Bir Kadın Diplomatın AnılarıMeksıka'dan Mılano'ya, Noveç'ten Güney Afrika'ya
Dışişleri Bakanlığımız'da 20 yıl diplomat olarak görev yapan Doç. Dr. Hüner Tuncer'in kaleme aldığı anıları, ilk kez, bir kadın diplomatın diplomasi mesleğine bakış açısını yansıtması ve bu meslekte karşı karşıya kaldığı güçlükleri dile getirmesi açısından önem taşımaktadır.
Doç. Dr. Hüner Tuncer, kitabına ilişkin düşüncelerini şöyle özetlemektedir:
"Anılarımı yazarken, mesleğimin icabı yerine getirmiş olduğum siyasal etkinliklerden hiç söz etmedim. Galiba burada 'sefaretname' uygulamasını gerçekleştiren Osmanlı elçilerini kendime örnek aldım, Osmanlı elçileri, sefaretnamelerinde, siyasal etkinliklerinden hiç söz etmezlerdi, çünkü bunları devlet gizi sayarlardı. Sefaretnamelerde, Osmanlı elçilerinin, genellikle, gönderildikleri ülkelere gidiş ve dönüş yollarında konakladıkları kabul törenlerini, gittikleri ülkelerin âdet ve geleneklerini ve kendilerine uygulanan protokol yöntem ve kurallarını ayrıntılarıyla kaleme aldıkları görülmüştür.
"Ben de, anılarımda, bir Türk kadın diplomatın atandığı ülkelere olayları ve çalışma ortamında karşı karşıya kaldığı sorunları gerçekçi bir bakış açısıyla dile getirmeye çalıştım, Mesleğime ilişkin genellemeler yapmak istemiyorum. Bu kitapta yazılanlar, yalnızca benim başımdan geçmiş olan kişisel nitelikteki olay ve gelişmelerdir.
"Bu kitabı kaleme almamdaki amacım, öncelikle, Türk okuyucusuna bir kadın diplomatın yurtdışındaki farklı kesitleri sunmak ve bu mesleği seçmeyi düşünen hemcinslerime, belki de bir ölçüde, rehberlik yapabilmektir."
- Açıklama
Dışişleri Bakanlığımız'da 20 yıl diplomat olarak görev yapan Doç. Dr. Hüner Tuncer'in kaleme aldığı anıları, ilk kez, bir kadın diplomatın diplomasi mesleğine bakış açısını yansıtması ve bu meslekte karşı karşıya kaldığı güçlükleri dile getirmesi açısından önem taşımaktadır.
Doç. Dr. Hüner Tuncer, kitabına ilişkin düşüncelerini şöyle özetlemektedir:
"Anılarımı yazarken, mesleğimin icabı yerine getirmiş olduğum siyasal etkinliklerden hiç söz etmedim. Galiba burada 'sefaretname' uygulamasını gerçekleştiren Osmanlı elçilerini kendime örnek aldım, Osmanlı elçileri, sefaretnamelerinde, siyasal etkinliklerinden hiç söz etmezlerdi, çünkü bunları devlet gizi sayarlardı. Sefaretnamelerde, Osmanlı elçilerinin, genellikle, gönderildikleri ülkelere gidiş ve dönüş yollarında konakladıkları kabul törenlerini, gittikleri ülkelerin âdet ve geleneklerini ve kendilerine uygulanan protokol yöntem ve kurallarını ayrıntılarıyla kaleme aldıkları görülmüştür.
"Ben de, anılarımda, bir Türk kadın diplomatın atandığı ülkelere olayları ve çalışma ortamında karşı karşıya kaldığı sorunları gerçekçi bir bakış açısıyla dile getirmeye çalıştım, Mesleğime ilişkin genellemeler yapmak istemiyorum. Bu kitapta yazılanlar, yalnızca benim başımdan geçmiş olan kişisel nitelikteki olay ve gelişmelerdir.
"Bu kitabı kaleme almamdaki amacım, öncelikle, Türk okuyucusuna bir kadın diplomatın yurtdışındaki farklı kesitleri sunmak ve bu mesleği seçmeyi düşünen hemcinslerime, belki de bir ölçüde, rehberlik yapabilmektir."
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.