%35
Güney Üç Aylık Kültür Sanat Edebiyat Dergisi Sayı: 92 Nisan - Mayıs -
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3990000095106
Boyut
19.50x27.00
Sayfa Sayısı
98
Baskı
1
Basım Tarihi
2020-04
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Güney Üç Aylık Kültür Sanat Edebiyat Dergisi Sayı: 92 Nisan - Mayıs - Haziran 2020

Yazar: Kolektif
Yayınevi : Güney Dergisi
15,00TL
9,75TL
%35
Satışta değil
3990000095106
827265
Güney Üç Aylık Kültür Sanat Edebiyat Dergisi Sayı: 92 Nisan - Mayıs - Haziran 2020
Güney Üç Aylık Kültür Sanat Edebiyat Dergisi Sayı: 92 Nisan - Mayıs - Haziran 2020
9.75

Türkiye'de uzun soluklu bir kültür, sanat, edebiyat dergisi çıkarmak zor... Bir de koronavirüs salgınının yaşandığı bir ortamda dergiyi okura ulaştırmak daha da bir zor... Güney kültür, sanat, edebiyat dergisi diğer zorluklar yanında bu zorluğu da aşarak 92. Sayısını okurlarıyla buluşturdu.

Derginin “Güney'den Sizlere” bölümünde konuyla ilgili şunlar söyleniyor:

“Yeni sayımızı Korona virüsünün dünyayı kasıp kavurduğu bir ortamda hazırladık. Çeşitli zorluklara rağmen elimizden geleni yaparak sizlere derginiz Güney'i ulaştırmanın gayreti içinde olduk.

Korona virüsüne karşı mücadele konusunda çokça konuşuluyor. Ama fazla konuşulmayan bir durum var: Kapitalist sistemde salgın hastalıklar, doğal afetlerden öncelikle işçileri, emekçileri vuruyor, felaketli sonuçlara sebep oluyor. İşçiler, emekçiler, sağlığa gereken bütçe ayrılmadığı için, sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamadıkları için, sağlık hizmetleri paralı olduğu için vb. salgın hastalıklardan en çok etkilenen kesim oluyor.

Ama kapitalistler ve onların devleti için ne gam?!!!

Onların kaynakları halkın sağlığını korumak için değil, kapitalistlerin salgından etkilenmemesi için seferber ediyorlar. Onlar salgını fırsata çevirerek işçileri sokağa atmanın, “esnek çalışma” dayatmasını yoğunlaştırmanın, kazanılmış hakları budamanın, denetim toplumu yaratmada yeni adımlar atmanın, düne kadar bizleri derinden etkileyen sorunları ötelemenin, unutturmanın... vb. vb. peşindeler.

Salgının artçı etkilerinin işçiler, emekçiler açısından çok daha kötü sonuçları olacağını kestirmek de güç olmasa gerek...
Bu durumda işçilere, emekçilere düşen bir görev var: Kapitalizmi yıkmak! Emekçilerin iktidarını kurmak! Tek gerçek çözüm bu!”

Derginin kapak konusu Beethoven'e ayrılmış. Bu yıl piyanist ve bestekâr Ludwig Van Beethoven'in 250. doğum yıldönümü kutlanıyor. Kapağa çıkarılan bu konuyu Gülfer Uğur kaleme almış. Uğur, yazısına Sokrates'in “Müzik kurallarındaki değişiklik toplumu yöneten kuralların değişmesine bağlıdır.” sözleriyle başlıyor ve Beethoven'in müziğinin gelişimini, dönemin koşullarıyla ilişkisi içinde ele alıyor, Beethoven hakkında enformatik bir yazı sunuyor okuyucuya.

Derginin bir diğer yazısı Yılmaz Güney'in yaşamı, görüşleri ve eserleri üzerine geniş bir çalışma. Yazıyı Temel Demirer kaleme almış. Demirer, yazısının başlığını da taşıyan sözleriyle “Duvar”(lar)ı aşan O; hâlâ “Umut”la “Yol”da, bizimledir” diyor. Yılmaz Güney ile ilgili bir başka . “Topraksız Köylüler” başlığıyla Göksu Baysal'ın kaleminden.

Her sayı bir konu üzerinde yoğunlaşan ve derlemeler/çeviriler yapan Ganime Gülmez'in bu sayıdaki konusu “Özgürlük”. “Özgürlüğün Renkleri” başlığını taşıyan yazıda Gülmez, özgürlüğün koca bir tanımsızlığa dönüştürülmeye çalışılmasına isyan olduğunu; insanlık sahnesinde, özgürlüğün renklerinin yeniden keşfedilmesini beklediğini söylüyor. Ganime Gülmez hazırladığı dosyada çevirilere de yer veriyor. Tarihsel sıralamayla hazırladığı dosyada Aristotales, Adam Smith, Mary Wollstonecraft, Helene von Druskowitz, Karl Marks, Jean-Paul Sartre, Simone de Beauvoir ve Hannah Arendt'ten özgürlük üzerine yazılar/pasajlar çevirerek okura sunuyor.

Dergide dikkat çeken bir başka yazıyı Derya Gümüş aktarmış. Aktarmış diyoruz, çünkü yazı 20 yıl öncesinde yazılmış, Güney'in 13. sayısında yayınlanmış bir yazı... Derya Gümüş, yazının girişine yazdığı notta; “Gözden geçirilerek yayınlanan yazıda ortaya konulan görüşlerin bugün de geçerli olduğunu; bu görüşlerin kavranmasının, üzerine tartışılmasının yararlı olacağını düşünüyorum.” diyor. Yazıda Türkiye'de kültür ve kültür siyaseti̇ irdeleniyor.

Derginin önemli bölümlerinden birisini “Sinema Notları” oluşturuyor. Her sayıda yayınlanan Sinema Notları'nı Anuş Pazarcıyan kaleme alıyor. Pazarcıyan bu sayıda Berlinale izlenimlerini, ağırlıklı olarak ödül alan filmleri değerlendiriyor.

Güney'de yazılarıyla sürekli yer alan Adil Okay, bu sayıda 78'lilere ilişkin yazmış. Yazı “78'liler kadar taş düşsün kafanıza!“ başlığını taşıyor.

“Gidenlerin Ardından“ başlığı altında biri 20 Aralık 2019 tarihinde aramızdan ayrılan, bir dönem Güney Yazı Kurulu'nda da yer almış olan, daha sonra sendika alanında çalışmalar yürüten Hazal Züleyha Şahinkaya; diğeri 5 Şubat'ta yaşamını yitiren tiyatro sanatçısı Rüçhan Tolgay üzerine iki yazı var. Yazılardan ilki Güney, ikincisi Mustafa Demir imzalı.

Müslüm Kabadayı “Köy Enstitülerinin 80. Yılında Tarihe Not Düşme Geleneği” başlığıyla kaleme aldığı yazısını “Umudumuz insan ve gelecekten hiçbir zaman kesilmeyecektir” sözleriyle bitiriyor.

Güney dergisinin 92. Sayısında ayrıca yazılarıyla Ramazan Velieceoğlu, Ayhan Kavak, Zeynep, Gülbin Sodan, Üzeyir Karahasanoğlu, Hatice E. Akdoğan; şiirleriyle Tan Doğan, Halil Yeni, Nevin Koçoğlu, Nuri Doğan, Abdullah Karabağ, Med Reşiyan, Rahime Henden, Selahattin Çam, Ece Ersoy, Osman Akyol, Ömer Özyurt, Naim Yalçınkaya, Toprak Tomurcuk, Özgür Laleoğlu; öyküleriyle Ali Murat Çelik, Veysi Ülgen, Erdal Süsem; karikatürleriyle K. Öntaş, Mehmet Boğatekin; desenleriyle Ulla Zymner (kapak deseni), Aynur Epli, Ömer Özdurak; arka kapakta yeralan fotoğrafıyla Arif Kılıç yer alıyor.

Salgın nedeniyle evlere kapandığımız bu dönemde en iyi şey okumak.

Sizler de okuyun; dergi okuyun, Güney okuyun...

  • Açıklama
    • Türkiye'de uzun soluklu bir kültür, sanat, edebiyat dergisi çıkarmak zor... Bir de koronavirüs salgınının yaşandığı bir ortamda dergiyi okura ulaştırmak daha da bir zor... Güney kültür, sanat, edebiyat dergisi diğer zorluklar yanında bu zorluğu da aşarak 92. Sayısını okurlarıyla buluşturdu.

      Derginin “Güney'den Sizlere” bölümünde konuyla ilgili şunlar söyleniyor:

      “Yeni sayımızı Korona virüsünün dünyayı kasıp kavurduğu bir ortamda hazırladık. Çeşitli zorluklara rağmen elimizden geleni yaparak sizlere derginiz Güney'i ulaştırmanın gayreti içinde olduk.

      Korona virüsüne karşı mücadele konusunda çokça konuşuluyor. Ama fazla konuşulmayan bir durum var: Kapitalist sistemde salgın hastalıklar, doğal afetlerden öncelikle işçileri, emekçileri vuruyor, felaketli sonuçlara sebep oluyor. İşçiler, emekçiler, sağlığa gereken bütçe ayrılmadığı için, sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamadıkları için, sağlık hizmetleri paralı olduğu için vb. salgın hastalıklardan en çok etkilenen kesim oluyor.

      Ama kapitalistler ve onların devleti için ne gam?!!!

      Onların kaynakları halkın sağlığını korumak için değil, kapitalistlerin salgından etkilenmemesi için seferber ediyorlar. Onlar salgını fırsata çevirerek işçileri sokağa atmanın, “esnek çalışma” dayatmasını yoğunlaştırmanın, kazanılmış hakları budamanın, denetim toplumu yaratmada yeni adımlar atmanın, düne kadar bizleri derinden etkileyen sorunları ötelemenin, unutturmanın... vb. vb. peşindeler.

      Salgının artçı etkilerinin işçiler, emekçiler açısından çok daha kötü sonuçları olacağını kestirmek de güç olmasa gerek...
      Bu durumda işçilere, emekçilere düşen bir görev var: Kapitalizmi yıkmak! Emekçilerin iktidarını kurmak! Tek gerçek çözüm bu!”

      Derginin kapak konusu Beethoven'e ayrılmış. Bu yıl piyanist ve bestekâr Ludwig Van Beethoven'in 250. doğum yıldönümü kutlanıyor. Kapağa çıkarılan bu konuyu Gülfer Uğur kaleme almış. Uğur, yazısına Sokrates'in “Müzik kurallarındaki değişiklik toplumu yöneten kuralların değişmesine bağlıdır.” sözleriyle başlıyor ve Beethoven'in müziğinin gelişimini, dönemin koşullarıyla ilişkisi içinde ele alıyor, Beethoven hakkında enformatik bir yazı sunuyor okuyucuya.

      Derginin bir diğer yazısı Yılmaz Güney'in yaşamı, görüşleri ve eserleri üzerine geniş bir çalışma. Yazıyı Temel Demirer kaleme almış. Demirer, yazısının başlığını da taşıyan sözleriyle “Duvar”(lar)ı aşan O; hâlâ “Umut”la “Yol”da, bizimledir” diyor. Yılmaz Güney ile ilgili bir başka . “Topraksız Köylüler” başlığıyla Göksu Baysal'ın kaleminden.

      Her sayı bir konu üzerinde yoğunlaşan ve derlemeler/çeviriler yapan Ganime Gülmez'in bu sayıdaki konusu “Özgürlük”. “Özgürlüğün Renkleri” başlığını taşıyan yazıda Gülmez, özgürlüğün koca bir tanımsızlığa dönüştürülmeye çalışılmasına isyan olduğunu; insanlık sahnesinde, özgürlüğün renklerinin yeniden keşfedilmesini beklediğini söylüyor. Ganime Gülmez hazırladığı dosyada çevirilere de yer veriyor. Tarihsel sıralamayla hazırladığı dosyada Aristotales, Adam Smith, Mary Wollstonecraft, Helene von Druskowitz, Karl Marks, Jean-Paul Sartre, Simone de Beauvoir ve Hannah Arendt'ten özgürlük üzerine yazılar/pasajlar çevirerek okura sunuyor.

      Dergide dikkat çeken bir başka yazıyı Derya Gümüş aktarmış. Aktarmış diyoruz, çünkü yazı 20 yıl öncesinde yazılmış, Güney'in 13. sayısında yayınlanmış bir yazı... Derya Gümüş, yazının girişine yazdığı notta; “Gözden geçirilerek yayınlanan yazıda ortaya konulan görüşlerin bugün de geçerli olduğunu; bu görüşlerin kavranmasının, üzerine tartışılmasının yararlı olacağını düşünüyorum.” diyor. Yazıda Türkiye'de kültür ve kültür siyaseti̇ irdeleniyor.

      Derginin önemli bölümlerinden birisini “Sinema Notları” oluşturuyor. Her sayıda yayınlanan Sinema Notları'nı Anuş Pazarcıyan kaleme alıyor. Pazarcıyan bu sayıda Berlinale izlenimlerini, ağırlıklı olarak ödül alan filmleri değerlendiriyor.

      Güney'de yazılarıyla sürekli yer alan Adil Okay, bu sayıda 78'lilere ilişkin yazmış. Yazı “78'liler kadar taş düşsün kafanıza!“ başlığını taşıyor.

      “Gidenlerin Ardından“ başlığı altında biri 20 Aralık 2019 tarihinde aramızdan ayrılan, bir dönem Güney Yazı Kurulu'nda da yer almış olan, daha sonra sendika alanında çalışmalar yürüten Hazal Züleyha Şahinkaya; diğeri 5 Şubat'ta yaşamını yitiren tiyatro sanatçısı Rüçhan Tolgay üzerine iki yazı var. Yazılardan ilki Güney, ikincisi Mustafa Demir imzalı.

      Müslüm Kabadayı “Köy Enstitülerinin 80. Yılında Tarihe Not Düşme Geleneği” başlığıyla kaleme aldığı yazısını “Umudumuz insan ve gelecekten hiçbir zaman kesilmeyecektir” sözleriyle bitiriyor.

      Güney dergisinin 92. Sayısında ayrıca yazılarıyla Ramazan Velieceoğlu, Ayhan Kavak, Zeynep, Gülbin Sodan, Üzeyir Karahasanoğlu, Hatice E. Akdoğan; şiirleriyle Tan Doğan, Halil Yeni, Nevin Koçoğlu, Nuri Doğan, Abdullah Karabağ, Med Reşiyan, Rahime Henden, Selahattin Çam, Ece Ersoy, Osman Akyol, Ömer Özyurt, Naim Yalçınkaya, Toprak Tomurcuk, Özgür Laleoğlu; öyküleriyle Ali Murat Çelik, Veysi Ülgen, Erdal Süsem; karikatürleriyle K. Öntaş, Mehmet Boğatekin; desenleriyle Ulla Zymner (kapak deseni), Aynur Epli, Ömer Özdurak; arka kapakta yeralan fotoğrafıyla Arif Kılıç yer alıyor.

      Salgın nedeniyle evlere kapandığımız bu dönemde en iyi şey okumak.

      Sizler de okuyun; dergi okuyun, Güney okuyun...

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat