Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3000318100229
Basım Yeri
İstanbul
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
Şamua

İşaratü'l-i'caz (o. Boy + Ciltli)

18,36TL
Satışta değil
3000318100229
405397
İşaratü'l-i'caz (o. Boy + Ciltli)
İşaratü'l-i'caz (o. Boy + Ciltli)
18.36
Bediüzzaman Said Nursî'nin, Birinci Dünya Savaşı'nın ilk yıllarında savaş cephesinde yazmış olduğu İşaratü'l-İ'caz tefsiri gayet ince nükteli, kısa ve veciz ifadeli olduğundan ötürü kendi deyimiyle onun bir şaheseridir. Kur'an'ın i'caz özelliklerinden ve yönlerinden sadece nazmındaki i'cazı açıklamaya çalışan bu harika çalışma ne yazık ki sadece bir cilde münhasır kalmıştır. Bu bir ciltte sadece Fatiha Suresi ile Bakara Suresinin ilk 33 ayetinin tefsiri yapılmıştır.


Üstad Said Nursî'nin ağırlıklı olarak nazm ve meani yönünden bir tefsir yapmaya çalıştığı apaçık görünüyor. Eski Said'in başlattığı bu güçlü tefsir ne yazık ki şartların onu başka konular üzerinde durmaya mecbur etmesi sebebiyle henüz işin başında iken akim kalmış, tefsir tamamlanamamıştır. Değişen dünya şartları, Osmanlı İmparatorluğunun yıkılışı, ideolojik olarak halka dayatılan pozitivist ve materyalist felsefenin yıkıcı ve saldırgan niteliği karşısında nesilleri küfür ve dalâlet bataklığına saplanmaktan alıkoyacak, materyalizmin felsefî hücumlarına karşı koyabilecek yeni bir eser telif etmenin kaçınılmaz zarureti Bediüzzaman'ın hayatında yeni bir dönemin başlamasına sebep olacaktı. Nesillerin imanını kurtarmak için yeni eserler dizisinin telif zamanı gelmişti. Bu sebeple tamamlanamamış olan İşaratü'l-İ'caz tefsiri, telifine başlayacağı Risale-i Nur Külliyatının bir nüvesi ve çekirdeği olmuştur.

Her şeyden önce bir dirayet tefsiri niteliğinde olan İşaratü'l-İ'caz'da izlenen metot, öncelikle Kur'an'ın nazmındaki harikalığın onun i'cazına en büyük delil olduğunu ortaya koymaya çalışmaktır. Tefsirlerin çoğunda ayetlerdeki kelimelerin tek tek açıklanmasından ziyade toplu mana üzerinde durulur. İşaratü'l-İ'caz'da ise toplu anlam yerine tek tek kelimeler ve hatta harfler üzerinde durularak, kelimelerin ve harflerin Arapça gramerinde, sarf ve nahivdeki incelikleri gözönünde bulundurularak tahliller yapılmaktadır. Özellikle Kur'an'ın nazmındaki harikalığın onun i'cazına en büyük delil olduğunu kanıtlamaya çalışan Bediüzzaman, harflerle sesler arasındaki uyumluluktan başlayarak ayetlerle ayetler, ayetlerle sureler ve surelerle sureler arasındaki bağlantıları sarf, nahiv ve belâgat gibi Arap Edebiyatı kuralları çerçevesinde ele alarak izah etmeye çalışmaktadır.
  • Açıklama
    • Bediüzzaman Said Nursî'nin, Birinci Dünya Savaşı'nın ilk yıllarında savaş cephesinde yazmış olduğu İşaratü'l-İ'caz tefsiri gayet ince nükteli, kısa ve veciz ifadeli olduğundan ötürü kendi deyimiyle onun bir şaheseridir. Kur'an'ın i'caz özelliklerinden ve yönlerinden sadece nazmındaki i'cazı açıklamaya çalışan bu harika çalışma ne yazık ki sadece bir cilde münhasır kalmıştır. Bu bir ciltte sadece Fatiha Suresi ile Bakara Suresinin ilk 33 ayetinin tefsiri yapılmıştır.


      Üstad Said Nursî'nin ağırlıklı olarak nazm ve meani yönünden bir tefsir yapmaya çalıştığı apaçık görünüyor. Eski Said'in başlattığı bu güçlü tefsir ne yazık ki şartların onu başka konular üzerinde durmaya mecbur etmesi sebebiyle henüz işin başında iken akim kalmış, tefsir tamamlanamamıştır. Değişen dünya şartları, Osmanlı İmparatorluğunun yıkılışı, ideolojik olarak halka dayatılan pozitivist ve materyalist felsefenin yıkıcı ve saldırgan niteliği karşısında nesilleri küfür ve dalâlet bataklığına saplanmaktan alıkoyacak, materyalizmin felsefî hücumlarına karşı koyabilecek yeni bir eser telif etmenin kaçınılmaz zarureti Bediüzzaman'ın hayatında yeni bir dönemin başlamasına sebep olacaktı. Nesillerin imanını kurtarmak için yeni eserler dizisinin telif zamanı gelmişti. Bu sebeple tamamlanamamış olan İşaratü'l-İ'caz tefsiri, telifine başlayacağı Risale-i Nur Külliyatının bir nüvesi ve çekirdeği olmuştur.

      Her şeyden önce bir dirayet tefsiri niteliğinde olan İşaratü'l-İ'caz'da izlenen metot, öncelikle Kur'an'ın nazmındaki harikalığın onun i'cazına en büyük delil olduğunu ortaya koymaya çalışmaktır. Tefsirlerin çoğunda ayetlerdeki kelimelerin tek tek açıklanmasından ziyade toplu mana üzerinde durulur. İşaratü'l-İ'caz'da ise toplu anlam yerine tek tek kelimeler ve hatta harfler üzerinde durularak, kelimelerin ve harflerin Arapça gramerinde, sarf ve nahivdeki incelikleri gözönünde bulundurularak tahliller yapılmaktadır. Özellikle Kur'an'ın nazmındaki harikalığın onun i'cazına en büyük delil olduğunu kanıtlamaya çalışan Bediüzzaman, harflerle sesler arasındaki uyumluluktan başlayarak ayetlerle ayetler, ayetlerle sureler ve surelerle sureler arasındaki bağlantıları sarf, nahiv ve belâgat gibi Arap Edebiyatı kuralları çerçevesinde ele alarak izah etmeye çalışmaktadır.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat