Işığın Peşinde Bir Mimar: Erkut Şahinbaş
1950'lere kadar İstanbul kaynaklı mimarlık eğitimi, pratiği ve örgütlenmesinin ‘etki merkezi'nin 60'larla birlikte Ankara'ya kaydığı ve ODTÜ'de yetişen ilk kuşağın, bu dönüşümde önemli rol üstlendiği, bir dönüşüme kaynaklık ettiği biliniyor. Bu ilk kuşak içerisinde uygulamacı kimliği ile öne çıkan, eğitimci kimliğini de mesleğinin ilk yıllarında beraberinde taşıyan isimler arasında en önemlilerinden biri Erkut Şahinbaş... İskandinav ülkelerinde edindiği mimari görgü ve deneyimini, Türkiye'ye döndükten sonra işlerine ve ODTÜ'de verdiği mimarlık eğitimine aktaran mimar, ilk on yıldan sonra tümüyle mimarlık pratiğinin içinde üretimini sürdürür.
Mimarlığın en saygın mesleklerden biri kabul edildiği, mimari kültürü güçlü İskandinav ülkelerinde edindiği görgü, Türkiye'nin mimarlık ortamını ve geleneklerini içselleştiren mimara, sınırları zorlama ve bunları olanağa dönüştürme yönünde ivme verir. Batıyı doğrudan aktarmak yerine, bir kaynak olarak kullanır. Mimarlığının dil çeşitliliği ve esnekliği, yapılarının modern, çoklu, zengin dili, Abdi Güzer'in değerlendirmesi ile “Genelgeçer uluslararası, anonim bir modern dilin Türkiye'ye özgü indirgenmiş kalıplarına rağbet etmek yerine, modernizmin içinde mimarlığın dilden bağımsız değerlerini koruyabilecek bir alt anlayış”a karşılık gelir.
Kuzey ülkelerinde mimarlıkta ışığın ne denli yaşamsal önemde olduğunu kavrayışı, yapılarında ışığın bilinçli kullanımı ile çevrelenen / dönüşen / zenginleşen iç mekânın ‘aura'sını yaratır. İç mekânı bazen tümüyle yıkayan, bazen ona incecik sızan, bazen mekânda oynaşan, bazen çakılı kalan ışık, mekânda zamanı gözle görünür hale getirir. Erkut Şahinbaş mimarlığı, imgelerinden çok yarattığı mekânın ‘aura'sı ile akılda kalır. Kitap Hakkında Mimarlar Odası'nın, Mimar Sinan anısına düzenlediği Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri kapsamında verilen en büyük ödül, tüm meslek hayatı boyunca verdiği eserleri ve mimarlığa geçen hizmetleri nedeniyle bir mimara veya ortak çalışan mimarlara verilen “Mimar Sinan Büyük Ödülü”dür. Mimarlar Odası 2008 yılında, Sinan Ödülü alan değerli mimar/ların üretimlerini derlemek ve mimarlık kamuoyuna sunmak amacıyla Sinan Ödüllü Mimarlar Programı'nı düzenlemeye başladı. Program, bu kapsamda mimarın etkinliğinin ve üretimlerinin değerlendirildiği bir panel, üretimlerinden oluşan bir sergi ve tümünü kapsayan bir kitabın yayımlanmasını kapsıyor. Sinan Ödüllü Mimarlar Programı 2012-2014 döneminde, Mimar Sinan Büyük Ödülü sahibi Erkut Şahinbaş için düzenlendi. Seçici Kurul, Şahinbaş'ı şu sözlerle gündeme taşımıştı: “Gerek mimarlık alanındaki uygulamaları, gerek eğitimci kişiliği ve sivil toplum örgütlerindeki katkıları ile mimarlık ortamına çok boyutlu katkı sağlayan, uluslararası ortamda ve farklı coğrafyalarda gerçekleştirdiği projelerle Türkiye mimarlığını başarılı biçimde temsil eden, mütevazı kişiliği ve titiz kalite anlayışı ile kendisinden sonra gelen kuşaklara örnek olan, sergi ve yayınlarla uygulamalarını ve düşüncelerini mimarlık ortamı ile paylaşan, Sayın Erkut Şahinbaş'a Mimar Sinan Büyük Ödülü verilmiştir.” Mimarlar Odası olarak 12 Nisan 2013 tarihinde Ankara'da gerçekleştirdiğimiz panelin yanı sıra hazırladığımız “Işıkla Serüven: Erkut Şahinbaş Mimarlığı” başlıklı sergi, 12-30 Nisan 2013 tarihleri arasında izleyicisi ile buluştu; sergi daha sonra Türkiye kentlerinde belirlenen program çerçevesinde açılmaya devam ediyor. Kitap, Esin Boyacıoğlu, Ali Cengizkan, Jale Nejdet Erzen, Abdi Güzer, İlhan Kural ve Ziya Tanalı'nın, Şahinbaş ve mimarlığı üzerine panelde dile getirdikleri değerlendirmeleri ve ara tartışmaları içeriyor. Ayrıca, Kemal Aran'ın, Şahinbaş'ın Doğramacızade Ali Paşa Camisi'ni “töre yıkan” (ikonoklast) bir uygulama olarak nitelediği ve taklit (mimesis) kuramı açısından irdelediği makalesi yer alıyor. Işığın kurucu öge olduğu, sergide biraraya getirilen yapı ve projeler kitabın arayüzlerinden biri. Öngörülü bir mimar olarak yaşamboyu üretimlerini bir kitapta biraraya getiren ilk mimarlardan olan Erkut Şahinbaş, kitabını 1998 yılında yayımlamıştı. Kitabın diğer arayüzünü ise 1998'den 2014'e Şahinbaş yapı ve projelerinin bir güncellemesi oluşturuyor.
- Açıklama
1950'lere kadar İstanbul kaynaklı mimarlık eğitimi, pratiği ve örgütlenmesinin ‘etki merkezi'nin 60'larla birlikte Ankara'ya kaydığı ve ODTÜ'de yetişen ilk kuşağın, bu dönüşümde önemli rol üstlendiği, bir dönüşüme kaynaklık ettiği biliniyor. Bu ilk kuşak içerisinde uygulamacı kimliği ile öne çıkan, eğitimci kimliğini de mesleğinin ilk yıllarında beraberinde taşıyan isimler arasında en önemlilerinden biri Erkut Şahinbaş... İskandinav ülkelerinde edindiği mimari görgü ve deneyimini, Türkiye'ye döndükten sonra işlerine ve ODTÜ'de verdiği mimarlık eğitimine aktaran mimar, ilk on yıldan sonra tümüyle mimarlık pratiğinin içinde üretimini sürdürür.
Mimarlığın en saygın mesleklerden biri kabul edildiği, mimari kültürü güçlü İskandinav ülkelerinde edindiği görgü, Türkiye'nin mimarlık ortamını ve geleneklerini içselleştiren mimara, sınırları zorlama ve bunları olanağa dönüştürme yönünde ivme verir. Batıyı doğrudan aktarmak yerine, bir kaynak olarak kullanır. Mimarlığının dil çeşitliliği ve esnekliği, yapılarının modern, çoklu, zengin dili, Abdi Güzer'in değerlendirmesi ile “Genelgeçer uluslararası, anonim bir modern dilin Türkiye'ye özgü indirgenmiş kalıplarına rağbet etmek yerine, modernizmin içinde mimarlığın dilden bağımsız değerlerini koruyabilecek bir alt anlayış”a karşılık gelir.
Kuzey ülkelerinde mimarlıkta ışığın ne denli yaşamsal önemde olduğunu kavrayışı, yapılarında ışığın bilinçli kullanımı ile çevrelenen / dönüşen / zenginleşen iç mekânın ‘aura'sını yaratır. İç mekânı bazen tümüyle yıkayan, bazen ona incecik sızan, bazen mekânda oynaşan, bazen çakılı kalan ışık, mekânda zamanı gözle görünür hale getirir. Erkut Şahinbaş mimarlığı, imgelerinden çok yarattığı mekânın ‘aura'sı ile akılda kalır. Kitap Hakkında Mimarlar Odası'nın, Mimar Sinan anısına düzenlediği Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri kapsamında verilen en büyük ödül, tüm meslek hayatı boyunca verdiği eserleri ve mimarlığa geçen hizmetleri nedeniyle bir mimara veya ortak çalışan mimarlara verilen “Mimar Sinan Büyük Ödülü”dür. Mimarlar Odası 2008 yılında, Sinan Ödülü alan değerli mimar/ların üretimlerini derlemek ve mimarlık kamuoyuna sunmak amacıyla Sinan Ödüllü Mimarlar Programı'nı düzenlemeye başladı. Program, bu kapsamda mimarın etkinliğinin ve üretimlerinin değerlendirildiği bir panel, üretimlerinden oluşan bir sergi ve tümünü kapsayan bir kitabın yayımlanmasını kapsıyor. Sinan Ödüllü Mimarlar Programı 2012-2014 döneminde, Mimar Sinan Büyük Ödülü sahibi Erkut Şahinbaş için düzenlendi. Seçici Kurul, Şahinbaş'ı şu sözlerle gündeme taşımıştı: “Gerek mimarlık alanındaki uygulamaları, gerek eğitimci kişiliği ve sivil toplum örgütlerindeki katkıları ile mimarlık ortamına çok boyutlu katkı sağlayan, uluslararası ortamda ve farklı coğrafyalarda gerçekleştirdiği projelerle Türkiye mimarlığını başarılı biçimde temsil eden, mütevazı kişiliği ve titiz kalite anlayışı ile kendisinden sonra gelen kuşaklara örnek olan, sergi ve yayınlarla uygulamalarını ve düşüncelerini mimarlık ortamı ile paylaşan, Sayın Erkut Şahinbaş'a Mimar Sinan Büyük Ödülü verilmiştir.” Mimarlar Odası olarak 12 Nisan 2013 tarihinde Ankara'da gerçekleştirdiğimiz panelin yanı sıra hazırladığımız “Işıkla Serüven: Erkut Şahinbaş Mimarlığı” başlıklı sergi, 12-30 Nisan 2013 tarihleri arasında izleyicisi ile buluştu; sergi daha sonra Türkiye kentlerinde belirlenen program çerçevesinde açılmaya devam ediyor. Kitap, Esin Boyacıoğlu, Ali Cengizkan, Jale Nejdet Erzen, Abdi Güzer, İlhan Kural ve Ziya Tanalı'nın, Şahinbaş ve mimarlığı üzerine panelde dile getirdikleri değerlendirmeleri ve ara tartışmaları içeriyor. Ayrıca, Kemal Aran'ın, Şahinbaş'ın Doğramacızade Ali Paşa Camisi'ni “töre yıkan” (ikonoklast) bir uygulama olarak nitelediği ve taklit (mimesis) kuramı açısından irdelediği makalesi yer alıyor. Işığın kurucu öge olduğu, sergide biraraya getirilen yapı ve projeler kitabın arayüzlerinden biri. Öngörülü bir mimar olarak yaşamboyu üretimlerini bir kitapta biraraya getiren ilk mimarlardan olan Erkut Şahinbaş, kitabını 1998 yılında yayımlamıştı. Kitabın diğer arayüzünü ise 1998'den 2014'e Şahinbaş yapı ve projelerinin bir güncellemesi oluşturuyor.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.