Çocuk Psikanalizi Yıllığı 2021: Oyun
“Çocuklara yönelik psikanalitik psikoterapinin bütün biçimleri, oyunun terapötik ve iletişimsel değerini derinlemesine anlamak üzerine kuruludur. … İster insanla ister oyuncak bebekle olsun, ötekilerle özdeşim kurabilmek için imgelem gerekliliğinin yanı sıra insanın kendi varoluşuna ve kimliğine dair bir nebze güven duygusu da olmalıdır.”
–Frances Tustin
Çocuk Psikanalizi Yıllıkları, ülkemizde çocukla çalışan ruh sağlığı uzmanlarının bu alanda bilgi ve tecrübe aktarımına katkıda bulunmayı, çocuk psikanalizinin gelişimini desteklemeyi, tartışmaları zenginleştirmeyi ve yeni bakış açılarına olanak sağlamayı amaçlamaktadır.
Yıllıkların bu dördüncü sayısı, çocuk psikanalizinin çerçevesindeki en temel unsurlardan biri olan “oyun” temasını ele alıyor. Bu derlemede, çocuğun oyuna getirdiği ya da getirmediği malzemenin yanı sıra terapistin oyuna katılımı, oyundaki aktarım-karşıaktarım ilişkileri ve ailenin bu süreçteki rolü değerlendiriliyor. Ayrıca çocuğun oyun oynayamadığı, otizm tanısının söz konusu olduğu vakalarda oyunun nasıl mümkün kılınabileceği de ele alınarak oyunun kaygıları dönüştürme kapasitesi ortaya konuyor.
- Açıklama
“Çocuklara yönelik psikanalitik psikoterapinin bütün biçimleri, oyunun terapötik ve iletişimsel değerini derinlemesine anlamak üzerine kuruludur. … İster insanla ister oyuncak bebekle olsun, ötekilerle özdeşim kurabilmek için imgelem gerekliliğinin yanı sıra insanın kendi varoluşuna ve kimliğine dair bir nebze güven duygusu da olmalıdır.”
–Frances Tustin
Çocuk Psikanalizi Yıllıkları, ülkemizde çocukla çalışan ruh sağlığı uzmanlarının bu alanda bilgi ve tecrübe aktarımına katkıda bulunmayı, çocuk psikanalizinin gelişimini desteklemeyi, tartışmaları zenginleştirmeyi ve yeni bakış açılarına olanak sağlamayı amaçlamaktadır.
Yıllıkların bu dördüncü sayısı, çocuk psikanalizinin çerçevesindeki en temel unsurlardan biri olan “oyun” temasını ele alıyor. Bu derlemede, çocuğun oyuna getirdiği ya da getirmediği malzemenin yanı sıra terapistin oyuna katılımı, oyundaki aktarım-karşıaktarım ilişkileri ve ailenin bu süreçteki rolü değerlendiriliyor. Ayrıca çocuğun oyun oynayamadığı, otizm tanısının söz konusu olduğu vakalarda oyunun nasıl mümkün kılınabileceği de ele alınarak oyunun kaygıları dönüştürme kapasitesi ortaya konuyor.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.