%25
Felsefi Düşüncenin İslam Dünyasındaki Yansımaları Nurhayat Çalışkan Ak
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786052137703
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
210
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2018-05
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Felsefi Düşüncenin İslam Dünyasındaki Yansımaları

75,00TL
56,25TL
%25
Satışta değil
9786052137703
752916
Felsefi Düşüncenin İslam Dünyasındaki Yansımaları
Felsefi Düşüncenin İslam Dünyasındaki Yansımaları
56.25

Geçmiş ve gelecek birbiriyle bağlantı kurularak ele alınmalıdır. Günümüzde yaşadığımız en büyük sıkıntılardan biri geçmişimize yabancı olmamızdır. Oysa toplumlar sadece kendi dinamikleriyle var olabilirler. Bizim kültürümüzün bir eseri olan İslâm felsefesi, yaklaşık olarak sekizinci yüzyılda başlayan Antik Yunan eserlerinin çeviri faaliyetleriyle başlamıştır. Bu faaliyetler sonucunda özellikle Yunan kültürü ve felsefesiyle tanışan İslâm filozofları, onlardan aldıkları mirası kendi kültürleriyle uzlaştırma yoluna gitmişlerdir.

Bu doğrultuda temelde vahiy ve akıl uzlaştırması yönünde çaba harcamışlardır. Kimi zaman dinden, kimi zaman felsefeden yana tavır aldıklarını gördüğümüz bu filozoflar için ne felsefe ne de bilim küçümsenemez. Fakat bilim ve felsefe adına din de etkisizleştirilemez. İnsan tabiatı bunların birleşimidir. Hayat bizi buna zorlamaktadır. Kimi maddî açıdan bizi rahatlatırken kimi de manevi açıdan rahatlatır. İnsanın hayat gayesi olan mutluluk, felsefe, bilim ve din ışığında kemâle erişerek gerçekleşebilir. Bilim ve teknoloji ile güçlü oluruz, din ve felsefe ile huzur buluruz. Çünkü insan hem maddî yönü (beden) hem de manevi yönü (ruh) olan bir varlıktır. İnsanî değer açısından yükselmek ya da alçalmak, insanın bu özelliklerini ne şekilde kullandığına bağlıdır.

  • Açıklama
    • Geçmiş ve gelecek birbiriyle bağlantı kurularak ele alınmalıdır. Günümüzde yaşadığımız en büyük sıkıntılardan biri geçmişimize yabancı olmamızdır. Oysa toplumlar sadece kendi dinamikleriyle var olabilirler. Bizim kültürümüzün bir eseri olan İslâm felsefesi, yaklaşık olarak sekizinci yüzyılda başlayan Antik Yunan eserlerinin çeviri faaliyetleriyle başlamıştır. Bu faaliyetler sonucunda özellikle Yunan kültürü ve felsefesiyle tanışan İslâm filozofları, onlardan aldıkları mirası kendi kültürleriyle uzlaştırma yoluna gitmişlerdir.

      Bu doğrultuda temelde vahiy ve akıl uzlaştırması yönünde çaba harcamışlardır. Kimi zaman dinden, kimi zaman felsefeden yana tavır aldıklarını gördüğümüz bu filozoflar için ne felsefe ne de bilim küçümsenemez. Fakat bilim ve felsefe adına din de etkisizleştirilemez. İnsan tabiatı bunların birleşimidir. Hayat bizi buna zorlamaktadır. Kimi maddî açıdan bizi rahatlatırken kimi de manevi açıdan rahatlatır. İnsanın hayat gayesi olan mutluluk, felsefe, bilim ve din ışığında kemâle erişerek gerçekleşebilir. Bilim ve teknoloji ile güçlü oluruz, din ve felsefe ile huzur buluruz. Çünkü insan hem maddî yönü (beden) hem de manevi yönü (ruh) olan bir varlıktır. İnsanî değer açısından yükselmek ya da alçalmak, insanın bu özelliklerini ne şekilde kullandığına bağlıdır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat