%30
Feto'nun Günah Piramidi %30 indirimli Ahmet Keleş
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786053111634
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
168
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-10
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Feto'nun Günah Piramidi

Yazar: Ahmet Keleş
Yayınevi : Destek Yayınları
13,89TL
9,72TL
%30
Satışta değil
9786053111634
643101
Feto'nun Günah Piramidi
Feto'nun Günah Piramidi
9.72

Bizi, Hz. Muhammed'e, onun manevi huzuruna götürüp, “Biz geldik ya Resulullah! Senin ahir zamandaki temsilcilerin! Adını tüm dünyaya duyurduk ve ezan seslerinin yükselmediği yer bırakmadık” tekmilini vereceğiz diyerek peşine taktın! Ama sen bizi Resulullah'a değil Pennsylvania'ya götürdün!

Bize, “Sizi bu çağın sahabileri yapacağım, ikinci kutsiler olacaksınız, kendinizi bu davaya adayın, adanmış ruhlar olun, biz muhabbet fedaileriyiz, husumete vaktimiz yok, sözlüklerimizden öfkeyi, kini ve nefreti silip attık” dedin! Sana inananları; kendi milletine kurşun sıkan, kendi kardeşlerini tankların paletleri altında ezip, kendi meclisini bombalayan canavarlara çevirdin!

Bize, “Anadolu'nun her yerine Işık Evler açın, ülkemizi bir baştan bir başa aydınlatalım, evler yetmez, yurtlar, okullar, kurslar hatta üniversiteler açın” dedin. Biz de sana inandık, hepsini fazlasıyla açtık! Sense, bu ülkeyi aydınlatalım diye senin arkana düşenlere bu ülkeyi neredeyse bir daha hiç ışık görmeyecek derecede sonsuza dek karanlığa boğdurtuyordun 15 Temmuz 2016'da!

Kürsüden yüce kitabımız Kuran'ı bizim üzerimize attın ve “Alın bu kitabı ve onu anlayacak nesiller yetiştirin. Allah onu sadece ben anlayayım diye indirmedi” dedin! Biz de o kutsal kitabımıza öyle bir sahip çıktık ki çoluk çocuğumuzun rızkını dahi sana verdik. Kuran'ı anlayacak nesiller yetiştir diye... Sen ne yaptın? Kuran'ı anlamayı bırak onu tamamen terk edip sana tabi olanları Papa'ya götürdün ve “İzindeyiz Papa hazretleri” dedin!

Kürsülerden “Milletin imanını kurtulmuş görürsem kendim cehennemde yanmaya razıyım. Ülkem bir gün Gül Devri'ni görürse ben sokakları süpürmeye razıyım” diyerek bizi kendine inandırdın. Sonra da bu ülkeye Gül Devri'ni getirenlere, “Allah bin türlü belalarını versin. Ocaklarına ateş düşsün!” diye beddua ettin. Meğer merhamet görüntünün ardında sönmek bilmeyen öfkeden ve kinden bir yanardağ varmış!

Seni, sönmek bilmeyen öfkenin, kininin ve nefretinin ateşine havale ediyorum.

  • Açıklama
    • Bizi, Hz. Muhammed'e, onun manevi huzuruna götürüp, “Biz geldik ya Resulullah! Senin ahir zamandaki temsilcilerin! Adını tüm dünyaya duyurduk ve ezan seslerinin yükselmediği yer bırakmadık” tekmilini vereceğiz diyerek peşine taktın! Ama sen bizi Resulullah'a değil Pennsylvania'ya götürdün!

      Bize, “Sizi bu çağın sahabileri yapacağım, ikinci kutsiler olacaksınız, kendinizi bu davaya adayın, adanmış ruhlar olun, biz muhabbet fedaileriyiz, husumete vaktimiz yok, sözlüklerimizden öfkeyi, kini ve nefreti silip attık” dedin! Sana inananları; kendi milletine kurşun sıkan, kendi kardeşlerini tankların paletleri altında ezip, kendi meclisini bombalayan canavarlara çevirdin!

      Bize, “Anadolu'nun her yerine Işık Evler açın, ülkemizi bir baştan bir başa aydınlatalım, evler yetmez, yurtlar, okullar, kurslar hatta üniversiteler açın” dedin. Biz de sana inandık, hepsini fazlasıyla açtık! Sense, bu ülkeyi aydınlatalım diye senin arkana düşenlere bu ülkeyi neredeyse bir daha hiç ışık görmeyecek derecede sonsuza dek karanlığa boğdurtuyordun 15 Temmuz 2016'da!

      Kürsüden yüce kitabımız Kuran'ı bizim üzerimize attın ve “Alın bu kitabı ve onu anlayacak nesiller yetiştirin. Allah onu sadece ben anlayayım diye indirmedi” dedin! Biz de o kutsal kitabımıza öyle bir sahip çıktık ki çoluk çocuğumuzun rızkını dahi sana verdik. Kuran'ı anlayacak nesiller yetiştir diye... Sen ne yaptın? Kuran'ı anlamayı bırak onu tamamen terk edip sana tabi olanları Papa'ya götürdün ve “İzindeyiz Papa hazretleri” dedin!

      Kürsülerden “Milletin imanını kurtulmuş görürsem kendim cehennemde yanmaya razıyım. Ülkem bir gün Gül Devri'ni görürse ben sokakları süpürmeye razıyım” diyerek bizi kendine inandırdın. Sonra da bu ülkeye Gül Devri'ni getirenlere, “Allah bin türlü belalarını versin. Ocaklarına ateş düşsün!” diye beddua ettin. Meğer merhamet görüntünün ardında sönmek bilmeyen öfkeden ve kinden bir yanardağ varmış!

      Seni, sönmek bilmeyen öfkenin, kininin ve nefretinin ateşine havale ediyorum.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat