1- Reading Zindanı Baladı
Önceki Türkçe çevirileri hakkında farklı eleştirilerle muhatap olan bu balad, bir deyişle manzum eser, başka bir deyişle uzun öykü, bir hapishanenin parmaklıkları ardında kurgulandı ve o kadar etkiliydi ki, önce Reading Zindanını, sonra diğer zindanları ve dünyayı değiştirdi. Oscar Wilde'ın, bir deyişle mahkum C. 3. 3.'ün, bambaşka bir deyişle İrlandalı -bu tek başına önemli bir sebep- ve dünyanın büyük ozanlarından birisinin aşka, korkuya, ölüme, açlığa, yanlızlığa ve insanlığın kaderine yazdığı devasa bir mektuptur. Her ne kadar okunması sadece bir saat sürse de. Okumayanlar okusun insanlığın kaderini!
2- Vera veya Nihilistler
Çarlık Rusyası'nda baskı altındaki Rus halkını özgürleştirmek isteyen bir grup idealist gencin cumhuriyet kurma hayallerini anlatan bu oyun ilk kez 1882'de New York'ta sahnelendi. Devrimin, aşkın ve intikamın arasında sürüklenen yaşamlar. Oscar Wilde'ın 1880'de yazmaya başladığı ve üzerinde defalarca uğraşıp büyük bir zorlukla bitirebildiği ilk oyunu Vera veya Nihilistler.
3- Şarabın Şiiri ve Esrarın Şiiri
Şarabın şiiri esrarın şiiri C. Baudelaire Baudelaire, Rimbaud'un vurgusuyla "şairlerin tanrısı", kendisini "toprağa doğru çeken zamanın korkunç ağırlığı"ndan kurtarmak için şiirle sarhoş oluyordu. Ona göre, dünya sıkıntılı bir yer. Bu yüzden, dostlarına sarhoşluğu öğütlüyordu. Ne ile olursa olsun; "şarapla, şiirle ya da erdemle." Kentler, doğa, insan gibi bir çok meseleyi yeniden tasarlayıp, kendisinden sonraki yüzyıllara taşıyan Baudelaire, şarap ve esrarı da birer şiire çevirmiş. Buğulu ve dumanlı ifadelerle. Ancak, ilkine daha ılımlı yaklaşırken, ikincisi için kötücül kelimeleri uygun görmüş, onu yalnızlaştırıcı bir büyüye benzetmiş.
4- Aşkın Yasası Şiddetin Yasası
Aşkın yasası şiddetin yasası Leo N. Tolstoy İsevi öğretiyi insanlık için bir kurtuluş olarak gören Tolstoy, Birinci Dünya Savaşı arifesinde kaleme aldığı bu kitapta, bu öğretiye yüz çevirmiş ulusların "şiddet" eğilimlerinin bir analizini yapmakta. "İnsan hayatının en yüce sabit yasası" olarak nitelendirdiği "aşk"tan uzaklaşıldığında cinayetlerin, katliamların nasıl hızla çoğaldığını; düşmanlık, tahammülsüzlük gibi insanlara artık "sıradan" gelen alışkanlıkların ne gibi facialara neden olabileceğini anlatıyor. Gandhi ve Martin Luther King JR. başta olmak üzere birçok öncüye ilham veren bu eser, okuyucuya sadece bir dönem analizini değil, günümüze kadar uzanan katliam ve cinayetlerin bir izleğini sunuyor.
5- Ölümcül Yumurtalar
Ölümcül Yumurtalar Mihail Afanasyeviç Bulgakov 1917 Rus Sosyalist Devrimini izleyen çalkantılı yıllarda, parlak ve eksantrik zoolog Persikov canlı organizmaların boyutlarını ve üreme hızını artıracak inanılmaz bir ışın keşfeder. Bu sırada da gizemli bir veba Sovyet Cumhuriyetlerinde tüm tavukların ölümüne neden olmaktadır. Hükümet kanatlı hayvan sektörünü yeniden canlandırabilmek için Persikov'un bu denenmemiş buluşunu kamulaştırır; ama korkunç bir karışıklık hızla tüm dünyayı tehdit edebilecek bir felakete yol açacaktır… Kahramanımız Persikov ile Lenin arasında karakteristik benzerliklerin, Stalin'in Bulgakov'u feci bir yalnızlığa itmesinde büyük rolü olduğunu da düşünürsek; "Usta İle Margarita" ve "Köpek Kalbi"nin yazarı tarafından H.G. Wells'in meşhur romanı "The Food of the Gods and How It Came to Earth"den ilham alarak kaleme alınan Ölümcül Yumurtalar, Sovyet Devrimi üzerine parlak bir hiciv, dokunaklı bir roman.
