Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786053243694
Boyut
135-200
Sayfa Sayısı
138
Baskı
1
Basım Tarihi
2014
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe
İki Şehrin Hikayesi
Yazar:
Charles Dickens
Yayınevi : Gece Kitaplığı Yayınları
11,20TL
Satışta değil
9786053243694
605677
https://www.kitapburada.com/kitap/iki-sehrin-hikayesi-39
İki Şehrin Hikayesi
11.20
Kocaman şarap fıçısı düşüp parçalanmıştı. Kaza arabadan indirirken olmuştu. Fıçı birden yuvarlanmış, çemberleri kırılmıştı; şimdi de, bir ceviz kabuğu gibi parçalanmış, şarapçı dükkânının hemen önündeki taşların üzerinde duruyordu.
Dökülen şarap kırmızı şaraptı ve Paris'te Saint-Antoine kenar mahallesindeki dar sokağa yayılmıştı. Aynı zamanda bir sürü eli de boyamıştı; pek çok yüzü, pek çok çıplak ayağı, tahta pabucu da boyamıştı. Odunu kesen adamın elleri odunların üzerinde leke bırakmıştı.
Biri de parmağını çamurla karışmış şarap bulamacına batırarak duvara kan kelimesini yazıverdi.
O şarabın yeniden sokak taşlarına döküleceği, orada bulunanların üzerinde bırakacağı lekenin kıpkızıl olacağı günler de gelecekti.
Şarapçı dükkânı, görünüşüyle ötekilerden daha daha iyiydi; üstelik, dükkânın sahibi de, sarı ceketiyle, yeşil pantolonuyla, kapının önünde durup, dökülen şarap için yapılan savaşı seyretmişti. Omuzlarını silkerek, "bu beni ilgilendirmez!" dedi. "Pazardan gelen adamlar yaptılar. Bir fıçı daha getirsinler bakalım!"
Dökülen şarap kırmızı şaraptı ve Paris'te Saint-Antoine kenar mahallesindeki dar sokağa yayılmıştı. Aynı zamanda bir sürü eli de boyamıştı; pek çok yüzü, pek çok çıplak ayağı, tahta pabucu da boyamıştı. Odunu kesen adamın elleri odunların üzerinde leke bırakmıştı.
Biri de parmağını çamurla karışmış şarap bulamacına batırarak duvara kan kelimesini yazıverdi.
O şarabın yeniden sokak taşlarına döküleceği, orada bulunanların üzerinde bırakacağı lekenin kıpkızıl olacağı günler de gelecekti.
Şarapçı dükkânı, görünüşüyle ötekilerden daha daha iyiydi; üstelik, dükkânın sahibi de, sarı ceketiyle, yeşil pantolonuyla, kapının önünde durup, dökülen şarap için yapılan savaşı seyretmişti. Omuzlarını silkerek, "bu beni ilgilendirmez!" dedi. "Pazardan gelen adamlar yaptılar. Bir fıçı daha getirsinler bakalım!"
- Açıklama
- Kocaman şarap fıçısı düşüp parçalanmıştı. Kaza arabadan indirirken olmuştu. Fıçı birden yuvarlanmış, çemberleri kırılmıştı; şimdi de, bir ceviz kabuğu gibi parçalanmış, şarapçı dükkânının hemen önündeki taşların üzerinde duruyordu.
Dökülen şarap kırmızı şaraptı ve Paris'te Saint-Antoine kenar mahallesindeki dar sokağa yayılmıştı. Aynı zamanda bir sürü eli de boyamıştı; pek çok yüzü, pek çok çıplak ayağı, tahta pabucu da boyamıştı. Odunu kesen adamın elleri odunların üzerinde leke bırakmıştı.
Biri de parmağını çamurla karışmış şarap bulamacına batırarak duvara kan kelimesini yazıverdi.
O şarabın yeniden sokak taşlarına döküleceği, orada bulunanların üzerinde bırakacağı lekenin kıpkızıl olacağı günler de gelecekti.
Şarapçı dükkânı, görünüşüyle ötekilerden daha daha iyiydi; üstelik, dükkânın sahibi de, sarı ceketiyle, yeşil pantolonuyla, kapının önünde durup, dökülen şarap için yapılan savaşı seyretmişti. Omuzlarını silkerek, "bu beni ilgilendirmez!" dedi. "Pazardan gelen adamlar yaptılar. Bir fıçı daha getirsinler bakalım!"
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.