Felsefe Yapma Sanatı
20. Yüzyıl düşünce dünyasının en ünlü filozoflarından birisi olarak karşımıza çıkan Bertrand Russell (1872-1970), gerek eserlerinin sayısı, gerek ele alıp incelediği konular (matematik felsefesi, bilgi teorisi, tarih felsefesi, ahlak, din, politika, sosyoloji, psikoloji, eğitim vb.) ve gerekse görüşlerine etki ettiği filozofların çokluğu bakımından şüphesiz ki, oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu yoğun etkileşimden dolayıdır ki, onun yaşadığı döneme "Russell çağı" adı bile verilmiştir.
Böyle çok yönlü ve etki alanı oldukça geniş olan bir filozofun felsefeyle ilgili düşüncelerinin de, ele alınıp irdelenmesi gereken önemli bir konu olduğunu düşünüyoruz. Russell, felsefe kavramı üzerinde dururken öncelikle bu kavramın ortaya konulup tanımlanmasında önemli güçlüklerin oluşabileceğine dikkati çekmektedir. Ona göre, birçok filozofta olduğu gibi, felsefe kavramı üzerinde ortak bir tanımın verilmesi söz konusu değildir. Öyle ki, felsefe üzerinde yorum yapan ya da onu anlamaya çalışan iki filozof arasında bile ortak bir felsefe tanımından söz edilemez. Bu nedenle herkesin kendine özgü bir felsefe tanımı ve anlayışı söz konusudur. Burada şöyle bir soru sorulabilir. Filozofların üzerinde durdukları problemler (bilgi problemi, ahlak, estetik, mantık, fizik vs.) genellikle birbirine çok benzemesine rağmen, neden birçok filozof, aynı problem hakkında aynı soruya farklı cevaplar vermektedirler? Nihat Keklik, bu konuda şunları söylemektedir:
"Aynı şey, birbirinden farklı karakterler ve mesleklerdeki insanlar üzerinde farklı izlenimler bırakmaktadır… Filozoflar da kendi zihin ve karakter yapılarına uygun birer tarif ortaya koymuşlardır. Tariflerin birbirinden farklı olmasının sebebi işte bundan dolayıdır.
- Açıklama
20. Yüzyıl düşünce dünyasının en ünlü filozoflarından birisi olarak karşımıza çıkan Bertrand Russell (1872-1970), gerek eserlerinin sayısı, gerek ele alıp incelediği konular (matematik felsefesi, bilgi teorisi, tarih felsefesi, ahlak, din, politika, sosyoloji, psikoloji, eğitim vb.) ve gerekse görüşlerine etki ettiği filozofların çokluğu bakımından şüphesiz ki, oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu yoğun etkileşimden dolayıdır ki, onun yaşadığı döneme "Russell çağı" adı bile verilmiştir.
Böyle çok yönlü ve etki alanı oldukça geniş olan bir filozofun felsefeyle ilgili düşüncelerinin de, ele alınıp irdelenmesi gereken önemli bir konu olduğunu düşünüyoruz. Russell, felsefe kavramı üzerinde dururken öncelikle bu kavramın ortaya konulup tanımlanmasında önemli güçlüklerin oluşabileceğine dikkati çekmektedir. Ona göre, birçok filozofta olduğu gibi, felsefe kavramı üzerinde ortak bir tanımın verilmesi söz konusu değildir. Öyle ki, felsefe üzerinde yorum yapan ya da onu anlamaya çalışan iki filozof arasında bile ortak bir felsefe tanımından söz edilemez. Bu nedenle herkesin kendine özgü bir felsefe tanımı ve anlayışı söz konusudur. Burada şöyle bir soru sorulabilir. Filozofların üzerinde durdukları problemler (bilgi problemi, ahlak, estetik, mantık, fizik vs.) genellikle birbirine çok benzemesine rağmen, neden birçok filozof, aynı problem hakkında aynı soruya farklı cevaplar vermektedirler? Nihat Keklik, bu konuda şunları söylemektedir:
"Aynı şey, birbirinden farklı karakterler ve mesleklerdeki insanlar üzerinde farklı izlenimler bırakmaktadır… Filozoflar da kendi zihin ve karakter yapılarına uygun birer tarif ortaya koymuşlardır. Tariflerin birbirinden farklı olmasının sebebi işte bundan dolayıdır.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.