Burada Ne Oluyor?Türkiye'de Etkileşimlerin Ekolojisi Üzerine Bir Deneme
Türkiye'de gündelik yaşama içkin birtakım süreklilikler aranıyorsa eğer, öncelikle, herhangi bir 24 saat zarfında birbirimizi nesıklıkla “sahtelikle”, “iki-yüzlülükle”, “samimiyetsizlikle”, “içi-dışı bir olmamakla” veya “numara yapmakla” yargıladığımızabakabiliriz. Başka şeyler de yapabiliriz: Bu ilginç “iç-dış ikiliğinin” tesiriyle, “ıslak imza” ve “resmi mühürde” yeni dinselformlar veya noter kurumunun kendisinde inanç ticaretinin yeni yüzünü de keşfedebiliriz. Kısacası tüm bu görüngülerde birşeylerin tezahürünü, eksikliğini hatta yozlaşmış halini görebiliriz. Ancak başka bir seçeneği de takip edebiliriz: Ahlakçı infiallerveya teorisist coşku arasında sıkışmaktansa, şeylerin mantığına özel bir analitik ilgi göstermek. Bu kitap böyle bir önceliktendoğdu. Örtüsünü kaldırarak “ifşa” ettiği saklı bir gerçeklik yok. Mesih Yok. Gerçeklik sandığınız şeyin aslında sadece bir zanolduğunu yüzünüze muzipçe vuran dil oyunları da yok. Bu kitapta sadece “sıradan” var. Sıradan insanların sıradan karşılaşmalarıve sıradan etkileşimleri var. Sorduğu temel soru oldukça sıradan: Neler oluyor o anlarda? Bildiğinizden ve bilfiil yaptığınızdanbaşka hiçbir şey muhtemelen. Kitabın kadrajında ise, kullandığı mercek ve konumlandığı açı itibariyle, gündelik yaşamın kendinehas etkileşim düzenleri, toplumsal faaliyetlerimizin ekolojisi; içerisinde kendimizi bulduğumuz ölçüde sıradan, ama o kadrajaltında bulduğumuz ölçüde de bir o kadar başka…
- Açıklama
Türkiye'de gündelik yaşama içkin birtakım süreklilikler aranıyorsa eğer, öncelikle, herhangi bir 24 saat zarfında birbirimizi nesıklıkla “sahtelikle”, “iki-yüzlülükle”, “samimiyetsizlikle”, “içi-dışı bir olmamakla” veya “numara yapmakla” yargıladığımızabakabiliriz. Başka şeyler de yapabiliriz: Bu ilginç “iç-dış ikiliğinin” tesiriyle, “ıslak imza” ve “resmi mühürde” yeni dinselformlar veya noter kurumunun kendisinde inanç ticaretinin yeni yüzünü de keşfedebiliriz. Kısacası tüm bu görüngülerde birşeylerin tezahürünü, eksikliğini hatta yozlaşmış halini görebiliriz. Ancak başka bir seçeneği de takip edebiliriz: Ahlakçı infiallerveya teorisist coşku arasında sıkışmaktansa, şeylerin mantığına özel bir analitik ilgi göstermek. Bu kitap böyle bir önceliktendoğdu. Örtüsünü kaldırarak “ifşa” ettiği saklı bir gerçeklik yok. Mesih Yok. Gerçeklik sandığınız şeyin aslında sadece bir zanolduğunu yüzünüze muzipçe vuran dil oyunları da yok. Bu kitapta sadece “sıradan” var. Sıradan insanların sıradan karşılaşmalarıve sıradan etkileşimleri var. Sorduğu temel soru oldukça sıradan: Neler oluyor o anlarda? Bildiğinizden ve bilfiil yaptığınızdanbaşka hiçbir şey muhtemelen. Kitabın kadrajında ise, kullandığı mercek ve konumlandığı açı itibariyle, gündelik yaşamın kendinehas etkileşim düzenleri, toplumsal faaliyetlerimizin ekolojisi; içerisinde kendimizi bulduğumuz ölçüde sıradan, ama o kadrajaltında bulduğumuz ölçüde de bir o kadar başka…
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.