%35
Hayal Gibi Bir Resim Mustafa Topçu
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059248013
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
246
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-01
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Hayal Gibi Bir Resim

Yayınevi : Scala Yayıncılık
50,00TL
32,50TL
%35
Satışta değil
9786059248013
703089
Hayal Gibi Bir Resim
Hayal Gibi Bir Resim
32.50

Şerife teyzeler ve Elif nineler için, o zamandan bu zamana kadar hayat, nelerini değiştirmiştir ki? Ataları, bu topraklara geldiği ilk günlerde de bunlar böyleydi. Ayağında yırtık pabucu, çarığı, rengarenk dokuma basmadan yamalı entarileri aynıydı. Çalığının altındaki kınası solmuş fesinden dağılan; yarıya kadar dökülmüş, seyrelmiş, sonbaharın sonlarındaki boz otlara benzeyen karışık saçları da aynıydı... Ağlayan gözleri, çile dolu yürekleri de aynı. Acıyı, kendi paylarına ayrılmış sayışları da aynıydı. Halen ömürleri; fukaralıklarla, acılarla, fenalıklarla geçerken, bütün bunları az bulmuş gibi, acımasız hayat, kırılmaz azı dişleri arasında çiğnendikçe çiğniyor, inletiyor, ağlatıyor Anadolu analarını. Gamlı anaların yüreklerinin bu çığlığı, acımasız hayat yasaları karşısındaki en dayanılmaz boyun eğiştir. Başka yerlerdeki; yüksek refah, mutluluk gösterileri ve şatafat uğruna; bir başka yerlerde meydana gelen savaşlar, felaketler, yıkımlar, beşeri ahlak ve akıl yasalarıyla izah edilemeyince, yukarıda duyduğumuz acı çığlıklar; hayatın hiçliğindeki hayallere yollar insanoğlunu. Bu da onun utancıdır. Kendime hep sorarım; yaşlı çağlar, insanlığa verebileceğini vermiş midir acaba? Bunun en kestirmeden cevabı; Anadolu analarının yukarıdaki; kafiyesiz ağıtları, derin elemleri, çığlıkları ve hıçkırıklarıdır.

  • Açıklama
    • Şerife teyzeler ve Elif nineler için, o zamandan bu zamana kadar hayat, nelerini değiştirmiştir ki? Ataları, bu topraklara geldiği ilk günlerde de bunlar böyleydi. Ayağında yırtık pabucu, çarığı, rengarenk dokuma basmadan yamalı entarileri aynıydı. Çalığının altındaki kınası solmuş fesinden dağılan; yarıya kadar dökülmüş, seyrelmiş, sonbaharın sonlarındaki boz otlara benzeyen karışık saçları da aynıydı... Ağlayan gözleri, çile dolu yürekleri de aynı. Acıyı, kendi paylarına ayrılmış sayışları da aynıydı. Halen ömürleri; fukaralıklarla, acılarla, fenalıklarla geçerken, bütün bunları az bulmuş gibi, acımasız hayat, kırılmaz azı dişleri arasında çiğnendikçe çiğniyor, inletiyor, ağlatıyor Anadolu analarını. Gamlı anaların yüreklerinin bu çığlığı, acımasız hayat yasaları karşısındaki en dayanılmaz boyun eğiştir. Başka yerlerdeki; yüksek refah, mutluluk gösterileri ve şatafat uğruna; bir başka yerlerde meydana gelen savaşlar, felaketler, yıkımlar, beşeri ahlak ve akıl yasalarıyla izah edilemeyince, yukarıda duyduğumuz acı çığlıklar; hayatın hiçliğindeki hayallere yollar insanoğlunu. Bu da onun utancıdır. Kendime hep sorarım; yaşlı çağlar, insanlığa verebileceğini vermiş midir acaba? Bunun en kestirmeden cevabı; Anadolu analarının yukarıdaki; kafiyesiz ağıtları, derin elemleri, çığlıkları ve hıçkırıklarıdır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat