Bellatin'den gizemli ve huzursuz edici bir hikaye
Kendine has yazı dili "Bellatinesco tarzı" olarak nitelenen Meksikalı yazar Mario Bellatin'in Türkçedeki yayımlanan ikinci kitabı Çin Daması, gizemli ve huzursuz edici bir hikâye. Anlatıcı bir jinekolog. Elli sekiz yaşında, saçları seyrelmiş, kilosu artmış ve pek iyi görmüyor. Onun için gerçekten önemli tek konu, yaşlanmak. Karısıyla sıradan bir yaşamı, evliliğinden memnun olmayan bir kızı ve uyuşturucu kullanan bir oğlu var. Randevuevleri ve masaj salonlarında zaman geçiriyor. Sakin sakin dillendirdiği yaşamındaki belki de en tuhaf nokta, hastalarından birinin küçük oğlunun anlattığı hikaye.
"Varlığımı hissettiğini sanmıyorum. O zaman kolayca çantamı açarak sakinleştirici bir iğne hazırladım. Koşullar göz önüne alındığında sakinleştirici ilacın alışıldık dozun üstünde olması uygun göründü. Oğlumun tepkisinin beklenenin tam tersi gelişmesi beni şaşırttı. Kaygı belirtileri göstermeye başladı. İğneyi yaptığım kolunu sertçe silkelemek istiyordu. Kuvvetle kavramam gerekti. Bir süre sonra kasılmalar başladı. Birkaç santim uzaklaştım, oğlumun bedeninin düzenli bir şekilde sarsılmaya başladığını gördüm. İlk işim şırıngayı ve boş ilaç şişelerini kâğıda sarmak oldu. Sonra çantama yerleştirdim."
- Açıklama
Bellatin'den gizemli ve huzursuz edici bir hikaye
Kendine has yazı dili "Bellatinesco tarzı" olarak nitelenen Meksikalı yazar Mario Bellatin'in Türkçedeki yayımlanan ikinci kitabı Çin Daması, gizemli ve huzursuz edici bir hikâye. Anlatıcı bir jinekolog. Elli sekiz yaşında, saçları seyrelmiş, kilosu artmış ve pek iyi görmüyor. Onun için gerçekten önemli tek konu, yaşlanmak. Karısıyla sıradan bir yaşamı, evliliğinden memnun olmayan bir kızı ve uyuşturucu kullanan bir oğlu var. Randevuevleri ve masaj salonlarında zaman geçiriyor. Sakin sakin dillendirdiği yaşamındaki belki de en tuhaf nokta, hastalarından birinin küçük oğlunun anlattığı hikaye.
"Varlığımı hissettiğini sanmıyorum. O zaman kolayca çantamı açarak sakinleştirici bir iğne hazırladım. Koşullar göz önüne alındığında sakinleştirici ilacın alışıldık dozun üstünde olması uygun göründü. Oğlumun tepkisinin beklenenin tam tersi gelişmesi beni şaşırttı. Kaygı belirtileri göstermeye başladı. İğneyi yaptığım kolunu sertçe silkelemek istiyordu. Kuvvetle kavramam gerekti. Bir süre sonra kasılmalar başladı. Birkaç santim uzaklaştım, oğlumun bedeninin düzenli bir şekilde sarsılmaya başladığını gördüm. İlk işim şırıngayı ve boş ilaç şişelerini kâğıda sarmak oldu. Sonra çantama yerleştirdim."
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.