- Açıklama
1- Reading Zindanı Baladı
Önceki Türkçe çevirileri hakkında farklı eleştirilerle muhatap olan bu balad, bir deyişle manzum eser, başka bir deyişle uzun öykü, bir hapishanenin parmaklıkları ardında kurgulandı ve o kadar etkiliydi ki, önce Reading Zindanını, sonra diğer zindanları ve dünyayı değiştirdi. Oscar Wilde'ın, bir deyişle mahkum C. 3. 3.'ün, bambaşka bir deyişle İrlandalı -bu tek başına önemli bir sebep- ve dünyanın büyük ozanlarından birisinin aşka, korkuya, ölüme, açlığa, yanlızlığa ve insanlığın kaderine yazdığı devasa bir mektuptur. Her ne kadar okunması sadece bir saat sürse de. Okumayanlar okusun insanlığın kaderini!
2- Vera veya Nihilistler
Çarlık Rusyası'nda baskı altındaki Rus halkını özgürleştirmek isteyen bir grup idealist gencin cumhuriyet kurma hayallerini anlatan bu oyun ilk kez 1882'de New York'ta sahnelendi. Devrimin, aşkın ve intikamın arasında sürüklenen yaşamlar. Oscar Wilde'ın 1880'de yazmaya başladığı ve üzerinde defalarca uğraşıp büyük bir zorlukla bitirebildiği ilk oyunu Vera veya Nihilistler.
3- Şarabın Şiiri ve Esrarın Şiiri
Şarabın şiiri esrarın şiiri C. Baudelaire Baudelaire, Rimbaud'un vurgusuyla "şairlerin tanrısı", kendisini "toprağa doğru çeken zamanın korkunç ağırlığı"ndan kurtarmak için şiirle sarhoş oluyordu. Ona göre, dünya sıkıntılı bir yer. Bu yüzden, dostlarına sarhoşluğu öğütlüyordu. Ne ile olursa olsun; "şarapla, şiirle ya da erdemle." Kentler, doğa, insan gibi bir çok meseleyi yeniden tasarlayıp, kendisinden sonraki yüzyıllara taşıyan Baudelaire, şarap ve esrarı da birer şiire çevirmiş. Buğulu ve dumanlı ifadelerle. Ancak, ilkine daha ılımlı yaklaşırken, ikincisi için kötücül kelimeleri uygun görmüş, onu yalnızlaştırıcı bir büyüye benzetmiş.
4- Aşkın Yasası Şiddetin Yasası
Aşkın yasası şiddetin yasası Leo N. Tolstoy İsevi öğretiyi insanlık için bir kurtuluş olarak gören Tolstoy, Birinci Dünya Savaşı arifesinde kaleme aldığı bu kitapta, bu öğretiye yüz çevirmiş ulusların "şiddet" eğilimlerinin bir analizini yapmakta. "İnsan hayatının en yüce sabit yasası" olarak nitelendirdiği "aşk"tan uzaklaşıldığında cinayetlerin, katliamların nasıl hızla çoğaldığını; düşmanlık, tahammülsüzlük gibi insanlara artık "sıradan" gelen alışkanlıkların ne gibi facialara neden olabileceğini anlatıyor. Gandhi ve Martin Luther King JR. başta olmak üzere birçok öncüye ilham veren bu eser, okuyucuya sadece bir dönem analizini değil, günümüze kadar uzanan katliam ve cinayetlerin bir izleğini sunuyor.
5- Ölümcül Yumurtalar
Ölümcül Yumurtalar Mihail Afanasyeviç Bulgakov 1917 Rus Sosyalist Devrimini izleyen çalkantılı yıllarda, parlak ve eksantrik zoolog Persikov canlı organizmaların boyutlarını ve üreme hızını artıracak inanılmaz bir ışın keşfeder. Bu sırada da gizemli bir veba Sovyet Cumhuriyetlerinde tüm tavukların ölümüne neden olmaktadır. Hükümet kanatlı hayvan sektörünü yeniden canlandırabilmek için Persikov'un bu denenmemiş buluşunu kamulaştırır; ama korkunç bir karışıklık hızla tüm dünyayı tehdit edebilecek bir felakete yol açacaktır… Kahramanımız Persikov ile Lenin arasında karakteristik benzerliklerin, Stalin'in Bulgakov'u feci bir yalnızlığa itmesinde büyük rolü olduğunu da düşünürsek; "Usta İle Margarita" ve "Köpek Kalbi"nin yazarı tarafından H.G. Wells'in meşhur romanı "The Food of the Gods and How It Came to Earth"den ilham alarak kaleme alınan Ölümcül Yumurtalar, Sovyet Devrimi üzerine parlak bir hiciv, dokunaklı bir roman.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.