“Kimileri için yer değiştirmek sadece geçici bir ihraçtır; yeni fırsatlar, dinlence ve kârelde etmek demektir. Bazıları içinse bu hareket tehlikeli ve zorakidir, onların ihraçlarıçok daha ciddi ve kalıcıdır. Günümüzde çoğu insan göç yelpazesinin ‘elverişsizlik'ile ‘acizlik' kutupları arasında bir noktaya düşer. Ancak bu yelpazede yer alan bütüngöçmenlerin ortak bir noktası vardır: hareketlilik sonucunda her birinin bölgesel, siyasi,hukuki ya da iktisadi statülerini kaybetmiş olmaları.”
Göçmen, doğası gereği hareketli olmasına rağmen, bir tür durağanlıkla tarif edilmeyeyatkındır. Hareketlerinden ziyade, şu an bulundukları nokta üzerinden tanımlanırlar.Üstelik bu tanıma dahil bile olamazlar çoğu zaman; özne değil, nesnelerdir: Birilerininbakış açısından buradan oraya gitmişlerdir, diğerlerinin bakış açısından da oradanburaya gelmişlerdir. Her ikisine göre de göçmen “başarısız bir yurttaş”tır.
Thomas Nail ise Göçmen Figürü adlı kitabında, bu toplumsal kimliği durağınlıkla değil,devinimle tarif ediyor. Kimsenin göçmen doğmadığını, göçmen olunduğunu belirterekbir siyasi özne olarak gördüğü göçmenin felsefi tarihini yazıyor. Ufuk açıcı bir kavramsalçerçeve çizerek cadı avlarından Zapatistalara, toprak parsellemeleri sonucu yersizyurtsuz kalanlardan barbarlara ve göçmen proletaryaya uzanan bir yelpazede göçmenfigürünü bölgesel, siyasi, hukuki ve iktisadi açıdan irdeliyor.
- Açıklama
“Kimileri için yer değiştirmek sadece geçici bir ihraçtır; yeni fırsatlar, dinlence ve kârelde etmek demektir. Bazıları içinse bu hareket tehlikeli ve zorakidir, onların ihraçlarıçok daha ciddi ve kalıcıdır. Günümüzde çoğu insan göç yelpazesinin ‘elverişsizlik'ile ‘acizlik' kutupları arasında bir noktaya düşer. Ancak bu yelpazede yer alan bütüngöçmenlerin ortak bir noktası vardır: hareketlilik sonucunda her birinin bölgesel, siyasi,hukuki ya da iktisadi statülerini kaybetmiş olmaları.”
Göçmen, doğası gereği hareketli olmasına rağmen, bir tür durağanlıkla tarif edilmeyeyatkındır. Hareketlerinden ziyade, şu an bulundukları nokta üzerinden tanımlanırlar.Üstelik bu tanıma dahil bile olamazlar çoğu zaman; özne değil, nesnelerdir: Birilerininbakış açısından buradan oraya gitmişlerdir, diğerlerinin bakış açısından da oradanburaya gelmişlerdir. Her ikisine göre de göçmen “başarısız bir yurttaş”tır.
Thomas Nail ise Göçmen Figürü adlı kitabında, bu toplumsal kimliği durağınlıkla değil,devinimle tarif ediyor. Kimsenin göçmen doğmadığını, göçmen olunduğunu belirterekbir siyasi özne olarak gördüğü göçmenin felsefi tarihini yazıyor. Ufuk açıcı bir kavramsalçerçeve çizerek cadı avlarından Zapatistalara, toprak parsellemeleri sonucu yersizyurtsuz kalanlardan barbarlara ve göçmen proletaryaya uzanan bir yelpazede göçmenfigürünü bölgesel, siyasi, hukuki ve iktisadi açıdan irdeliyor.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.