Babamın ölümünden sonra çocuk olmayı bıraktım. O zaman dört ya da beş yaşındaydım. Babamla birlikte çocukluğum da öldü. Aranızda bileniniz var mı bilmem ama... Kaybolan çocukluk gökyüzüne benzer. Üstünüzde asılı durur hep. Ya fark etmeden altında yaşarsınız, ya da ona ulaşamamanın özlemiyle, engin maviliğini seyretmekle yetinirsiniz.
Kaybolan çocukluk, bazen de kıyıya vuran dalgalara benzer. Yakalamak istersiniz fakat her seferinde avuçlarınızın arasından kayıp gider. Çok zaman da doyasıya yaşamadığınız gönül toprağınıza yağmur bırakan bulutlara benzer. Serinliğini hisseder, içine dalıp kana kana yaşamak istersiniz fakat her defasında pişmanlıklarla kendi içinize dönersiniz.
Kaybolan çocukluk; tıpkı ışık ışınlarının yarattığı seraba benzer. Sizi hep yanıltır. Yaklaştım, yakaladım dersiniz ama onu asla yakalayamazsınız. Ve her seferinde gönül kırıklarıyla dağılmış çocukluğunuza döner, bir başınıza kalakalırsınız; ama umut hep yaşar!
- Açıklama
Babamın ölümünden sonra çocuk olmayı bıraktım. O zaman dört ya da beş yaşındaydım. Babamla birlikte çocukluğum da öldü. Aranızda bileniniz var mı bilmem ama... Kaybolan çocukluk gökyüzüne benzer. Üstünüzde asılı durur hep. Ya fark etmeden altında yaşarsınız, ya da ona ulaşamamanın özlemiyle, engin maviliğini seyretmekle yetinirsiniz.
Kaybolan çocukluk, bazen de kıyıya vuran dalgalara benzer. Yakalamak istersiniz fakat her seferinde avuçlarınızın arasından kayıp gider. Çok zaman da doyasıya yaşamadığınız gönül toprağınıza yağmur bırakan bulutlara benzer. Serinliğini hisseder, içine dalıp kana kana yaşamak istersiniz fakat her defasında pişmanlıklarla kendi içinize dönersiniz.
Kaybolan çocukluk; tıpkı ışık ışınlarının yarattığı seraba benzer. Sizi hep yanıltır. Yaklaştım, yakaladım dersiniz ama onu asla yakalayamazsınız. Ve her seferinde gönül kırıklarıyla dağılmış çocukluğunuza döner, bir başınıza kalakalırsınız; ama umut hep yaşar!
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.