%25
“Ben Böyle Düşünüyorum!” Demekle Olmuyor Alev Alatlı
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051852522
Boyut
16.50x23.50
Sayfa Sayısı
190
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
4
Basım Tarihi
2020-09
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

“Ben Böyle Düşünüyorum!” Demekle Olmuyor

Yazar: Alev Alatlı
Yayınevi : Everest Yayınları
42,00TL
31,50TL
%25
Satışta değil
9786051852522
744340
“Ben Böyle Düşünüyorum!” Demekle Olmuyor
“Ben Böyle Düşünüyorum!” Demekle Olmuyor
31.50

“Ben böyle düşünüyorum!” demekle olmuyor. Yıllar var ki, “münazara” sözcüğü dilden düştü. “Safsata” sözcüğü ise her nedense yobazlıkla özdeşleştirildi, batıl inanç anlamında kullanılır oldu. Oysa akıl yürütme yetisinin hatalı kullanımı anlamına gelir, bir yöntem sorunundan ibarettir, safsata.

Dinle, imanla, inançla ilgisi yoktur. Başta Türkçenin kötü kullanımı olmak üzere, eksik bilgi, önyargı, duygusallık, acelecilik, özensizlik, aşırı genelleme, duygu sömürüsügibi nedenlerden kaynaklanır.

Safsata kural olduğunda, konuşanlar birbirini duymaz olurlar. Kısır ortamı dolaylı karalama, sahte açmaz, tecahülü arifane, felaket tellallığı, girift soru gibi laf cambazlıkları doldurur.

Gece gündüz televizyondan, basından, siyasilerden, hatta maalesef yakınlarınızdan yayılan temelsiz ahkâmın farkında olmamanız mümkün değil. Öyleyse, sorgulayın. Başta konuştuğunuz Türkçe olmak üzere, fikirlerinizi, tercihlerinizi, size söylenenleri ya da duyduklarınızı illa ki sorgulayın. Bıkmadan, üşenmeden, yılmadan sorgulayın. Sosyal medya münazaraya el veren bir mecra değildir, twite laf yetiştirmekle kaybedeceğiniz zamanı mesela “ad hominem” safsata nedir, onu öğrenmeye ayırın. Öğrenin ki, arkanızı dönüp gideceğiniz zamanı doğru kestirebilesiniz. Kendiniz yapıyorsanız da, yapmayın. Ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun.

  • Açıklama
    • “Ben böyle düşünüyorum!” demekle olmuyor. Yıllar var ki, “münazara” sözcüğü dilden düştü. “Safsata” sözcüğü ise her nedense yobazlıkla özdeşleştirildi, batıl inanç anlamında kullanılır oldu. Oysa akıl yürütme yetisinin hatalı kullanımı anlamına gelir, bir yöntem sorunundan ibarettir, safsata.

      Dinle, imanla, inançla ilgisi yoktur. Başta Türkçenin kötü kullanımı olmak üzere, eksik bilgi, önyargı, duygusallık, acelecilik, özensizlik, aşırı genelleme, duygu sömürüsügibi nedenlerden kaynaklanır.

      Safsata kural olduğunda, konuşanlar birbirini duymaz olurlar. Kısır ortamı dolaylı karalama, sahte açmaz, tecahülü arifane, felaket tellallığı, girift soru gibi laf cambazlıkları doldurur.

      Gece gündüz televizyondan, basından, siyasilerden, hatta maalesef yakınlarınızdan yayılan temelsiz ahkâmın farkında olmamanız mümkün değil. Öyleyse, sorgulayın. Başta konuştuğunuz Türkçe olmak üzere, fikirlerinizi, tercihlerinizi, size söylenenleri ya da duyduklarınızı illa ki sorgulayın. Bıkmadan, üşenmeden, yılmadan sorgulayın. Sosyal medya münazaraya el veren bir mecra değildir, twite laf yetiştirmekle kaybedeceğiniz zamanı mesela “ad hominem” safsata nedir, onu öğrenmeye ayırın. Öğrenin ki, arkanızı dönüp gideceğiniz zamanı doğru kestirebilesiniz. Kendiniz yapıyorsanız da, yapmayın. Ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat