Cihadın Mahrem Hikayesi %20 indirimli Yahya Konuk
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055350239
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
336
Baskı
3
Basım Tarihi
2016-01
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Cihadın Mahrem Hikayesi

Yazar: Yahya Konuk
Yayınevi : Ark Kitapları
11,70TL
Satışta değil
9786055350239
497912
Cihadın Mahrem Hikayesi
Cihadın Mahrem Hikayesi
11.70

Celum'un kıyısına çekildik, ince bir ağacın gölgeliğine. Bilalî'nin değirmi nurani yüzü ve inci gibi ışıldayan dişleriyle gülümseyişi... Bana bunu zaman zalimi unutturamadı. Haci Abi'nin ciddiyetin ak bir pelerin gibi yakıştığı heybetli gövdesiyle gölgeliği adımlayışını da. Ağaca sırtımı vererek bu iki yoldaşımı gururla seyrediyordum. Bu adamlarla hayat da güzeldir, ölüm de diye düşünüyordum. Yerin üstünde olmak da yerin altında olmak da. Gitmek de güzeldir, kalmak da.

“Kararı siz verin!” dedim, “Sizin evet dediğinize, ben şimdiden üç kez evet diyorum!” Onlar da aynı tarzda kararı verme yükümlülüğünü bir diğerinin omuzlarına yıkma arzusundaydılar. Hiç birimiz evlerimize dönmek istemiyorduk, bunda mutabıktık. Yıllarca, on yıllarca dağları mesken tutmaya ahdetmiştik. Gidip vatandaş olmayacaktık. Uyrukların içinde bir kuyruk gibi yaşamayacaktık. Cihad bizi ölümsüz bir gençliğe, hayatın ta kalbine çağırırken kendimizi diri diri mezar kentlere gömmeyecektik. Şıkları ikiye indirgemeyi başarmıştık: Ya giden bu kamyonete binerek Keşmir'deki Müslüman gerillaların arasına katılacaktık. Her şeye rağmen. Ya buradan ayrılıp bizi başka bir cihad-ribat bölgesine götürecek vasıtalar bulacaktık. Her şeye rağmen. “İki sevda-i muhalif arasında” kalakalmıştık.

  • Açıklama
    • Celum'un kıyısına çekildik, ince bir ağacın gölgeliğine. Bilalî'nin değirmi nurani yüzü ve inci gibi ışıldayan dişleriyle gülümseyişi... Bana bunu zaman zalimi unutturamadı. Haci Abi'nin ciddiyetin ak bir pelerin gibi yakıştığı heybetli gövdesiyle gölgeliği adımlayışını da. Ağaca sırtımı vererek bu iki yoldaşımı gururla seyrediyordum. Bu adamlarla hayat da güzeldir, ölüm de diye düşünüyordum. Yerin üstünde olmak da yerin altında olmak da. Gitmek de güzeldir, kalmak da.

      “Kararı siz verin!” dedim, “Sizin evet dediğinize, ben şimdiden üç kez evet diyorum!” Onlar da aynı tarzda kararı verme yükümlülüğünü bir diğerinin omuzlarına yıkma arzusundaydılar. Hiç birimiz evlerimize dönmek istemiyorduk, bunda mutabıktık. Yıllarca, on yıllarca dağları mesken tutmaya ahdetmiştik. Gidip vatandaş olmayacaktık. Uyrukların içinde bir kuyruk gibi yaşamayacaktık. Cihad bizi ölümsüz bir gençliğe, hayatın ta kalbine çağırırken kendimizi diri diri mezar kentlere gömmeyecektik. Şıkları ikiye indirgemeyi başarmıştık: Ya giden bu kamyonete binerek Keşmir'deki Müslüman gerillaların arasına katılacaktık. Her şeye rağmen. Ya buradan ayrılıp bizi başka bir cihad-ribat bölgesine götürecek vasıtalar bulacaktık. Her şeye rağmen. “İki sevda-i muhalif arasında” kalakalmıştık.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat