Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789759970819
Boyut
135-195
Sayfa Sayısı
362
Baskı
1
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
9789759970819
417880
https://www.kitapburada.com/kitap/dede-korkut-hikayeleri-18
Dede Korkut Hikayeleri
15.00
Hazret-i Resul aleyhi's-selâm zamanına yakın Bayat boyundan Korkut Ata derler, bir er çıktı, Oğuzun o kişi tamam bilicisiydi, Oğuzun içinde tamam velayeti zâhir olmuştu, ne derse olurdu. Gayipten türlü haber söylerdi, Hak Taâlâ onun gönlüne ilham ederdi.
XIV-XVI yy. arasında yazıya geçirildiği tahmin edilen Dede Korkut Hikâyeleri, Oğuzların hayatını konu olan 12 ayrı hikâyeden oluşmaktadır. Her biri bir boyun çıkışını beyan eden bu hikâyelerin Oğuzun 24 boyuna atfen aslında 24 tane olduğu kuvvetle muhtemeldir, ancak elimize ulaşanlar yalnızca bu kadardır. Orta Asya'dan Anadolu'ya uzanan geniş bir coğrafyada folklorik bir öğe ve halkın ortak kültüründe yer etmiş efsaneler olarak bir düzeyde hâlâ canlıdırlar. Bu hikâyeler ve kahramanları, ister gerçekten yaşamış kimseler ister mitolojik kahramanlar olsunlar bize belki de batının Kral Arthur ve Yuvarlak Masa Şövalyeleri Romanslarıyla boy ölçüşebilecek güçte bir kültürel miras teşkil etmektedirler.
Dede Korkut Hikâyeleri, Türk dilinin ve edebiyatının, Türklerin örf ve âdetlerinin, Türk ahlâk ve törelerinin, inançlarının, kahramanlıklarının, kısacası Türk hayatının olduğu gibi verildiği bir eserdir. Tek bir kişinin kaleminden çıkmamıştır, bu bir halkın müşterek hikâyesidir. Bu halkın uzun göçü boyunca belleklerde taşınıp gelmiş, Şamanizmden İslamiyete uzanan inanç değişimleri, büyük kahramanlar, tarihteki dönüm noktaları, içinde yaşanan coğrafyanın özellikleri, düşmanların nitelikleri ve bizzat halkın yaşayışındaki değişimler bu hikâyelerin içinde yer bulmuştur.
Dede Korkut gelip boy boyladı, soy soyladı. Bu Oğuznameyi düzdü, koştu, böyle dedi,
Hani dediğim Bey erenler?
Dünya benim deyenler?
Ecel aldı, yer gizledi,
Fani dünya kime kaldı?
Gelimli, gidimli dünya,
En son ucu ölümlü dünya!
XIV-XVI yy. arasında yazıya geçirildiği tahmin edilen Dede Korkut Hikâyeleri, Oğuzların hayatını konu olan 12 ayrı hikâyeden oluşmaktadır. Her biri bir boyun çıkışını beyan eden bu hikâyelerin Oğuzun 24 boyuna atfen aslında 24 tane olduğu kuvvetle muhtemeldir, ancak elimize ulaşanlar yalnızca bu kadardır. Orta Asya'dan Anadolu'ya uzanan geniş bir coğrafyada folklorik bir öğe ve halkın ortak kültüründe yer etmiş efsaneler olarak bir düzeyde hâlâ canlıdırlar. Bu hikâyeler ve kahramanları, ister gerçekten yaşamış kimseler ister mitolojik kahramanlar olsunlar bize belki de batının Kral Arthur ve Yuvarlak Masa Şövalyeleri Romanslarıyla boy ölçüşebilecek güçte bir kültürel miras teşkil etmektedirler.
Dede Korkut Hikâyeleri, Türk dilinin ve edebiyatının, Türklerin örf ve âdetlerinin, Türk ahlâk ve törelerinin, inançlarının, kahramanlıklarının, kısacası Türk hayatının olduğu gibi verildiği bir eserdir. Tek bir kişinin kaleminden çıkmamıştır, bu bir halkın müşterek hikâyesidir. Bu halkın uzun göçü boyunca belleklerde taşınıp gelmiş, Şamanizmden İslamiyete uzanan inanç değişimleri, büyük kahramanlar, tarihteki dönüm noktaları, içinde yaşanan coğrafyanın özellikleri, düşmanların nitelikleri ve bizzat halkın yaşayışındaki değişimler bu hikâyelerin içinde yer bulmuştur.
Dede Korkut gelip boy boyladı, soy soyladı. Bu Oğuznameyi düzdü, koştu, böyle dedi,
Hani dediğim Bey erenler?
Dünya benim deyenler?
Ecel aldı, yer gizledi,
Fani dünya kime kaldı?
Gelimli, gidimli dünya,
En son ucu ölümlü dünya!
- Açıklama
- Hazret-i Resul aleyhi's-selâm zamanına yakın Bayat boyundan Korkut Ata derler, bir er çıktı, Oğuzun o kişi tamam bilicisiydi, Oğuzun içinde tamam velayeti zâhir olmuştu, ne derse olurdu. Gayipten türlü haber söylerdi, Hak Taâlâ onun gönlüne ilham ederdi.
XIV-XVI yy. arasında yazıya geçirildiği tahmin edilen Dede Korkut Hikâyeleri, Oğuzların hayatını konu olan 12 ayrı hikâyeden oluşmaktadır. Her biri bir boyun çıkışını beyan eden bu hikâyelerin Oğuzun 24 boyuna atfen aslında 24 tane olduğu kuvvetle muhtemeldir, ancak elimize ulaşanlar yalnızca bu kadardır. Orta Asya'dan Anadolu'ya uzanan geniş bir coğrafyada folklorik bir öğe ve halkın ortak kültüründe yer etmiş efsaneler olarak bir düzeyde hâlâ canlıdırlar. Bu hikâyeler ve kahramanları, ister gerçekten yaşamış kimseler ister mitolojik kahramanlar olsunlar bize belki de batının Kral Arthur ve Yuvarlak Masa Şövalyeleri Romanslarıyla boy ölçüşebilecek güçte bir kültürel miras teşkil etmektedirler.
Dede Korkut Hikâyeleri, Türk dilinin ve edebiyatının, Türklerin örf ve âdetlerinin, Türk ahlâk ve törelerinin, inançlarının, kahramanlıklarının, kısacası Türk hayatının olduğu gibi verildiği bir eserdir. Tek bir kişinin kaleminden çıkmamıştır, bu bir halkın müşterek hikâyesidir. Bu halkın uzun göçü boyunca belleklerde taşınıp gelmiş, Şamanizmden İslamiyete uzanan inanç değişimleri, büyük kahramanlar, tarihteki dönüm noktaları, içinde yaşanan coğrafyanın özellikleri, düşmanların nitelikleri ve bizzat halkın yaşayışındaki değişimler bu hikâyelerin içinde yer bulmuştur.
Dede Korkut gelip boy boyladı, soy soyladı. Bu Oğuznameyi düzdü, koştu, böyle dedi,
Hani dediğim Bey erenler?
Dünya benim deyenler?
Ecel aldı, yer gizledi,
Fani dünya kime kaldı?
Gelimli, gidimli dünya,
En son ucu ölümlü dünya!
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.