İstanbul Kültür ve Sanat Dergisi Sayı 1

İstanbul konuşacak!..
Tarihler vardır; ne hatırlanır ne de bir iz bırakır geride. Tarihler vardır; kökleri derinde, nesiller, kuşaklar boru akislenir gök kubbede. Kaderdenk noktada ezeli şifrenin işareti olan tarihler vardır; bir millet, bir ülke, bir medeniyet kodlanır rahminde. Rakamları bir araya getiren, şifrelerin kilidini açan ve anlamsızı anlama dönüştüren tarihlerden biridir 1453. İstanbul'un bizle başlayan ve devam eden tarihinin miladıdır. Fatih'in rüşdÜ; İstanbul'un yeniden doğuşudur 1453.
İstanbul için yeni bir hayatın şifresi olan 1453, yeni bir derginin de ismi oldu. Her bir katmanında bir büyük medeniyetin medfun olduğu İstanbul. 1453'te dile geldi: konuştu. Bugünden düne; maziden müstakbele köprüler kuruldu; çağlar arası, medeniyetler arası, kıtalar ve iklİmlerarası lisan 1453'ün sayfalan arasında yeniden yazıldı; yazılıyor.
Bir sengine bir ülke mülkünün feda edildiği İstanbul'umuzun kültürel zenginliklerini, yerli ve yabancı okurla paylaşmak düşüncesindeydik. İstanbul'u hem kendimize hem de başkasına anlatma ihtiyacındyadık. İstanbul, zamanın önemli, bir noktasında yeniden sözü eline almalı: sazından dökülen nağmeler kulakları mest etmeliydi. Biz, sözü İstanbul'a ve İstanbul üzerine düşünen, duygulanan, yazan, çizen ve İstanbul'la hemdem olanlara vermek istedik. Ve bir ayağı mazide diğeri gelecekte olan 1453'ü gönüllerinize sunduk.
Dünyanın en güze! şehri olan İstanbul'u anlatabilmek, onun kucakladığı hazineleri sayfalara sığdırmak, barındırdığı birikimi satırlara sığdırmak kültür-sanat adına imza atılabilecek en zor işlerdendir, İstanbul'u İstanbul'a yakışan bir estetik, duyarlılık ve özgünlük içinde anlatabilmek hiç de kolay değil.
İstanbul'umuzun 2010 Avrupa Kültür Başkentliği sürecinde, ilk ve yetkin bir ağızdan anlatılması, anlaşılması önemli bir ihtiyaçtı. 1453'ün doğumu, bu nedenledir. 1453'ün ezeli ve ebedi kürsüsünde konuşan ve yazan hep İstanbul olacak. Sohbetlerin dibacesi istanbul; yazıların noktası viııe İİstanbul olacak. İstanbul, suskunluğunu bozacak ve 1453'de dile gelecek.
"Güneşin Doğu ve Batıya aynı anda doğduğu" bu gizemli kentin sırları, efsunlu güzelliği şairlerin gönlünü, ressamların fırçasını, yazarların, kalemini I4:>3'te ihtizaza getirecek. Surları titreten Urbanın toplarına denk kalemler istanbul için yazacak, istanbul için akacak mürekkep... Dört mevsim; üç medeniyet ve tekmili birden Doğu ve Batı 1453'te, İstanbul'da buluşacak.
İstanbul'un ruhu, şiddetin kol gezdiği günümüze banşın diyaloğun ve bir arada Yaşamanın esenlikli nefesini 1453'te üfleyecek. Medeniyetler buluşması ve bir aradaltk tezinin model kenti olan İstanbul'umuz, her yönüyle 1453 penceresinde arz-ı endam edecek.
1453'ün sayfaları arasında gezinirken, İstanbul'un Arnavut kaldırımlı dar sokaklarından geniş asfalt caddelerine uzanan bir serüven sizleri bekliyor. Erguvanlarla lalelerle baharı yaşarken: her sokak arasında bir tarih barındıran bu medeniyetler başkentinde kültürel zenginliklerine aklın ve duygunun yordamıyla bir yolculuğa çıkacaksınız.
istanbul'a yolculuğunuzda 1453'ü arayınız...
İyi yolculuklar...
Nevzat Bayhan Kültür A.Ş. Genel Müdürü ...