Edebiyat Fakültelerinin en önemli işlevlerinden birisi, akademik aurayı oluşturan düşünsel ve bilimsel gelişmelere yön vermek ve yazın hayatını adeta arkeolojik bir okumadan geçirmek suretiyle yaratıcılığın keşfini sağlamaya çalışmaktır. Bu minvalde edebiyatın, günlük yaşam akışı içinde gerçekleşen her tür performatif pratikleri ve ritüelleri anlamaya dönük entelektüel ve sanatsal bir çaba olduğu söylenebilir. Bu çabanın nihai anlamdaki hedefi, bir yandan ‘bilgi'yi değer haline getirmek suretiyle düşünsel yapıtların oluşmasına kapı aralamak, diğer yandan ‘bilme'yi esas alan bir epistemolojiyi dayanak noktası yaparak araştırmayı, sorgulamayı ve eleştirel yaklaşımı benimsetmektir.
Düşünsel yapıtlara ve eleştirel metinlere kaynaklık eden Edebiyat Fakültelerinin bir diğer işlevi de düşüncelerin özgür bir biçimde tartışılmasını sağlayacak ortamlara zemin hazırlamak ve farklı alanlarda çalışma yapan disiplinler arasında eşgüdümü sağlamaktır. Nitekim Edebiyat Fakülteleri, Dil'den İletişim'e, Sanat'tan Tarih'e, Arkeoloji'den Antropoloji'ye, Sosyoloji'den Psikoloji'ye ve Felsefeye varan bir dizi farklı anabilim dallarını kapsamaktadır. Aslında bu disiplinler, kendi alanlarında özgül oldukları kadar birbirleriyle de doğrudan ilişkilidirler. Ancak bugüne kadar söz konusu alanlar arasında yeterli düzeyde bir işbirliğinin gerçekleştiğini ya da ortak çalışmaların yapıldığını söylemek pek mümkün değildir.
Bu gerçekten hareketle hazırlanmış olan bu çalışma, Edebiyat Fakültesi bünyesindeki öğretim elemanlarının yazmış oldukları değerli bildiri ve makalelerden luşmaktadır. Elinizdeki “Edebiyat Panelleri” Kitabı, kendi alanında bir ilki oluşturmaktadır. Zira bu çalışmayla ilk kez bir Edebiyat Fakültesi, Türkiye'deki Edebiyat Fakültelerinin farklı disiplinlerinde görev yapan öğretim üyelerini bir araya getirmek suretiyle gerçekleştirdiği bilimsel panellerin neticesinde bir eser ortaya çıkarmıştır. Bu eserin, hem üniversiteler ve disiplinler arası işbirliğinin hem de Türkiye'de entelektüel birikimin ve düşünsel üretimin gelişmesine yapacağı katkı açısından önemli bir boşluğu gideceği düşünülmektedir.
- Açıklama
Edebiyat Fakültelerinin en önemli işlevlerinden birisi, akademik aurayı oluşturan düşünsel ve bilimsel gelişmelere yön vermek ve yazın hayatını adeta arkeolojik bir okumadan geçirmek suretiyle yaratıcılığın keşfini sağlamaya çalışmaktır. Bu minvalde edebiyatın, günlük yaşam akışı içinde gerçekleşen her tür performatif pratikleri ve ritüelleri anlamaya dönük entelektüel ve sanatsal bir çaba olduğu söylenebilir. Bu çabanın nihai anlamdaki hedefi, bir yandan ‘bilgi'yi değer haline getirmek suretiyle düşünsel yapıtların oluşmasına kapı aralamak, diğer yandan ‘bilme'yi esas alan bir epistemolojiyi dayanak noktası yaparak araştırmayı, sorgulamayı ve eleştirel yaklaşımı benimsetmektir.
Düşünsel yapıtlara ve eleştirel metinlere kaynaklık eden Edebiyat Fakültelerinin bir diğer işlevi de düşüncelerin özgür bir biçimde tartışılmasını sağlayacak ortamlara zemin hazırlamak ve farklı alanlarda çalışma yapan disiplinler arasında eşgüdümü sağlamaktır. Nitekim Edebiyat Fakülteleri, Dil'den İletişim'e, Sanat'tan Tarih'e, Arkeoloji'den Antropoloji'ye, Sosyoloji'den Psikoloji'ye ve Felsefeye varan bir dizi farklı anabilim dallarını kapsamaktadır. Aslında bu disiplinler, kendi alanlarında özgül oldukları kadar birbirleriyle de doğrudan ilişkilidirler. Ancak bugüne kadar söz konusu alanlar arasında yeterli düzeyde bir işbirliğinin gerçekleştiğini ya da ortak çalışmaların yapıldığını söylemek pek mümkün değildir.
Bu gerçekten hareketle hazırlanmış olan bu çalışma, Edebiyat Fakültesi bünyesindeki öğretim elemanlarının yazmış oldukları değerli bildiri ve makalelerden luşmaktadır. Elinizdeki “Edebiyat Panelleri” Kitabı, kendi alanında bir ilki oluşturmaktadır. Zira bu çalışmayla ilk kez bir Edebiyat Fakültesi, Türkiye'deki Edebiyat Fakültelerinin farklı disiplinlerinde görev yapan öğretim üyelerini bir araya getirmek suretiyle gerçekleştirdiği bilimsel panellerin neticesinde bir eser ortaya çıkarmıştır. Bu eserin, hem üniversiteler ve disiplinler arası işbirliğinin hem de Türkiye'de entelektüel birikimin ve düşünsel üretimin gelişmesine yapacağı katkı açısından önemli bir boşluğu gideceği düşünülmektedir.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.