Etnik Sorunlar Demokratikleşme ve Bask Milliyetçiliği
20.yüzyılın sonlarında ideolojik düzlemde tanımlanan kutuplaşmanın ürettiği devletten devlete yönelen tektipleştirilmiş tehdit algısı zayıflamış ve son bir kaç on yıldır toplumsal ekonomik ve çevresel alanlardaki küresel ve yerel tehditler içerisinde soğuk svaş mekanizmlarıyla donanmış wesfalyan devlet yapılarını meşgul eden en önemli sorun kuşkusuz etnik istikrarsızlıklar olmuştur. Etnik sorunlar şiddet içerikli olsun veya olmasın sudan , lünban , ırak sri lanka , gürcistan gibi azgelişmiş ülkelerden ingiltere belçika ispanya ve kanada gibi gelişmiş demokratik ülkelere kadar çok geniş bir coğrafyada ulus devlet müşruiyetinin yeniden değerlendirilmesini gerektirmiş ve bununla birlikte evrensel değer ahline gelen demokrasi etnik sorunlar ile fazla ilişkilendirilen bir konu haline gelmiştir. Demokrasi düşüncesinin uluslar arası hukuk alanında somut ilkeler şeklinde kodifikasyonu ise uluslar arası yapının etnik sorunlar yaşayan devletlere demokratik kurumların geliştirilmesini dşkte etmesine meşruiyet kazandırmış ve zayıf demokrasilerde etnik sorunların önlenemesi olağan karşılanmaya başlanmıştır.
Günümüzde etnisitelere pozitif statü haklarının tanınmasının milletin bütünlüğüne katkı sağlayacağı ve ayrılma gerekçesi kalmayacağı için " kendi kaderini tayin"hakkı taleplerinin azalacağı öngörülmekte demokratik haklar ve kurumlar yerleştiğinde insanların artık etnik bağlılıklar temelinde mobizile olmayacakları değerlendirilmektedir. Bu önermeden hareketle etnik sorunların demokratikleşme ile aşılıp aşılamayacağının tespitinin amaçlandığı bu çalışmada" etnik sorunların giderilmesinde demokratikleşme çözüm müdür?" sorusuna cevap aranmıştır.
- Açıklama
20.yüzyılın sonlarında ideolojik düzlemde tanımlanan kutuplaşmanın ürettiği devletten devlete yönelen tektipleştirilmiş tehdit algısı zayıflamış ve son bir kaç on yıldır toplumsal ekonomik ve çevresel alanlardaki küresel ve yerel tehditler içerisinde soğuk svaş mekanizmlarıyla donanmış wesfalyan devlet yapılarını meşgul eden en önemli sorun kuşkusuz etnik istikrarsızlıklar olmuştur. Etnik sorunlar şiddet içerikli olsun veya olmasın sudan , lünban , ırak sri lanka , gürcistan gibi azgelişmiş ülkelerden ingiltere belçika ispanya ve kanada gibi gelişmiş demokratik ülkelere kadar çok geniş bir coğrafyada ulus devlet müşruiyetinin yeniden değerlendirilmesini gerektirmiş ve bununla birlikte evrensel değer ahline gelen demokrasi etnik sorunlar ile fazla ilişkilendirilen bir konu haline gelmiştir. Demokrasi düşüncesinin uluslar arası hukuk alanında somut ilkeler şeklinde kodifikasyonu ise uluslar arası yapının etnik sorunlar yaşayan devletlere demokratik kurumların geliştirilmesini dşkte etmesine meşruiyet kazandırmış ve zayıf demokrasilerde etnik sorunların önlenemesi olağan karşılanmaya başlanmıştır.
Günümüzde etnisitelere pozitif statü haklarının tanınmasının milletin bütünlüğüne katkı sağlayacağı ve ayrılma gerekçesi kalmayacağı için " kendi kaderini tayin"hakkı taleplerinin azalacağı öngörülmekte demokratik haklar ve kurumlar yerleştiğinde insanların artık etnik bağlılıklar temelinde mobizile olmayacakları değerlendirilmektedir. Bu önermeden hareketle etnik sorunların demokratikleşme ile aşılıp aşılamayacağının tespitinin amaçlandığı bu çalışmada" etnik sorunların giderilmesinde demokratikleşme çözüm müdür?" sorusuna cevap aranmıştır.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.