İktisat ve Toplum Dergisi Sayı: 64 %15 indirimli Kolektif
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9771309941318
Boyut
200-275
Sayfa Sayısı
64
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-02
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe

İktisat ve Toplum Dergisi Sayı: 64

Yazar: Kolektif
Yayınevi : Efil Yayınevi
10,00TL
Satışta değil
9771309941318
629309
İktisat ve Toplum Dergisi Sayı: 64
İktisat ve Toplum Dergisi Sayı: 64
10.00
Sosyal bilimler ile doğa bilimleri arasında ilişki kurmak, hatta sosyal bilimleri mümkün olduğunca doğa bilimlerine yaklaştırmaya çalışmak epeyce bir süredir egemen düşünce haline gelmişti. Bu çabada en çok öne çıkan bilim dalı ekonomi oldu. Çünkü ekonomiyi çevreleyen ortam buna imkan vermektedir. Neoklasik iktisat teorisi de bu yolda iktisada önemli katkı yaptı diyebiliriz. Ancak iktisadı sadece bu yönlü görmek, iktisadın o büyük geleneğini ve analizini yavanlaştırmakta, açıklayıcılık gücünü azaltmakta idi.
Kriz, bu bakış nedeni ile öngörülemedi ve krizden çıkılamadı. Egemen bu yaklaşıma karşı, ekonomiye farklı bakan okullar da oldu. Kurumcu iktisat da bunlardan biri. Kurumcu iktisat, evrile evrile bugün artık yeni bir iktisat okulu olma noktasına geldi.
Biz de bu ay kurumcu iktisadı özel bir sayı ile öne çıkarttık. Gelen makaleler hacimli olduğu için ikiye böldük. Yani bu yıl kurumcu iktisat ağırlıklı bir sayı daha çıkaracağız.
Türkiye tam bir kaotik ortamın içine düşmüş durumda. Savrulan savrulana. Ancak bu ortamda bile korumamız gereken değerler var: Hukukun Üstünlüğü, Temel Hak ve Özgürlükler gibi. Ne yazık ki Türkiye'de bu değerler ciddi biçimde erozyona uğradı ve bu halen devam etmekte. Bir grup akademisyenin yaşanan terör eylemlerine ilişkin bildirisine yönelik karşı çıkanların verdikleri tepkilerde yukarıdaki iki değer unutulmaktadır. Sıradan insanların tepkisini önemsemeyebiliriz. Ne yazık ki bu kervana üniversiteler, ve onların yöneticileri de katıldı. Keşke ?üniversite" kavramının neyi ifade ettiğini düşünerek karar alsalardı, tepki verselerdi. Örnek olsun diye Columbia Üniversitesi Rektörü J. Cole'nin E. Said için kaleme aldığı yazıyı yayınlıyoruz.
Her şeye rağmen umudumuzu korumak zorundayız. Okuyanlar, düşünenler, yazanlar, çizenler hep umutlu olmalıdır ki, halka yaşananları anlatabilsin. Bu, 1789'dan bu yanaki adı ile ?aydın"ın görevidir.
Okuyarak ve sevgiyle kalın,
Ömer Faruk
  • Açıklama
    • Sosyal bilimler ile doğa bilimleri arasında ilişki kurmak, hatta sosyal bilimleri mümkün olduğunca doğa bilimlerine yaklaştırmaya çalışmak epeyce bir süredir egemen düşünce haline gelmişti. Bu çabada en çok öne çıkan bilim dalı ekonomi oldu. Çünkü ekonomiyi çevreleyen ortam buna imkan vermektedir. Neoklasik iktisat teorisi de bu yolda iktisada önemli katkı yaptı diyebiliriz. Ancak iktisadı sadece bu yönlü görmek, iktisadın o büyük geleneğini ve analizini yavanlaştırmakta, açıklayıcılık gücünü azaltmakta idi.
      Kriz, bu bakış nedeni ile öngörülemedi ve krizden çıkılamadı. Egemen bu yaklaşıma karşı, ekonomiye farklı bakan okullar da oldu. Kurumcu iktisat da bunlardan biri. Kurumcu iktisat, evrile evrile bugün artık yeni bir iktisat okulu olma noktasına geldi.
      Biz de bu ay kurumcu iktisadı özel bir sayı ile öne çıkarttık. Gelen makaleler hacimli olduğu için ikiye böldük. Yani bu yıl kurumcu iktisat ağırlıklı bir sayı daha çıkaracağız.
      Türkiye tam bir kaotik ortamın içine düşmüş durumda. Savrulan savrulana. Ancak bu ortamda bile korumamız gereken değerler var: Hukukun Üstünlüğü, Temel Hak ve Özgürlükler gibi. Ne yazık ki Türkiye'de bu değerler ciddi biçimde erozyona uğradı ve bu halen devam etmekte. Bir grup akademisyenin yaşanan terör eylemlerine ilişkin bildirisine yönelik karşı çıkanların verdikleri tepkilerde yukarıdaki iki değer unutulmaktadır. Sıradan insanların tepkisini önemsemeyebiliriz. Ne yazık ki bu kervana üniversiteler, ve onların yöneticileri de katıldı. Keşke ?üniversite" kavramının neyi ifade ettiğini düşünerek karar alsalardı, tepki verselerdi. Örnek olsun diye Columbia Üniversitesi Rektörü J. Cole'nin E. Said için kaleme aldığı yazıyı yayınlıyoruz.
      Her şeye rağmen umudumuzu korumak zorundayız. Okuyanlar, düşünenler, yazanlar, çizenler hep umutlu olmalıdır ki, halka yaşananları anlatabilsin. Bu, 1789'dan bu yanaki adı ile ?aydın"ın görevidir.
      Okuyarak ve sevgiyle kalın,
      Ömer Faruk
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat