Jules Payot, 1859-1939 yılları arasında yaşamış, bir Fransız eğitimcidir. En önemli eseri olan “İrade Eğitimi”, 1909 yılında basıldığında, çok ilgi görmüştür. Gerçek, her zaman gerçektir. Bunun en iyi örneği yıllar öncesinde yazılıp, hala bugüne ışık tutan fikirlerdir. Bu kitap da, o kategoriye girer. Payot, özgür iradeye mesafelidir. Ama der ki, kişi iradesini eğitmedikçe, nasıl ona güvenebilir? Nasıl özgür bırakıp, onun seçimlerini izleyebilir? Payot'a göre insan doğası gereği tembelliğe yatkındır. Onu harekete geçirecek olan şey ne sadece aklı ne de, sadece duygularıdır. Bunların sentezlenmesi, aklın verdiği kararlara duygu, duyguların verdiği kararlara mantık eklenmelidir. Bunu yapabilen insan kendi kendini eğitebilir. İnsanların eğitiminin temeli, aile, öğretmenler ve çevredir. Peki, insan bu kadar farklı etkiye açıkken, bu çevrelerin mi tercihlerini yaşar, yoksa kendi kararlarını mı verir? Kendi kararlarını verebilen insan, kendi iradesini eğitebilen insandır. Kendine hakim olmak, aslında kendinin efendisi olmaktır.
Payot'un “İrade Eğitimi”nde bize söylediği, eğer hayattan zevk almak, kendi kararlarınızı vermek, kısacası kendi hayatınızı gerçek anlamda yaşamak için, öğrencilikten itibaren sizi tembellikten uzak tutacak yöntemler geliştirmektir. Bunu yapabilmenin yolu da, ilk önce kendini tanımak, daha sonra kendini eğitmektir. Kendi kendini eğiten insan, sonuçta, kendi olabilir. "Zorluk çekmeden, keyif elde edilmez." Aksi halde, St.Jerome'un tanımıyla "kılıçları her zaman havada olan ama asla bir vuruş yapmayan tahta askerlere" benzeriz.
- Açıklama
Jules Payot, 1859-1939 yılları arasında yaşamış, bir Fransız eğitimcidir. En önemli eseri olan “İrade Eğitimi”, 1909 yılında basıldığında, çok ilgi görmüştür. Gerçek, her zaman gerçektir. Bunun en iyi örneği yıllar öncesinde yazılıp, hala bugüne ışık tutan fikirlerdir. Bu kitap da, o kategoriye girer. Payot, özgür iradeye mesafelidir. Ama der ki, kişi iradesini eğitmedikçe, nasıl ona güvenebilir? Nasıl özgür bırakıp, onun seçimlerini izleyebilir? Payot'a göre insan doğası gereği tembelliğe yatkındır. Onu harekete geçirecek olan şey ne sadece aklı ne de, sadece duygularıdır. Bunların sentezlenmesi, aklın verdiği kararlara duygu, duyguların verdiği kararlara mantık eklenmelidir. Bunu yapabilen insan kendi kendini eğitebilir. İnsanların eğitiminin temeli, aile, öğretmenler ve çevredir. Peki, insan bu kadar farklı etkiye açıkken, bu çevrelerin mi tercihlerini yaşar, yoksa kendi kararlarını mı verir? Kendi kararlarını verebilen insan, kendi iradesini eğitebilen insandır. Kendine hakim olmak, aslında kendinin efendisi olmaktır.
Payot'un “İrade Eğitimi”nde bize söylediği, eğer hayattan zevk almak, kendi kararlarınızı vermek, kısacası kendi hayatınızı gerçek anlamda yaşamak için, öğrencilikten itibaren sizi tembellikten uzak tutacak yöntemler geliştirmektir. Bunu yapabilmenin yolu da, ilk önce kendini tanımak, daha sonra kendini eğitmektir. Kendi kendini eğiten insan, sonuçta, kendi olabilir. "Zorluk çekmeden, keyif elde edilmez." Aksi halde, St.Jerome'un tanımıyla "kılıçları her zaman havada olan ama asla bir vuruş yapmayan tahta askerlere" benzeriz.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.