%30
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789758686414
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
191
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
2
Basım Tarihi
2021-02
Çeviren
İnci Uysal
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Nous N'avons Jamais ete Modernes

Biz Hiç Modern OlmadıkSimetrik Antropoloji Denemesi

Yazar: Bruno Latour
Yayınevi : Norgunk Yayıncılık
62,00TL
43,40TL
%30
Satışta değil
9789758686414
423525
Biz Hiç Modern Olmadık
Biz Hiç Modern Olmadık Simetrik Antropoloji Denemesi
43.40

İnsan denen canlının yerküre üzerindeki serüveni epeydir sürüyor. Modern insanın kırık dökük hikâyesiyse derin bir hayal kırıklığıyla sonuçlanmak üzere. Fransız antropolog Bruno Latour'a kalırsa bu modernlik süreci hiç başlamadı bile. Sanılanın aksine “biz hiç modern olmadık”. Çünkü modern anayasa hep asimetrik kalmıştır, şeyleri temsil etmekle yükümlü bilimsel iktidar ile özneleri temsil etmekle yükümlü siyasal iktidar arasında hep bir ayrım icat etmiş, bu ikisi arasında kurulan ağların gücünü görmezden gelmiştir.

“Modernler hem gerçekliği, hem dili, hem toplumu, hem de varlığı istemekte pekâlâ haklıdırlar. Haksız oldukları nokta onların sonsuza dek çelişkili olduklarını sanmaktır. (…) İtiraf ediyorum ki, sonsuza dek salt dilin içine hapsolmuş ya da toplumsal temsillerin tutsağı olmuş bulunmaktan gına geldi. Bizzat şeylere erişmek istiyorum, şeylerin fenomenlerine değil. Gerçek uzakta değildir, dünya adına seferber olmuş tüm nesnelerde ona erişilebilir.”

Hepimizi çokça meşgul etmiş bir kavram olan ‘modern' ve ona mesafelenerek kurulan pre-modern, anti-modern, post-modern, 20'ye yakın dile çevrilmiş bu simetrik antropoloji denemesinde enine boyuna masaya yatırılıyor. Özneler, nesneler, nesnemsiler, Boyle'un hava pompasından şeyler parlamentosuna.

  • Açıklama
    • İnsan denen canlının yerküre üzerindeki serüveni epeydir sürüyor. Modern insanın kırık dökük hikâyesiyse derin bir hayal kırıklığıyla sonuçlanmak üzere. Fransız antropolog Bruno Latour'a kalırsa bu modernlik süreci hiç başlamadı bile. Sanılanın aksine “biz hiç modern olmadık”. Çünkü modern anayasa hep asimetrik kalmıştır, şeyleri temsil etmekle yükümlü bilimsel iktidar ile özneleri temsil etmekle yükümlü siyasal iktidar arasında hep bir ayrım icat etmiş, bu ikisi arasında kurulan ağların gücünü görmezden gelmiştir.

      “Modernler hem gerçekliği, hem dili, hem toplumu, hem de varlığı istemekte pekâlâ haklıdırlar. Haksız oldukları nokta onların sonsuza dek çelişkili olduklarını sanmaktır. (…) İtiraf ediyorum ki, sonsuza dek salt dilin içine hapsolmuş ya da toplumsal temsillerin tutsağı olmuş bulunmaktan gına geldi. Bizzat şeylere erişmek istiyorum, şeylerin fenomenlerine değil. Gerçek uzakta değildir, dünya adına seferber olmuş tüm nesnelerde ona erişilebilir.”

      Hepimizi çokça meşgul etmiş bir kavram olan ‘modern' ve ona mesafelenerek kurulan pre-modern, anti-modern, post-modern, 20'ye yakın dile çevrilmiş bu simetrik antropoloji denemesinde enine boyuna masaya yatırılıyor. Özneler, nesneler, nesnemsiler, Boyle'un hava pompasından şeyler parlamentosuna.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat