Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789759950934
Boyut
135-195
Sayfa Sayısı
408
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
2
Basım Tarihi
2008-01
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe
9789759950934
422791
https://www.kitapburada.com/kitap/gunluklerin-isiginda-tanpinarla-basbasa
Günlüklerin Işığında Tanpınar'la Başbaşa
27.00
Edebiyatın hemen her dalında eser veren Tanpınar, eserleriyle olduğu kadar şahsiyeti, hayat tarzı ve sahip olduğu kültürün derinliği ile yakın dönem edebiyatımızın en önemli şahsiyetlerinden biridir. Prof. Dr. İnci Enginün ve Prof. Dr. Zeynep Kermanın hazırladığı elinizdeki kitapta, Tanpınarın bilinmezleri, acı ve sevinçleri ile iç dünyası ve özel hayatı, edebiyat çevreleriyle ilişkilerini kendi kaleminden bulacaksınız.
Bu defteri seviyorum. Benden sonra okunacağını düşünüyorum. Hoşuma gidiyor. Geçen zamanım görülecek sanıyorum...
Hiçbir şeyi bitiremiyorum... Gece yarısı öksürükle uyandım ve ilk defa gelecek seneye çıkamam korkusu aklıma geldi. Ciddiyetle geldi. Hiçbir şeyi bitiremeden ölmek istemiyorum. O kadar eser ve kullanmadığım o kadar kelime varken...
Abdullah Efendinin Rüyaları, bilhassa birinci hikâye böyle tenkitsiz mi geçecekti? Huzur ki okuyucuların hepsi sevdiler, üç makale ile, Yaz Yağmuru hiçbir akissiz mi geçecekti. Bunların Türkiyeye getirdiği hiçbir şey yok muydu? Türkiye ve Türkçeye. Ya şiirlerim? Hâlâ hiç kimse Deniz manzumesinden bahsetmedi. Deniz manzumesi Türkçenin beş on manzumesinden biridir. Buna eminim. Buna makalelerimi de ilâve edin... Fakat niçin bu kadar haksızlık? Bu işte eksiğim nedir! Belki de kendi kendimi mahveden benim. Hakkımdaki sükût suikastının bir sebebi de belki de benim...
Daima derinleştim. Sıfırdan başlamış gibiydim. Bu sıfır Yahya Kemal ve Haşim hariç Türk şiirinin değer seviyesiydi. Eğer burada genişlemeğe razı olsaydım benim de hiç olmazsa Faruk [Nafiz Çamlıbel] kadar bir şöhretim olurdu. Biraz kaysaydım Orhan [Veli Kanık] ve Cahitten [Sıtkı Tarancı] fazla sevilen adam olurdum. Yapmadım. Hakikaten sıfırdan başladım. Kırk yaşında tek oda müstakil evim oldu. Herşey, hayatımda herşey geç oldu. İlk nesir kitabım kırk yaşında çıktı. Hâlâ ikinci romanım Remzide bekliyor...
Bu defteri seviyorum. Benden sonra okunacağını düşünüyorum. Hoşuma gidiyor. Geçen zamanım görülecek sanıyorum...
Hiçbir şeyi bitiremiyorum... Gece yarısı öksürükle uyandım ve ilk defa gelecek seneye çıkamam korkusu aklıma geldi. Ciddiyetle geldi. Hiçbir şeyi bitiremeden ölmek istemiyorum. O kadar eser ve kullanmadığım o kadar kelime varken...
Abdullah Efendinin Rüyaları, bilhassa birinci hikâye böyle tenkitsiz mi geçecekti? Huzur ki okuyucuların hepsi sevdiler, üç makale ile, Yaz Yağmuru hiçbir akissiz mi geçecekti. Bunların Türkiyeye getirdiği hiçbir şey yok muydu? Türkiye ve Türkçeye. Ya şiirlerim? Hâlâ hiç kimse Deniz manzumesinden bahsetmedi. Deniz manzumesi Türkçenin beş on manzumesinden biridir. Buna eminim. Buna makalelerimi de ilâve edin... Fakat niçin bu kadar haksızlık? Bu işte eksiğim nedir! Belki de kendi kendimi mahveden benim. Hakkımdaki sükût suikastının bir sebebi de belki de benim...
Daima derinleştim. Sıfırdan başlamış gibiydim. Bu sıfır Yahya Kemal ve Haşim hariç Türk şiirinin değer seviyesiydi. Eğer burada genişlemeğe razı olsaydım benim de hiç olmazsa Faruk [Nafiz Çamlıbel] kadar bir şöhretim olurdu. Biraz kaysaydım Orhan [Veli Kanık] ve Cahitten [Sıtkı Tarancı] fazla sevilen adam olurdum. Yapmadım. Hakikaten sıfırdan başladım. Kırk yaşında tek oda müstakil evim oldu. Herşey, hayatımda herşey geç oldu. İlk nesir kitabım kırk yaşında çıktı. Hâlâ ikinci romanım Remzide bekliyor...
- Açıklama
- Edebiyatın hemen her dalında eser veren Tanpınar, eserleriyle olduğu kadar şahsiyeti, hayat tarzı ve sahip olduğu kültürün derinliği ile yakın dönem edebiyatımızın en önemli şahsiyetlerinden biridir. Prof. Dr. İnci Enginün ve Prof. Dr. Zeynep Kermanın hazırladığı elinizdeki kitapta, Tanpınarın bilinmezleri, acı ve sevinçleri ile iç dünyası ve özel hayatı, edebiyat çevreleriyle ilişkilerini kendi kaleminden bulacaksınız.
Bu defteri seviyorum. Benden sonra okunacağını düşünüyorum. Hoşuma gidiyor. Geçen zamanım görülecek sanıyorum...
Hiçbir şeyi bitiremiyorum... Gece yarısı öksürükle uyandım ve ilk defa gelecek seneye çıkamam korkusu aklıma geldi. Ciddiyetle geldi. Hiçbir şeyi bitiremeden ölmek istemiyorum. O kadar eser ve kullanmadığım o kadar kelime varken...
Abdullah Efendinin Rüyaları, bilhassa birinci hikâye böyle tenkitsiz mi geçecekti? Huzur ki okuyucuların hepsi sevdiler, üç makale ile, Yaz Yağmuru hiçbir akissiz mi geçecekti. Bunların Türkiyeye getirdiği hiçbir şey yok muydu? Türkiye ve Türkçeye. Ya şiirlerim? Hâlâ hiç kimse Deniz manzumesinden bahsetmedi. Deniz manzumesi Türkçenin beş on manzumesinden biridir. Buna eminim. Buna makalelerimi de ilâve edin... Fakat niçin bu kadar haksızlık? Bu işte eksiğim nedir! Belki de kendi kendimi mahveden benim. Hakkımdaki sükût suikastının bir sebebi de belki de benim...
Daima derinleştim. Sıfırdan başlamış gibiydim. Bu sıfır Yahya Kemal ve Haşim hariç Türk şiirinin değer seviyesiydi. Eğer burada genişlemeğe razı olsaydım benim de hiç olmazsa Faruk [Nafiz Çamlıbel] kadar bir şöhretim olurdu. Biraz kaysaydım Orhan [Veli Kanık] ve Cahitten [Sıtkı Tarancı] fazla sevilen adam olurdum. Yapmadım. Hakikaten sıfırdan başladım. Kırk yaşında tek oda müstakil evim oldu. Herşey, hayatımda herşey geç oldu. İlk nesir kitabım kırk yaşında çıktı. Hâlâ ikinci romanım Remzide bekliyor...
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.