Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750811600
Boyut
230-290
Sayfa Sayısı
192
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2006-11
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
1.Hamur
Dili
Türkçe
9789750811600
409717
https://www.kitapburada.com/kitap/donemler-ii-1955-1990
Dönemler Iı (1955-1990)
30.00
Sanat anlayışını "Yeni sanat eski sanat diye bir şey yoktur. İyi ve büyük sanat, kötü ve küçük sanat vardır" diye özetleyen Sabri Berkel, Kâzım Taşkent Sanat Galerisine ikinci kez konuk oluyor. Berkelin 1955-1990 yılları arasındaki eserleri, Sabri Berkel Dönemler II (1955-1990) başlıklı sergiyle 17 Kasım-30 Aralık tarihleri arasında sanatseverlerle buluşuyor. Bu önemli sergiye eşlik eden kapsamlı kitapta sanatçı hakkında ayrıntılı bilgi ve sergideki tüm resimleri bulmak mümkün.
Sabri Berkel'in tüm resimlerini alacak büyüklükte bir salon bulmak zor. Sanırım 1989 yılının Ocak ayında, Atatürk Kültür Merkezi'ndeki toplu sergisine açılıştan önceki bir gün uğradığında, onu hasta yatağından kalkıp hazırlıkları denetlemeye gelmiş, salonun ortasına konmuş bir sandalyede otururken bulmuştum. Galerinin tüm salonlarında asılmayı bekleyen resimlerin çokluğu karşısında hayretimi gizleyememiştim. Karşımda sanata adanmış koca bir hayat duruyordu. "Bende bu kadarını tahmin etmiyordum. Sığacak sandım..." demişti. Bu kadar üretkenliği başka bir Türk sanatçısında göremediğimi söylediğimde, Berkel "Kimseye önermem. Karşılığı ne? Yalnızlık..." diye yanıtlamıştı. Çoğu sanatçının "sanat aşkı"ndan tanrısal bir aşk gibi söz ederken önerdiği ama çoğunun da uymadığı "adanmışlık", onun için hayatının ve sanatının vazgeçilmezi olmuştur. Bununla hiç övünmeden, olması gereken, işin doğası gereği böyle olduğundan, pek çok sanatçıdan daha fazla " sanata adanmış" neredeyse "sınırlandırılmış" bir hayatı kurgulamıştır.
(Kitabın İçinden)
Sabri Berkel'in tüm resimlerini alacak büyüklükte bir salon bulmak zor. Sanırım 1989 yılının Ocak ayında, Atatürk Kültür Merkezi'ndeki toplu sergisine açılıştan önceki bir gün uğradığında, onu hasta yatağından kalkıp hazırlıkları denetlemeye gelmiş, salonun ortasına konmuş bir sandalyede otururken bulmuştum. Galerinin tüm salonlarında asılmayı bekleyen resimlerin çokluğu karşısında hayretimi gizleyememiştim. Karşımda sanata adanmış koca bir hayat duruyordu. "Bende bu kadarını tahmin etmiyordum. Sığacak sandım..." demişti. Bu kadar üretkenliği başka bir Türk sanatçısında göremediğimi söylediğimde, Berkel "Kimseye önermem. Karşılığı ne? Yalnızlık..." diye yanıtlamıştı. Çoğu sanatçının "sanat aşkı"ndan tanrısal bir aşk gibi söz ederken önerdiği ama çoğunun da uymadığı "adanmışlık", onun için hayatının ve sanatının vazgeçilmezi olmuştur. Bununla hiç övünmeden, olması gereken, işin doğası gereği böyle olduğundan, pek çok sanatçıdan daha fazla " sanata adanmış" neredeyse "sınırlandırılmış" bir hayatı kurgulamıştır.
(Kitabın İçinden)
- Açıklama
- Sanat anlayışını "Yeni sanat eski sanat diye bir şey yoktur. İyi ve büyük sanat, kötü ve küçük sanat vardır" diye özetleyen Sabri Berkel, Kâzım Taşkent Sanat Galerisine ikinci kez konuk oluyor. Berkelin 1955-1990 yılları arasındaki eserleri, Sabri Berkel Dönemler II (1955-1990) başlıklı sergiyle 17 Kasım-30 Aralık tarihleri arasında sanatseverlerle buluşuyor. Bu önemli sergiye eşlik eden kapsamlı kitapta sanatçı hakkında ayrıntılı bilgi ve sergideki tüm resimleri bulmak mümkün.
Sabri Berkel'in tüm resimlerini alacak büyüklükte bir salon bulmak zor. Sanırım 1989 yılının Ocak ayında, Atatürk Kültür Merkezi'ndeki toplu sergisine açılıştan önceki bir gün uğradığında, onu hasta yatağından kalkıp hazırlıkları denetlemeye gelmiş, salonun ortasına konmuş bir sandalyede otururken bulmuştum. Galerinin tüm salonlarında asılmayı bekleyen resimlerin çokluğu karşısında hayretimi gizleyememiştim. Karşımda sanata adanmış koca bir hayat duruyordu. "Bende bu kadarını tahmin etmiyordum. Sığacak sandım..." demişti. Bu kadar üretkenliği başka bir Türk sanatçısında göremediğimi söylediğimde, Berkel "Kimseye önermem. Karşılığı ne? Yalnızlık..." diye yanıtlamıştı. Çoğu sanatçının "sanat aşkı"ndan tanrısal bir aşk gibi söz ederken önerdiği ama çoğunun da uymadığı "adanmışlık", onun için hayatının ve sanatının vazgeçilmezi olmuştur. Bununla hiç övünmeden, olması gereken, işin doğası gereği böyle olduğundan, pek çok sanatçıdan daha fazla " sanata adanmış" neredeyse "sınırlandırılmış" bir hayatı kurgulamıştır.
(Kitabın İçinden)
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.