%20
Büyük Felaketten Sonra Thomas de Waal
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750521201
Boyut
13.00x19.50
Sayfa Sayısı
363
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-12
Çeviren
Ayşen Ekmekçi
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Büyük Felaketten SonraSoykırım'ın Gölgesinde Ermeni-Türk İlişkileri

10,00TL
8,00TL
%20
Satışta değil
9789750521201
649542
Büyük Felaketten Sonra
Büyük Felaketten Sonra Soykırım'ın Gölgesinde Ermeni-Türk İlişkileri
8.00

Türkiye dünyaya bağlandıkça, Türk toplumunun, yaklaşık iki milyon kadar Ermeninin Osmanlı İmparatorluğu'nun sonunda nasıl "kayıplara karıştığı" konusunda, bu can sıkıcı konuda er ya da geç bir hesaplaşmaya gideceği anlaşılıyor. Türkiye, ya kölelik mirasını ve Amerika yerlilerine yapılan katliamı tanıyan Birleşik Devletler örneğini ya da sömürgecilik döneminde ülkelerinin işlediği suçları itiraf eden Britanyalı ya da Fransız yöneticiler örneğini izleyecektir. Cengiz Aktar, 1915 Ermeni Soykırımı ve sonrasında yaşananların, yalnızca katliama uğramış, sürgün edilmiş, yetim kalmış Ermeniler için değil, tüm Anadolu halkları için bir "Büyük Felaket" olduğunu söyler. Aktar'dan ödünç aldığı bu deyimle Thomas de Waal, 1915-1916 sonrası Ermenistan-Türkiye ilişkilerini ortaya koyuyor. Soykırımın yaşandığı yıllardan günümüze, bu iki ülkenin kurmaya çalıştığı ancak bir türlü başaramadığı ilişkinin gidişatını ele alıyor. Tarafsız bir gözlemle, hem Ermenilerin Soykırım'ı neden bir türlü aşamadığını, hem de Türklerin direndikleri inkâr politikasını inceliyor. Sınırın kapanmasından "futbol diplomasisi"ne, Zürih'te yapılan protokollerden Hrant Dink katliamına, Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nin ibadete açılmasından Azerbaycan'ın bu iki ülkenin girişimlerine balta vurmasına dek uzanan çok farklı süreçleri, bu iki ülkenin geçmişi nasıl geride bırakarak sağlıklı bir ilişki kurabileceklerine dair sunduğu öneriler eşliğinde tartışıyor.

  • Açıklama
    • Türkiye dünyaya bağlandıkça, Türk toplumunun, yaklaşık iki milyon kadar Ermeninin Osmanlı İmparatorluğu'nun sonunda nasıl "kayıplara karıştığı" konusunda, bu can sıkıcı konuda er ya da geç bir hesaplaşmaya gideceği anlaşılıyor. Türkiye, ya kölelik mirasını ve Amerika yerlilerine yapılan katliamı tanıyan Birleşik Devletler örneğini ya da sömürgecilik döneminde ülkelerinin işlediği suçları itiraf eden Britanyalı ya da Fransız yöneticiler örneğini izleyecektir. Cengiz Aktar, 1915 Ermeni Soykırımı ve sonrasında yaşananların, yalnızca katliama uğramış, sürgün edilmiş, yetim kalmış Ermeniler için değil, tüm Anadolu halkları için bir "Büyük Felaket" olduğunu söyler. Aktar'dan ödünç aldığı bu deyimle Thomas de Waal, 1915-1916 sonrası Ermenistan-Türkiye ilişkilerini ortaya koyuyor. Soykırımın yaşandığı yıllardan günümüze, bu iki ülkenin kurmaya çalıştığı ancak bir türlü başaramadığı ilişkinin gidişatını ele alıyor. Tarafsız bir gözlemle, hem Ermenilerin Soykırım'ı neden bir türlü aşamadığını, hem de Türklerin direndikleri inkâr politikasını inceliyor. Sınırın kapanmasından "futbol diplomasisi"ne, Zürih'te yapılan protokollerden Hrant Dink katliamına, Surp Giragos Ermeni Kilisesi'nin ibadete açılmasından Azerbaycan'ın bu iki ülkenin girişimlerine balta vurmasına dek uzanan çok farklı süreçleri, bu iki ülkenin geçmişi nasıl geride bırakarak sağlıklı bir ilişki kurabileceklerine dair sunduğu öneriler eşliğinde tartışıyor.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat