Bu kitap, II. Dünya Savaşı sırasında, yazarı tarafından bir Gestapo hapishanesinde, küçük kâğıtlara kurşunkalemle yazıldı ve tek tek dışarıya çıkarılarak kitap haline getirildi. Julius Fuçik, Nazilerce yakalandıktan sonra çok ağır işkence gördü ve yargılanıp idam edilene kadar Pankrats yöresindeki Gestapo hapishanesinde kaldı. O, bütün bu süreçte güzel bir geleceğe ve insanlığa olan inancını hiç yitirmedi.
“Vücut dimdik, eller dizler üzerinde kenetli, gözler, eski Petçek Bankası olan binanın bir odasının sararmakta olan duvarına mıhlanmış, hazır ol durumda oturmak, elbet, düşünmeye elverişli bir durum olmasa gerek. Ama insanın düşüncelerini hazır olda durmaya kim zorlayabilir?”
“Yaşamımın filmini yüz kez, binlerce ayrıntılarıyla gördüm. Şimdi onu yazmaya çalışacağım. Celladın ipi, ben bitiremeden boğazımı sıkarsa, geride filmin mutlu son'unu yazacak milyonlarca insan var.”
- Açıklama
Bu kitap, II. Dünya Savaşı sırasında, yazarı tarafından bir Gestapo hapishanesinde, küçük kâğıtlara kurşunkalemle yazıldı ve tek tek dışarıya çıkarılarak kitap haline getirildi. Julius Fuçik, Nazilerce yakalandıktan sonra çok ağır işkence gördü ve yargılanıp idam edilene kadar Pankrats yöresindeki Gestapo hapishanesinde kaldı. O, bütün bu süreçte güzel bir geleceğe ve insanlığa olan inancını hiç yitirmedi.
“Vücut dimdik, eller dizler üzerinde kenetli, gözler, eski Petçek Bankası olan binanın bir odasının sararmakta olan duvarına mıhlanmış, hazır ol durumda oturmak, elbet, düşünmeye elverişli bir durum olmasa gerek. Ama insanın düşüncelerini hazır olda durmaya kim zorlayabilir?”
“Yaşamımın filmini yüz kez, binlerce ayrıntılarıyla gördüm. Şimdi onu yazmaya çalışacağım. Celladın ipi, ben bitiremeden boğazımı sıkarsa, geride filmin mutlu son'unu yazacak milyonlarca insan var.”
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.