Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055027414
Boyut
135-210
Sayfa Sayısı
320
Baskı
1
Basım Tarihi
2014-11
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

HuzurumI. Dünya Savaşı'nda Ermeniler ve Türkler

20,00TL
Satışta değil
9786055027414
563615
Huzurum
Huzurum I. Dünya Savaşı'nda Ermeniler ve Türkler
20.00
"Ben Zare. Safkan bir Ermeni'yim. Gözlerimi Osmanlı topraklarında dünyaya açtım. Dolayısıyla çevremde kendi yakınlarım kadar Türkler de oldu. Onlarla aramızda saygı, güven ve huzura dayalı bir ilişki vardı hep. Hatta birçoğunu kendi kanımdan insanlardan ayırt etmedim. Ayırt etmek ne demekti, bilinmezdi ki! Kapı komşumuz Nazriye Ana'yı büyükannem, Hacı Hakkı Ağa'yı büyükbabam gibi sevdim yıllarca. Dizlerinin dibinde oturdum kaç zaman. Onların çocukları da evimizden hiç çıkmazlardı. Bizim albenili kırmızı Surp Zadik yumurtalarımız, onların nefis muharrem ayı aşureleri Bizim Noel kutlamalarımız, onların bayramları Aynı gök kubbe altında birleşmiş insanlara seslendi yıllarca çan ve ezan sesi. Hiç rahatsız etmedi bir diğeri ötekini. Ta ki Birinci Dünya Savaşına kadar... Ermeniler ve Türkler düşmandı artık. Bir anda altüst oldu tüm yaşam. Her şeyimizi ve tüm sevdiklerimizi yitirmiş bir hâlde Nazriye Ana'mla yurdumuzdan ayrıldık. "

Yıllarca bu topraklarda dostça yaşamış iki millet Türkler ve Ermeniler... "Huzurum" belirgin iki ırkı ele almış olmanın da ötesinde bu kavramları esasen sembolleştirerek tarafsızca dostluk mesajları vermeyi amaçlıyor. Savaşın sadece cephelerden ibaret olmadığını ispatlarcasına sivil hayatın da tüm yoksunluğunu etkileyici kurgusuyla ortaya seriyor.
Bir yere ait olamamanın acısıdır yüreğindeki,
istediğin tek şey bir parça huzurdur eskilerdeki gibi.
  • Açıklama
    • "Ben Zare. Safkan bir Ermeni'yim. Gözlerimi Osmanlı topraklarında dünyaya açtım. Dolayısıyla çevremde kendi yakınlarım kadar Türkler de oldu. Onlarla aramızda saygı, güven ve huzura dayalı bir ilişki vardı hep. Hatta birçoğunu kendi kanımdan insanlardan ayırt etmedim. Ayırt etmek ne demekti, bilinmezdi ki! Kapı komşumuz Nazriye Ana'yı büyükannem, Hacı Hakkı Ağa'yı büyükbabam gibi sevdim yıllarca. Dizlerinin dibinde oturdum kaç zaman. Onların çocukları da evimizden hiç çıkmazlardı. Bizim albenili kırmızı Surp Zadik yumurtalarımız, onların nefis muharrem ayı aşureleri Bizim Noel kutlamalarımız, onların bayramları Aynı gök kubbe altında birleşmiş insanlara seslendi yıllarca çan ve ezan sesi. Hiç rahatsız etmedi bir diğeri ötekini. Ta ki Birinci Dünya Savaşına kadar... Ermeniler ve Türkler düşmandı artık. Bir anda altüst oldu tüm yaşam. Her şeyimizi ve tüm sevdiklerimizi yitirmiş bir hâlde Nazriye Ana'mla yurdumuzdan ayrıldık. "

      Yıllarca bu topraklarda dostça yaşamış iki millet Türkler ve Ermeniler... "Huzurum" belirgin iki ırkı ele almış olmanın da ötesinde bu kavramları esasen sembolleştirerek tarafsızca dostluk mesajları vermeyi amaçlıyor. Savaşın sadece cephelerden ibaret olmadığını ispatlarcasına sivil hayatın da tüm yoksunluğunu etkileyici kurgusuyla ortaya seriyor.
      Bir yere ait olamamanın acısıdır yüreğindeki,
      istediğin tek şey bir parça huzurdur eskilerdeki gibi.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat