Davacın Peygamber Olursa %15 indirimli
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3004055100095
Boyut
135-195
Sayfa Sayısı
120
Basım Yeri
Konya
Baskı
2
Basım Tarihi
2014-06
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
1.Hamur
Dili
Türkçe

Davacın Peygamber OlursaKur'an'la Tanışmak İsteyenlere Kur'an Teşvik Yazıları

Yayınevi : Neda Yayınları
4,05TL
Satışta değil
3004055100095
552549
Davacın Peygamber Olursa
Davacın Peygamber Olursa Kur'an'la Tanışmak İsteyenlere Kur'an Teşvik Yazıları
4.05
Kuran'ı Okumayı Terk Edenlere Teşvik Yazıları

Gelin, Hep Beraber Düşünelim!
Çok yorucu bir günün ardından evinize gelmiş, yatağınıza girmiş ve istirahata çekilerek gecenin karanlığına kendinizi bırakmışsınız Tam uykuya dalacağınız sırada bir anda evinize yüzleri kar maskeleri ile kaplı sekiz-on asker giriyor ve siz daha ne olduğunu henüz anlamadan kafanıza bir çuval geçiriyorlar, ellerinizi ve ayaklarınızı bağlayarak sizi alıp götürüyorlar Sizi önce bir arabaya, ardından da bir uçağa bindiriyorlar Uçak uzun bir yolculuğun ardından iniş yapıyor. Askerler sizi alarak tekrar ilerliyorlar. Sonra sizi bir helikoptere bindiriyorlar. Helikopterde uçak gibi uzun bir süre yol kat ettikten sonra inişe geçiyor Ve askerler sizi ondan indiriyorlar. O indirdikleri yerde gözlerinizi açıyorlar. Siz bakıyorsunuz ki, geldiğiniz yer ıssız bir ada! Askerler hiçbir şey konuşmuyor, tek bir kelime dahi etmiyorlar. Siz şaşkınlıktan ne yapacağınızı bilmeden etrafa bakınıyor ve ne olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz Etrafa bakındığınız sırada bir ara tipleri hiçte o adada yaşayan birilerine benzemeyen ve hararetle çalışmakta olan bazı insanlar görüyorsunuz. Kimisi tarla sürüyor, kimisi kayık yapma peşinde, kimisi de daha başka işlerle meşgul Muhtemelen onlarda sizin gibi başlarına çuvallar geçirilerek oraya getirilmiş kimseler! Siz olup bitenleri anlamak için onlara doğru ilerlemeye başlıyorsunuz. Tam yürümeye koyulmuşken askerin birisi yanınıza yanaşıyor ve: Eğer buraya niçin getirildiğini, ne yapman gerektiğini ve en
ideal şekilde buradan nasıl kurtulacağını öğrenmek istiyorsan cebine bırakacağım şu notları oku!diyerek cebinize bir kâğıt parçası bırakıyor ve hızla oradan uzaklaşıyor Tam bu olayların yaşandığı sırada adada sizi gören o insanlar yanınıza gelmeye başlıyor
Siz bir an önce oradan kurtulmak için askerin tavsiye ettiği şeyi yapmaya, yani cebinize bırakılan notu okumaya hazırlanıyorsunuz. Tam okuyacağınız sırada yanınıza gelen o
insanlardan birisi kolunuzdan tutuyor ve size: Kardeş! Senin o notu okumana hiç gerek yok! Ben zaten onu okudum ve şu anda onun gereğini yapmaya çalışıyorum. O notun bildirdiğine göre bizler burayı imar etmekle sonrasında da ilerleyen dönemlerde gelecek insanlar için burayı güzelleştirmekle sorumluyuz diyor. O esnada öbürü öne atılıyor ve:
Hayır, bu arkadaşın söylediklerine katılmıyorum. Aksine bizler burayı imar etmeye değil, kendimize uygun kayıklar yaparak bir an önce buradan kurtulmaya geldik. Benim o nottan
anladığım budur diyor.
Derken öbürü söz alıyor ve:
Hayır, hayır! Bu iki arkadaşta o notu yanlış anlamış. Benim anladığıma göre o not bizlere buranın bizler için sürekli kalınacak bir yer olmadığını, eninde sonunda buradan göç edeceğimizi ve burada yaptığımız işlere göre ödül veya ceza alacağımızı
anlatıyor. Evet, o not bize bunları anlatıyor diyor
Sizce aklını kullanan bir insan oradakilerin ortaya attığı farklı faklı fikirlere uymayı mı akıllılık olarak değerlendirir, yoksa askerin cebine bıraktığı o nota bakmayı mı?
  • Açıklama
    • Kuran'ı Okumayı Terk Edenlere Teşvik Yazıları

      Gelin, Hep Beraber Düşünelim!
      Çok yorucu bir günün ardından evinize gelmiş, yatağınıza girmiş ve istirahata çekilerek gecenin karanlığına kendinizi bırakmışsınız Tam uykuya dalacağınız sırada bir anda evinize yüzleri kar maskeleri ile kaplı sekiz-on asker giriyor ve siz daha ne olduğunu henüz anlamadan kafanıza bir çuval geçiriyorlar, ellerinizi ve ayaklarınızı bağlayarak sizi alıp götürüyorlar Sizi önce bir arabaya, ardından da bir uçağa bindiriyorlar Uçak uzun bir yolculuğun ardından iniş yapıyor. Askerler sizi alarak tekrar ilerliyorlar. Sonra sizi bir helikoptere bindiriyorlar. Helikopterde uçak gibi uzun bir süre yol kat ettikten sonra inişe geçiyor Ve askerler sizi ondan indiriyorlar. O indirdikleri yerde gözlerinizi açıyorlar. Siz bakıyorsunuz ki, geldiğiniz yer ıssız bir ada! Askerler hiçbir şey konuşmuyor, tek bir kelime dahi etmiyorlar. Siz şaşkınlıktan ne yapacağınızı bilmeden etrafa bakınıyor ve ne olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz Etrafa bakındığınız sırada bir ara tipleri hiçte o adada yaşayan birilerine benzemeyen ve hararetle çalışmakta olan bazı insanlar görüyorsunuz. Kimisi tarla sürüyor, kimisi kayık yapma peşinde, kimisi de daha başka işlerle meşgul Muhtemelen onlarda sizin gibi başlarına çuvallar geçirilerek oraya getirilmiş kimseler! Siz olup bitenleri anlamak için onlara doğru ilerlemeye başlıyorsunuz. Tam yürümeye koyulmuşken askerin birisi yanınıza yanaşıyor ve: Eğer buraya niçin getirildiğini, ne yapman gerektiğini ve en
      ideal şekilde buradan nasıl kurtulacağını öğrenmek istiyorsan cebine bırakacağım şu notları oku!diyerek cebinize bir kâğıt parçası bırakıyor ve hızla oradan uzaklaşıyor Tam bu olayların yaşandığı sırada adada sizi gören o insanlar yanınıza gelmeye başlıyor
      Siz bir an önce oradan kurtulmak için askerin tavsiye ettiği şeyi yapmaya, yani cebinize bırakılan notu okumaya hazırlanıyorsunuz. Tam okuyacağınız sırada yanınıza gelen o
      insanlardan birisi kolunuzdan tutuyor ve size: Kardeş! Senin o notu okumana hiç gerek yok! Ben zaten onu okudum ve şu anda onun gereğini yapmaya çalışıyorum. O notun bildirdiğine göre bizler burayı imar etmekle sonrasında da ilerleyen dönemlerde gelecek insanlar için burayı güzelleştirmekle sorumluyuz diyor. O esnada öbürü öne atılıyor ve:
      Hayır, bu arkadaşın söylediklerine katılmıyorum. Aksine bizler burayı imar etmeye değil, kendimize uygun kayıklar yaparak bir an önce buradan kurtulmaya geldik. Benim o nottan
      anladığım budur diyor.
      Derken öbürü söz alıyor ve:
      Hayır, hayır! Bu iki arkadaşta o notu yanlış anlamış. Benim anladığıma göre o not bizlere buranın bizler için sürekli kalınacak bir yer olmadığını, eninde sonunda buradan göç edeceğimizi ve burada yaptığımız işlere göre ödül veya ceza alacağımızı
      anlatıyor. Evet, o not bize bunları anlatıyor diyor
      Sizce aklını kullanan bir insan oradakilerin ortaya attığı farklı faklı fikirlere uymayı mı akıllılık olarak değerlendirir, yoksa askerin cebine bıraktığı o nota bakmayı mı?
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat