%40
Boş Duvarda Tablo Semih Algül
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786257793179
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
117
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-05
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Boş Duvarda Tablo

Yazar: Semih Algül
Yayınevi : Gece Kitaplığı
26,60TL
15,96TL
%40
Satışta değil
9786257793179
876089
Boş Duvarda Tablo
Boş Duvarda Tablo
15.96

Belki başka bir hayatta; yeniden âşık olmanın matematiksizliğiyle başlıyorum, son satırların yüklemlerine. Öznenin anlamsızlaştığı zamanlarda sevdim seni, küçük bir çocuğun kendini paralarcasına istediği oyunun ismiyle andım varlığını. Mesaisiz geçen gecelerin kahve tortularının içinde bulmuştum benliğimi. Bir kriz masası yönetiminde; iki farklı ülkenin savaşırken ortasında duran masum bir çocuktum. Bilmiyordum bu savaşın bana bu kadar keyif vereceğini. Anlamamıştım, isteğinin bir parçası olduğumu. Göğsümde biriken kelebeklere danışacağım yolumu. Düşersem ya da saparsam yolumdan, kulağımı çekecek her biri. Hakikatin doğmadan ibaret, dudakların tenden taşınma, başka tene. Bana düştüğümden bu yana yanındayım her soluğunda. Karnının yanında duran ufak ben gibi duruyorum usulca. Kaybolunması gereken şehir gözlerindeydi, direksiyonu kaybettiğimden bulamadım o şehrin yollarını. Şimdi ise başımı önüme eğerek yürüyorum, şehrinin sokaklarında. Kafamı kaldırmaya çalışsam biliyorum; taşlanacağım. Söz gelimi uzun zamandır; içi dışı taze niyetlerle dolu bir kum saati taklasında sicim gibi akıp geçti zaman. Bana sorarsan beklediğim mana bir varoluşun görülmesinden ibaret değil elbet. Çaresizlikle yankılanıyor ayaklarım, apaçık olan şeylerin üstü tozlu ve altındakileri göremiyorum. Bildiğim tek bir şey var; Tanrı'nın tuvali zamandır; sen de bunun bir parçasısın.

  • Açıklama
    • Belki başka bir hayatta; yeniden âşık olmanın matematiksizliğiyle başlıyorum, son satırların yüklemlerine. Öznenin anlamsızlaştığı zamanlarda sevdim seni, küçük bir çocuğun kendini paralarcasına istediği oyunun ismiyle andım varlığını. Mesaisiz geçen gecelerin kahve tortularının içinde bulmuştum benliğimi. Bir kriz masası yönetiminde; iki farklı ülkenin savaşırken ortasında duran masum bir çocuktum. Bilmiyordum bu savaşın bana bu kadar keyif vereceğini. Anlamamıştım, isteğinin bir parçası olduğumu. Göğsümde biriken kelebeklere danışacağım yolumu. Düşersem ya da saparsam yolumdan, kulağımı çekecek her biri. Hakikatin doğmadan ibaret, dudakların tenden taşınma, başka tene. Bana düştüğümden bu yana yanındayım her soluğunda. Karnının yanında duran ufak ben gibi duruyorum usulca. Kaybolunması gereken şehir gözlerindeydi, direksiyonu kaybettiğimden bulamadım o şehrin yollarını. Şimdi ise başımı önüme eğerek yürüyorum, şehrinin sokaklarında. Kafamı kaldırmaya çalışsam biliyorum; taşlanacağım. Söz gelimi uzun zamandır; içi dışı taze niyetlerle dolu bir kum saati taklasında sicim gibi akıp geçti zaman. Bana sorarsan beklediğim mana bir varoluşun görülmesinden ibaret değil elbet. Çaresizlikle yankılanıyor ayaklarım, apaçık olan şeylerin üstü tozlu ve altındakileri göremiyorum. Bildiğim tek bir şey var; Tanrı'nın tuvali zamandır; sen de bunun bir parçasısın.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat