%30
Bergsonculuk %15 indirimli Gilles Deleuze
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789756056288
Boyut
13.00x20.00
Sayfa Sayısı
146
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
3
Basım Tarihi
2014-04
Çeviren
Hakan Yücefer
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Le Bergsonisme

Bergsonculuk

52,00TL
36,40TL
%30
Satışta değil
9789756056288
621588
Bergsonculuk
Bergsonculuk
36.40

1966 yılında yayımlanan Bergsonculuk kitabı, Gilles Deleuze'ün erken dönem çalışmalarından biridir. Bu kitapta, Deleuze hem Bergson'un yapıtları üzerinden 'süre', 'hafıza', 'yaşamsal atılım' ve 'çokluk' gibi belli kavramların süreklilikleri ve dönüşümlerinin izini sürer, hem de kendi özgün felsefi sistemini kurar. Deleuze'ün Bergson okumasının temel motifi, aslında Batı Metafiziğine getirdiği köklü bir eleştiridir: gerçeğin karşısında soyut kavramları önceleyen ve yaşamı bu soyut kavramlara indirgeyen felsefe geleneğinin eleştirisi. Ama felsefe tarihinde bu kapanmaya girmeyen canlı isimler de vardır. Bergson da, Spinoza gibi, Nietzsche gibi yaşam filozofudur. Bu özgün okumada, Deleuze felsefenin bilimle ilişkisini, ontolojiyle etiğin örtüşmesini önemser. Deleuze'ün Bergsonculuğu, varlığı statik kavramlarla değil dinamik kavramlarla ele almaya dayanır ve her şeyden önce dünyayı unutmaya dayalı umutsuz felsefelere karşı, yaşamla kavramı birleştirmeye yönelen sevinçli felsefeler yaratmaya çağrıdır. İktidarını insanların hınçları üzerine inşa eden ikiyüzlü politikacı, dünyayı olumlamaktan aciz din adamı, ölü kavramlarla iş gören sıkıcı akademisyen... ve onların peşinden sıradanlıklara koşan insanlar, aşkınlığın uçurumunun içine yerleşir. Dünyayı ve karşısındakini hiçe sayan, olumsuzlamaya dayalı tüm figürlerden uzakta, Deleuze'ün Bergson okuması, dünyaya evet demektir.

  • Açıklama
    • 1966 yılında yayımlanan Bergsonculuk kitabı, Gilles Deleuze'ün erken dönem çalışmalarından biridir. Bu kitapta, Deleuze hem Bergson'un yapıtları üzerinden 'süre', 'hafıza', 'yaşamsal atılım' ve 'çokluk' gibi belli kavramların süreklilikleri ve dönüşümlerinin izini sürer, hem de kendi özgün felsefi sistemini kurar. Deleuze'ün Bergson okumasının temel motifi, aslında Batı Metafiziğine getirdiği köklü bir eleştiridir: gerçeğin karşısında soyut kavramları önceleyen ve yaşamı bu soyut kavramlara indirgeyen felsefe geleneğinin eleştirisi. Ama felsefe tarihinde bu kapanmaya girmeyen canlı isimler de vardır. Bergson da, Spinoza gibi, Nietzsche gibi yaşam filozofudur. Bu özgün okumada, Deleuze felsefenin bilimle ilişkisini, ontolojiyle etiğin örtüşmesini önemser. Deleuze'ün Bergsonculuğu, varlığı statik kavramlarla değil dinamik kavramlarla ele almaya dayanır ve her şeyden önce dünyayı unutmaya dayalı umutsuz felsefelere karşı, yaşamla kavramı birleştirmeye yönelen sevinçli felsefeler yaratmaya çağrıdır. İktidarını insanların hınçları üzerine inşa eden ikiyüzlü politikacı, dünyayı olumlamaktan aciz din adamı, ölü kavramlarla iş gören sıkıcı akademisyen... ve onların peşinden sıradanlıklara koşan insanlar, aşkınlığın uçurumunun içine yerleşir. Dünyayı ve karşısındakini hiçe sayan, olumsuzlamaya dayalı tüm figürlerden uzakta, Deleuze'ün Bergson okuması, dünyaya evet demektir.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat