarla yaşaması istenmez. Sistemin sorunlarını çözmesi, güçyitimine uğramadan amaçlarını gerçekleştirmesi için kendi sorunlarıyla baş edebilmesi gerekir. Sorun (problem), sistemin amaçlarına, hedeflerine ulaşmasının önündeki engellerdir. Bilimsel araştırmanın aşamaları da olan sorun çözme sürecinin aşamalarının, sistemin sorunlarının çözümlenmesinde uygulanması önemlidir. Her ülkenin eğitim sisteminin sorunları bulunmaktadır. Bu nedenle, belirtilenler eğitim sistemi için de geçerlidir.
Bir ülkenin yönetim biçimi, ekonomik sistemi ile eğitim sistemi de yakından ilişkilidir. Bir ülkeyi bir kişi yönetiyorsa, eğitim hakkı bir kişinindir. Bir ülkeyi birkaç kişi yönetiyorsa, eğitim hakkı birkaç kişinin olmuştur. Bir ülkenin yönetiminde birçok kişinin etkisi varsa, eğitim almak birçok kişinindir. Bugün en iyi yönetim biçiminin halkın kendi kendisini yönetmesi olarak özetlenebilecek olan demokrasi olduğu genel kabul görmektedir. Demokrasi, laikliğe dayanır. Demokrasilerde, cumhuriyet olmak zorunlu değildir. Cumhuriyet de demokrasinin hükümet biçimi olarak belirtilebilir. Cumhuriyetle yönetilen bir ülke, demokratik olmak zorundadır. Anayasasında demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti niteliklerini öngören bir cumhuriyet yönetiminde, eğitim sisteminin bu nitelikleri yaşam biçimine dönüştürmüş olan yurttaşları yetiştirmesi zorunludur. Dünyanın hiçbir yerinde kendi yönetim sistemine karşı yurttaş yetiştiren ülke yoktur.
- Açıklama
Bir ülkenin yurttaşlarını yetiştirme görevi, o ülkenin eğitim sistemine (dizgesine) verilmiştir. Sistem (dizge), aralarında ilişkiler bulunan öğelerin oluşturduğu bütün olarak tanımlanabilir. Sistemin, alt sistemleri vardır. Bu alt sistemler, birbirleriyle sağlıklı ilişkiler içinde çalışmak durumundadır. Sistemin bir öğesinin, alt sisteminin iyi işlememesi, sistemin diğer öğelerinin işlemesini de olumsuz olarak etkiler. Sistem, çevresinden girdiler alır, bu girdileri işler ve çevresinin gereksinimi olan çıktılar (ürün, mal, hizmet, mezun) verir. Sistemin çıktıları yeniden girdi olarak sisteme girebileceği gibi toplumdaki diğer sistemlere girdi olarak da girebilir. Sistem, yalnız kendisine uygun olan girdileri alır. Diğer bir deyişle, sistem girdilerini seçer, tanımlar ve alır. Sistemin sınırı, çevresindeki diğer sistemlerin sınırlarıyla belirlenir. Sistem, bir toplum içinde yer alır. Sistemin kuruluş amacı, içinde bulunduğu toplumun gereksinimlerini karşılamak ve üyelerinin (sistemde çalışan işgörenlerinin) doyumunu sağlamaktır.
Toplumun gereksinimlerini karşılamayan sistemler meşruluklarını yitirebilirler. üyelerinin doyumunu sağlayamayan sistemler de yaşayamazlar. Sistemler alt sistemlerden oluştukları gibi, üst sistemlerin parçası da olabilirler. Bu durumda sistem, üst sistemin bir öğesi olabilir. Sistemin önemli bir boyutu da açık ya da kapalı oluşudur. çevresinin gereksinimlerini önemsemeyen, çevresindeki değişme ve gelişmeleri umursamayan bir sistem yaşayamaz. Bugün Toplam Nitelik (Kalite) Yönetiminin üzerinde durduğu önemli bir nokta, sistemin dış çevresiyle ilişkileridir. çevresinden girdiler alan ve çevresine çıktılar veren bir sistem açık sistemdir. Kuşkusuz bazı sistemler daha az açık iken, eğitim sistemi çevresinden öğrenci ve öğretmen gibi girdiler aldığı ve çevresine de bilgi, beceri ve tutum kazanmış mezunlar, araştırmalar, bilgi gibi çıktılar sunduğu için toplumsal bir açık sistemdir. •
Bir sistemin yönetim, üretim, uyarlama, yaşatma, alış-veriş alt sistemlerindeki sorunları çözmesi gerekir. Sistemin sorunlarla yaşaması istenmez. Sistemin sorunlarını çözmesi, güçyitimine uğramadan amaçlarını gerçekleştirmesi için kendi sorunlarıyla baş edebilmesi gerekir. Sorun (problem), sistemin amaçlarına, hedeflerine ulaşmasının önündeki engellerdir. Bilimsel araştırmanın aşamaları da olan sorun çözme sürecinin aşamalarının, sistemin sorunlarının çözümlenmesinde uygulanması önemlidir. Her ülkenin eğitim sisteminin sorunları bulunmaktadır. Bu nedenle, belirtilenler eğitim sistemi için de geçerlidir.
Bir ülkenin yönetim biçimi, ekonomik sistemi ile eğitim sistemi de yakından ilişkilidir. Bir ülkeyi bir kişi yönetiyorsa, eğitim hakkı bir kişinindir. Bir ülkeyi birkaç kişi yönetiyorsa, eğitim hakkı birkaç kişinin olmuştur. Bir ülkenin yönetiminde birçok kişinin etkisi varsa, eğitim almak birçok kişinindir. Bugün en iyi yönetim biçiminin halkın kendi kendisini yönetmesi olarak özetlenebilecek olan demokrasi olduğu genel kabul görmektedir. Demokrasi, laikliğe dayanır. Demokrasilerde, cumhuriyet olmak zorunlu değildir. Cumhuriyet de demokrasinin hükümet biçimi olarak belirtilebilir. Cumhuriyetle yönetilen bir ülke, demokratik olmak zorundadır. Anayasasında demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti niteliklerini öngören bir cumhuriyet yönetiminde, eğitim sisteminin bu nitelikleri yaşam biçimine dönüştürmüş olan yurttaşları yetiştirmesi zorunludur. Dünyanın hiçbir yerinde kendi yönetim sistemine karşı yurttaş yetiştiren ülke yoktur.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.