%30
İsmail Kılıçarslan Seti (4 Kitap Takım - Çanta Hediyeli) İsmail Kılıça
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9772149462179
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
560
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2019-07
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

İsmail Kılıçarslan Seti (4 Kitap Takım - Çanta Hediyeli)

88,00TL
61,60TL
%30
Satışta değil
9772149462179
795888
İsmail Kılıçarslan Seti (4 Kitap Takım - Çanta Hediyeli)
İsmail Kılıçarslan Seti (4 Kitap Takım - Çanta Hediyeli)
61.60

Böyle Şeyler Filmlerde Olur:

Beş yıl sonra kendimi edebiyat dergileri toplantılarında,sahaflarda, pijamalarımı çekmiş hâlde taksitlerini yeni bitirdiğim kanepede uzanırken, çekirdek çitlerken, bebek severken, halı sahada kalecilik yaparken, olmadık şutları çıkarırken, umulmadık goller peşindeyken, parlak imgeler peşinde depar atarken…

Beş yıl sonra kendimi..

Gelecek ve Diğer Meseleler:

Bu şiiri çok turuncu halk otobüsünden, halkla yan yana, halkımlason xanaxtan üç saat sonra, bir saat kala sıradaki line'a, sıradakihalkların neyiydi tam olarak savunduğumuz, yumruğun hangi biçimiydibu şiiri ihtiyarlar parkından, geçmişlik hissinden, durmadan konuşmaktanbu şiiri bugün yazarsam okkalı bi çığlık atarım, kusura bakmabu şiiri çok geniş plaza asansöründen, ton balıklı öğle salatalarından, salatakırmızılı kızlara kaçamak bakışlardan, iskambil falındanfaiz hesaplarından, tatil planlarından, makyaj tazelemelerdenbu şiiri kimsesizler mezarlığından, unutulmuş kahvelerden, dalgınlıktanbu şiiri bugün yazarsam ağzını burnunu kırarım, kusura bakma

Kara Dursun ve Diğer Ankara Söylenceleri:

Hikâyeler evrenseldir. Çünkü temelde anlatılan daima insanın hikâyesidir. Muhakkak bir köşesinden salt gerçeğin üzerine kuruludur ve dünyanın neresinden yükselirse yükselsin o ses, acısıyla, hüznüyle, neşesiyle ve diğer tüm yaşanmışlıklarıyla insanı anlatır. İşte, İsmail Kılıçarslan, bu kıymetli madeni işliyorKara Dursun ve Diğer Ankara Söylenceleri'nde. Her daim insanı merkezde tutarak bir Ankara portresi çıkarıyor. Çukur mahalleden, Eski Garajlar'dan, kondulardan, pavyonlardan, yokluktan, dostluktan çekip çıkarıyor hikâyeyi ve ışık tutuyor muzip bir çocuk gibi bir dönemin karanlığına. Bir daha unutulmayacak şekilde fısıldıyor kulaklara hiç kimselerin hikâyesini.

Başka Masallar:

Zebercet oğlu Zülküf, eski ve inatçı bir masalın yapayalnız kalmış kahramanıdır. Zülküf zamanın sahibinden emir alıp da Nişabur yoluna düşeli kaç gün geçmiştir bilinmez. Bilineni şudur ki, Zülküf, Nişabur'a doğru giderken zaman içre gittiğinin de farkındadır. Yaşadıklarını düşünür yol boyu. Öyle garip haller, öyle değişik işler gelmiştir ki başına, “Keşke makamından bir demet çiçek mi derdin de düşünürsün” diye sorar kendi kendine. Zülküf nihayet bu masalın zamanının da coğrafyasının da aslında olmadığını anlayıp asıl olanın yolculuk etmek, üstelik içinden içine yolculuk olduğunu keşfedince rahatlar.

  • Açıklama
    • Böyle Şeyler Filmlerde Olur:

      Beş yıl sonra kendimi edebiyat dergileri toplantılarında,sahaflarda, pijamalarımı çekmiş hâlde taksitlerini yeni bitirdiğim kanepede uzanırken, çekirdek çitlerken, bebek severken, halı sahada kalecilik yaparken, olmadık şutları çıkarırken, umulmadık goller peşindeyken, parlak imgeler peşinde depar atarken…

      Beş yıl sonra kendimi..

      Gelecek ve Diğer Meseleler:

      Bu şiiri çok turuncu halk otobüsünden, halkla yan yana, halkımlason xanaxtan üç saat sonra, bir saat kala sıradaki line'a, sıradakihalkların neyiydi tam olarak savunduğumuz, yumruğun hangi biçimiydibu şiiri ihtiyarlar parkından, geçmişlik hissinden, durmadan konuşmaktanbu şiiri bugün yazarsam okkalı bi çığlık atarım, kusura bakmabu şiiri çok geniş plaza asansöründen, ton balıklı öğle salatalarından, salatakırmızılı kızlara kaçamak bakışlardan, iskambil falındanfaiz hesaplarından, tatil planlarından, makyaj tazelemelerdenbu şiiri kimsesizler mezarlığından, unutulmuş kahvelerden, dalgınlıktanbu şiiri bugün yazarsam ağzını burnunu kırarım, kusura bakma

      Kara Dursun ve Diğer Ankara Söylenceleri:

      Hikâyeler evrenseldir. Çünkü temelde anlatılan daima insanın hikâyesidir. Muhakkak bir köşesinden salt gerçeğin üzerine kuruludur ve dünyanın neresinden yükselirse yükselsin o ses, acısıyla, hüznüyle, neşesiyle ve diğer tüm yaşanmışlıklarıyla insanı anlatır. İşte, İsmail Kılıçarslan, bu kıymetli madeni işliyorKara Dursun ve Diğer Ankara Söylenceleri'nde. Her daim insanı merkezde tutarak bir Ankara portresi çıkarıyor. Çukur mahalleden, Eski Garajlar'dan, kondulardan, pavyonlardan, yokluktan, dostluktan çekip çıkarıyor hikâyeyi ve ışık tutuyor muzip bir çocuk gibi bir dönemin karanlığına. Bir daha unutulmayacak şekilde fısıldıyor kulaklara hiç kimselerin hikâyesini.

      Başka Masallar:

      Zebercet oğlu Zülküf, eski ve inatçı bir masalın yapayalnız kalmış kahramanıdır. Zülküf zamanın sahibinden emir alıp da Nişabur yoluna düşeli kaç gün geçmiştir bilinmez. Bilineni şudur ki, Zülküf, Nişabur'a doğru giderken zaman içre gittiğinin de farkındadır. Yaşadıklarını düşünür yol boyu. Öyle garip haller, öyle değişik işler gelmiştir ki başına, “Keşke makamından bir demet çiçek mi derdin de düşünürsün” diye sorar kendi kendine. Zülküf nihayet bu masalın zamanının da coğrafyasının da aslında olmadığını anlayıp asıl olanın yolculuk etmek, üstelik içinden içine yolculuk olduğunu keşfedince rahatlar.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat