Iraklı Kadınların Anlatılmayan Öyküsü1948'den Bugüne
Iraklı Kadınların Anlatılmayan Öyküsü, son yetmiş yıldır Irak'ta yaşananları, kadınların deneyim ve tanıklıklarıyla anlatan alternatif bir tarih çalışması. Nadje Sadig Al-Ali, farklı kimlik ve aidiyetler taşıyan genç-yaşlı çok sayıda Iraklı kadınla görüşerek ülkenin çeşitli dönemlerinde, özellikle kadınlar açısından hayatın nasıl değiştiğini betimliyor. Kadınların Irak'taki yaşam koşullarını, ev, okul ve iş yerlerindeki konumlarını, anne ve eş olarak varlıklarını tarihsel bir süreç içinde resmediyor. "Tüm tarihler ve anılar, inşa edilir" önermesinden yola çıkan yazar, bir olayın farklı biçimlerde yorumlanması ve hatırlanmasını özellikle önemsiyor. Ona göre hafıza ve hakikat mutlaka örtüşmek zorunda değil; bir olayla ilgili birden çok hakikat olabilir ve bu durum, ne hafızanın önemini ne de "gerçekte" neler olduğunu keşfetmemizin önemini azaltır. Al-Ali, asıl olarak mağdurun dilini, kadınların nasıl hatırladığını ve yaşadığını göstermek istiyor. Irak'ta süregelen acı ve keder dolu yılların içinde kadınların neler yaşadıklarını onların ağzından anlatıyor. Bu kitap hepimiz için, "kadınların birlik ve dayanışması"nın önemini vurgulayan yanıyla biz kadınlar için, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini görmemek için inat eden dostlarımız için... Ama en çok da Irak'ın işgaline katılan, destek veren, Irak'ın işgalinden medet umanlar için. Siz ki yakıp yıkmaya muktedirsiniz. Duyuyor musunuz? Bir Iraklı kadın, Hana G. "Ülkemi geri istiyorum," diyor. Yakıp yıktıklarınızı, yok ettiklerinizi geri getirecek gücünüz var mı? -Nebahat Akkoç
- Açıklama
Iraklı Kadınların Anlatılmayan Öyküsü, son yetmiş yıldır Irak'ta yaşananları, kadınların deneyim ve tanıklıklarıyla anlatan alternatif bir tarih çalışması. Nadje Sadig Al-Ali, farklı kimlik ve aidiyetler taşıyan genç-yaşlı çok sayıda Iraklı kadınla görüşerek ülkenin çeşitli dönemlerinde, özellikle kadınlar açısından hayatın nasıl değiştiğini betimliyor. Kadınların Irak'taki yaşam koşullarını, ev, okul ve iş yerlerindeki konumlarını, anne ve eş olarak varlıklarını tarihsel bir süreç içinde resmediyor. "Tüm tarihler ve anılar, inşa edilir" önermesinden yola çıkan yazar, bir olayın farklı biçimlerde yorumlanması ve hatırlanmasını özellikle önemsiyor. Ona göre hafıza ve hakikat mutlaka örtüşmek zorunda değil; bir olayla ilgili birden çok hakikat olabilir ve bu durum, ne hafızanın önemini ne de "gerçekte" neler olduğunu keşfetmemizin önemini azaltır. Al-Ali, asıl olarak mağdurun dilini, kadınların nasıl hatırladığını ve yaşadığını göstermek istiyor. Irak'ta süregelen acı ve keder dolu yılların içinde kadınların neler yaşadıklarını onların ağzından anlatıyor. Bu kitap hepimiz için, "kadınların birlik ve dayanışması"nın önemini vurgulayan yanıyla biz kadınlar için, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini görmemek için inat eden dostlarımız için... Ama en çok da Irak'ın işgaline katılan, destek veren, Irak'ın işgalinden medet umanlar için. Siz ki yakıp yıkmaya muktedirsiniz. Duyuyor musunuz? Bir Iraklı kadın, Hana G. "Ülkemi geri istiyorum," diyor. Yakıp yıktıklarınızı, yok ettiklerinizi geri getirecek gücünüz var mı? -Nebahat Akkoç
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.