%25
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051067841
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
287
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2013-10
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Beni Karınca Kadar Seviyorsan

29,00TL
21,75TL
%25
Satışta değil
9786051067841
530765
Beni Karınca Kadar Seviyorsan
Beni Karınca Kadar Seviyorsan
21.75

Bir ay boyunca hiç güneş açmasa da, hak ettiğin zammı bir türlü kapamasan da, dostların doğum gününü unutmuş gitmiş duruma bak yavu, sabahları giyecek hiçbir şey bulamasan da, kırdığın potlardan buradan aya yol olsa, sesin duşta bile kargaları kıskandırsa, okunması gereken kitapların hiç biri okunmamış be kanka, teknolojiyle aran hâlâ nane limonsa, bazen en usturupsuz zamanda kahkahaların, vahhh ipini tutana, bu sabah burnunun ucunda bir sivilceyle günü aysan mesela, kainatı yutacak tükenmişlik sendromunun faturası senin elinde patlasa ya da dün gece sevgilinle aranda bir kez daha şutu çeksen-yesen gol olsa, kendini özel hissetmek için bir tek sebebin dahi yoksa,... dur! Bir nefes al. Orada bir yerlerde seni hep seven hep seven hep hep seven bir annen var! Yetmez mi? Benim yoktu.

Kafamı kaldırıp kiremitlere çıkmak için kullanılan küçük camın tam kapanmayan aralığından sızan miss gibi temiz havayı kokladım. Gökyüzüne baktım. Mavi beyaz ve nazlı bulutlara. Kaybolduğum karanlığımda oturup uçsuz bucaksız ummanlara, çöllere, güneşe, aya, deli boran hayal kırıklıklarıma baktım. O gün mağrur bakışlı bir kartal gönül bağımı saran ayrık otlarını haber etti annem! Söküp atmaya çalıştıkça daha çok çoğaldığını... Kararlı, sırnaşık ve arsızlığını anlattı... Kendi cumhuriyetini kurup berikine yaşama şansı tanımadan, biteviye çoğalan ayrık otlarımla tanıştım ilk kez. Gönlüme ektiğim gülümün, sümbülümün, çitlembiklerimin, neşeli ıtır çiçeklerimin dibini sarmış. Onları günden güne boğarken fesleğenlerin adını bile andırmazmış... Kalk da gör halimi...

  • Açıklama
    • Bir ay boyunca hiç güneş açmasa da, hak ettiğin zammı bir türlü kapamasan da, dostların doğum gününü unutmuş gitmiş duruma bak yavu, sabahları giyecek hiçbir şey bulamasan da, kırdığın potlardan buradan aya yol olsa, sesin duşta bile kargaları kıskandırsa, okunması gereken kitapların hiç biri okunmamış be kanka, teknolojiyle aran hâlâ nane limonsa, bazen en usturupsuz zamanda kahkahaların, vahhh ipini tutana, bu sabah burnunun ucunda bir sivilceyle günü aysan mesela, kainatı yutacak tükenmişlik sendromunun faturası senin elinde patlasa ya da dün gece sevgilinle aranda bir kez daha şutu çeksen-yesen gol olsa, kendini özel hissetmek için bir tek sebebin dahi yoksa,... dur! Bir nefes al. Orada bir yerlerde seni hep seven hep seven hep hep seven bir annen var! Yetmez mi? Benim yoktu.

      Kafamı kaldırıp kiremitlere çıkmak için kullanılan küçük camın tam kapanmayan aralığından sızan miss gibi temiz havayı kokladım. Gökyüzüne baktım. Mavi beyaz ve nazlı bulutlara. Kaybolduğum karanlığımda oturup uçsuz bucaksız ummanlara, çöllere, güneşe, aya, deli boran hayal kırıklıklarıma baktım. O gün mağrur bakışlı bir kartal gönül bağımı saran ayrık otlarını haber etti annem! Söküp atmaya çalıştıkça daha çok çoğaldığını... Kararlı, sırnaşık ve arsızlığını anlattı... Kendi cumhuriyetini kurup berikine yaşama şansı tanımadan, biteviye çoğalan ayrık otlarımla tanıştım ilk kez. Gönlüme ektiğim gülümün, sümbülümün, çitlembiklerimin, neşeli ıtır çiçeklerimin dibini sarmış. Onları günden güne boğarken fesleğenlerin adını bile andırmazmış... Kalk da gör halimi...

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat