Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786054177660
Boyut
12.50x19.50
Sayfa Sayısı
315
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2009-06
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Hayalet Kentin Kadınları
Yazar:
Nurcihan Doğuç
Yayınevi : Cinius Yayınları
95,00TL
61,75TL
%35
Satışta değil
9786054177660
441518
https://www.kitapburada.com/kitap/hayalet-kentin-kadinlari
Hayalet Kentin Kadınları
61.75
Hayalet Kentin Kadınları... Çağdaş bir masal... Bilim-kurgu... Orta Asya Türk mitolojisi, Şamanizmi, masalları ve İ.Ö. 8000‘leri giden kökleriyle tasavvuf, "madde-karşı/ madde" ikilemine kaynaklık ederken uzak gelecekte İnci Kız adlı bir gezegenin Hayalet Kent‘inde yaşananlar... Uzak geçmişle uzak gelecek iki ucundan büküldü, bu öykü böyle görüldü. Kanıkey ve Selcen: Bu iki kadın arasındaki aşkın, evrenin sırlarından birini çözecek düğümün ucu olduğunu kim bilebilirdi ki?Evvel zamandı, âhir zamandı. Üç elçi İnci Kız gezegeninin eşiğine geldiler. Malûm; arayınca bulunurmuş ve çalınca kapı açılırmış. İnci gibi gizli gizli biriken sır, Hayalet Kent‘te beklermiş. Gayya kuyusu mudur nedir, bilinmez, bir kent ki, Ayısıtları yutmuş. Bir kent ki, savaşın ve melun bir hastalığın mekânı olmuş. Velakin ne olduğunu söylemez. Varlıklar; bu âlemdekiler, karşı âlemdekiler, kopyalar, asalaklar hepsi ordaydılar. Öyle bir âlemdi ki; zamanı eğip bükmüş, mekânı ‘başka‘yla dürmüş. Velhasıl esrarengiz bir karşı-âlem. Bu âlemle karşı âlem arasında bir şaman gibi gidip gelen düş seyyahı kadın Veronlu Nenna, Sagalı erdişi Loom ve Dünyalı Selcen, bu gizli âlemin işaretlerini topladılar. Ârife bir işaret yetermiş. Zaman boyutunda, geçmiş ya da gelecekte, asla kaybolmayan, semadan inip çıkan, yıkılıp kurulan varlıklar... Varlıkların başka başka var olma biçimleri ve var olabilmek için kıyasıya mücadelelerini anlatan bu roman, kimine göre olsa olsa uzaklardan gelen bir masaldır... Çağdaş bir masal... Bir Makro Felsefe...
- Açıklama
- Hayalet Kentin Kadınları... Çağdaş bir masal... Bilim-kurgu... Orta Asya Türk mitolojisi, Şamanizmi, masalları ve İ.Ö. 8000‘leri giden kökleriyle tasavvuf, "madde-karşı/ madde" ikilemine kaynaklık ederken uzak gelecekte İnci Kız adlı bir gezegenin Hayalet Kent‘inde yaşananlar... Uzak geçmişle uzak gelecek iki ucundan büküldü, bu öykü böyle görüldü. Kanıkey ve Selcen: Bu iki kadın arasındaki aşkın, evrenin sırlarından birini çözecek düğümün ucu olduğunu kim bilebilirdi ki?Evvel zamandı, âhir zamandı. Üç elçi İnci Kız gezegeninin eşiğine geldiler. Malûm; arayınca bulunurmuş ve çalınca kapı açılırmış. İnci gibi gizli gizli biriken sır, Hayalet Kent‘te beklermiş. Gayya kuyusu mudur nedir, bilinmez, bir kent ki, Ayısıtları yutmuş. Bir kent ki, savaşın ve melun bir hastalığın mekânı olmuş. Velakin ne olduğunu söylemez. Varlıklar; bu âlemdekiler, karşı âlemdekiler, kopyalar, asalaklar hepsi ordaydılar. Öyle bir âlemdi ki; zamanı eğip bükmüş, mekânı ‘başka‘yla dürmüş. Velhasıl esrarengiz bir karşı-âlem. Bu âlemle karşı âlem arasında bir şaman gibi gidip gelen düş seyyahı kadın Veronlu Nenna, Sagalı erdişi Loom ve Dünyalı Selcen, bu gizli âlemin işaretlerini topladılar. Ârife bir işaret yetermiş. Zaman boyutunda, geçmiş ya da gelecekte, asla kaybolmayan, semadan inip çıkan, yıkılıp kurulan varlıklar... Varlıkların başka başka var olma biçimleri ve var olabilmek için kıyasıya mücadelelerini anlatan bu roman, kimine göre olsa olsa uzaklardan gelen bir masaldır... Çağdaş bir masal... Bir Makro Felsefe...
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.