%20
İzmler Mimarlığı Anlamak %15 indirimli Jeremy Melvin
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789758599813
Boyut
14.00x20.00
Sayfa Sayısı
159
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
3
Basım Tarihi
2015-09
Çeviren
Murat Şahin
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
Kuşe
Dili
Türkçe

İzmler Mimarlığı Anlamak (Ciltli)

55,56TL
44,45TL
%20
Satışta değil
9789758599813
424309
İzmler  Mimarlığı Anlamak (Ciltli)
İzmler Mimarlığı Anlamak (Ciltli)
44.45

Bir başvuru kitabı olarak hazırlanan İzmler... Mimarlığı Anlamak, Klasik dönemlerden günümüze dek mimarlık tarihini biçimlendiren akımları ya da “izm”leri tanıtan, mimarlık tarihine ilgi duyanlar ve özgün yapıtları bir arada görmek isteyenler için oldukça yararlı bir rehber. Kitap, mimarlık tarihinin belli başlı “izm”lerinin daha iyi anlaşılması için basit ama öğretici bir anlatım yöntemine sahip.

“İzm”lerin aralarındaki farklar genellikle binanın işlevi, yerel iklim ve eldeki malzemeler gibi fiziksel koşullardan kaynaklanır. Zamanla, bu etkiler uzun soluklu gelenekler yaratıp yerel kültürün ayrılmaz bir parçası haline gelerek belli düzenler içinde yavaş yavaş gelişir. Tıpkı Avrupalıların mimarlıklarını kolonilerine taşıdıkları gibi, uluslararası ticaret vb. çeşitli yollar aracılığıyla yerel gelenekler dünyanın başka yerlerindeki kültürleri ve toplumları etkileyebilir.

İzmler… Mimarlığı Anlamak, bu örnekte olduğu gibi mimarlıktaki temel akımları, kavramları ve onların altında yatan fiziksel ve sosyal koşulları anlamamıza olanak sağlıyor. Ele alınan yapının hangi “izm”e bağlı olduğunu belirten ölçütlerin yer aldığı çok tanımlayıcı bir liste vermese de, mimarların pratik sorunları aşmak ve aynı zamanda da düşüncelerini ifade etmek için estetik değerleri nasıl kullandıklarını aktarıyor.

"İzm'in" Beş Türü

1. Geniş Bir Kültürel Eğilim (Hümanizm, Yeni Klasikçilik gibi)

Bu izmler genel kültürel hareketlerin mimarlıkta özel akımlar yarattığı veya daha sık rastlanan türü olan mimari akımların yeni kültürel standartlar oluşturduğu durumlardır. Ayrıca diğer sanatlarda da neredeyse bunlara eşlik eden tutumların ortaya çıktığı görülür. Bunlar arasında belirgin etkileşimler olabilir. Uzun soluklu olmasalar da bu tür izmler, benzer düşüncelerin yaygın ve eşzamanlı bir şekilde yayılmasıyla kendini gösterir.

2. Sanatçı Tanımlı Akım (Pürizm, Yapısalcılık gibi)

Bu izm'lerin çoğu 19. ve 20. yy'lara dayanmaktadır. Bu dönemlerde pek çok mimar kendi düşüncelerini ifade etmenin önemini kavradı. Gerektiği zaman bazı mimarlar diğer çağdaş ve geçmişteki akımlara karşı düşüncelerini kabul ettirmek için basılı manifestolar aracılığıyla güçlerini birleştirdi. Bu izm'ler genellikle seçkin bir söylemle ifade edilse de kendiliğinden oluşan izmlerin entelektüel geleneklerinin derinliğinden yoksundur.

3.Geriye Dönük Adlandırmalar (Erken Klasikçilik, Maniyerizm gibi)

Geçmişe dönük nitelendirme farklı zaman dilimlerinde rastgele ve birbirleriyle ilgisiz gibi görünen olayları düzenlemede tarihçilere fayda sağlayacak bir unsurdur. Örneğin Knosssos'u inşa edenler kendilerini “Erken Klasikçi” olarak adlandırmamışlardı. Ancak Knosssos'u inşa ederken o anda var olmayan Klasikçiliğin anlayışına gereksinimleri vardı. Buradaki düşüncelerin ve uygulamaların, çeşitli manifestolarıyla en etkili tek mimari biçem olan Klasikçiliğin oluşmasına yardımcı olduğu yadsınamaz. Bu yüzden geçmişe dönük nitelendirmeler, eğilimlerin nasıl bütünleştiği, ayrıştığı ya da zaman içinde değiştiğini anlamak için önemli araçlardır.

4. Bir İdeolojinin Temsili (Pietizm, Erktekelcilik gibi)

Her türlü sanat bir ideolojiyi az ya da çok temsil etme gücüne sahiptir. Ancak mimarlık ve ideoloji arasındaki ilişki benzersizdir. Elbette mimarlık, yapıyı yaptıran kişiye bir fayda sağlar. Mimarlığın ortaya çıkardığı iş ne denli büyük olursa onun arkasındaki kişinin de o kadar zengin ve güçlü olduğu düşünülür. Bunun sonucunda da bu gücün düşüncelerini yayma olasılığı da o denli artar.

5. Bölgesel veya Ulusal Eğilim (Şintoizm, Amerikancılık gibi)

Teknoloji malzemeyi uzak mesafelere iletme ve bir yapı içinde iklimlendirme olanağını sağlayana kadar, mimarlık, çevresi ile yakın ilişki içinde olmaktan kurtulamadı. Bir toplumun inanışları ve düşünceler arasındaki etkileşim, mevcut iklim ve topoğrafya ve elde bulunan yapı malzemeleri belirli kimliklerde mimari gelenekler yarattı. Bunlar bölgesel veya ulusal eğilimler olarak tanımlandırılabilir. 19. yy'da böylesi tarihsel gelenekler, genellikle ulusal kimlikle ilgili daha önemli konularla ilişkilendirildi.

  • Açıklama
    • Bir başvuru kitabı olarak hazırlanan İzmler... Mimarlığı Anlamak, Klasik dönemlerden günümüze dek mimarlık tarihini biçimlendiren akımları ya da “izm”leri tanıtan, mimarlık tarihine ilgi duyanlar ve özgün yapıtları bir arada görmek isteyenler için oldukça yararlı bir rehber. Kitap, mimarlık tarihinin belli başlı “izm”lerinin daha iyi anlaşılması için basit ama öğretici bir anlatım yöntemine sahip.

      “İzm”lerin aralarındaki farklar genellikle binanın işlevi, yerel iklim ve eldeki malzemeler gibi fiziksel koşullardan kaynaklanır. Zamanla, bu etkiler uzun soluklu gelenekler yaratıp yerel kültürün ayrılmaz bir parçası haline gelerek belli düzenler içinde yavaş yavaş gelişir. Tıpkı Avrupalıların mimarlıklarını kolonilerine taşıdıkları gibi, uluslararası ticaret vb. çeşitli yollar aracılığıyla yerel gelenekler dünyanın başka yerlerindeki kültürleri ve toplumları etkileyebilir.

      İzmler… Mimarlığı Anlamak, bu örnekte olduğu gibi mimarlıktaki temel akımları, kavramları ve onların altında yatan fiziksel ve sosyal koşulları anlamamıza olanak sağlıyor. Ele alınan yapının hangi “izm”e bağlı olduğunu belirten ölçütlerin yer aldığı çok tanımlayıcı bir liste vermese de, mimarların pratik sorunları aşmak ve aynı zamanda da düşüncelerini ifade etmek için estetik değerleri nasıl kullandıklarını aktarıyor.

      "İzm'in" Beş Türü

      1. Geniş Bir Kültürel Eğilim (Hümanizm, Yeni Klasikçilik gibi)

      Bu izmler genel kültürel hareketlerin mimarlıkta özel akımlar yarattığı veya daha sık rastlanan türü olan mimari akımların yeni kültürel standartlar oluşturduğu durumlardır. Ayrıca diğer sanatlarda da neredeyse bunlara eşlik eden tutumların ortaya çıktığı görülür. Bunlar arasında belirgin etkileşimler olabilir. Uzun soluklu olmasalar da bu tür izmler, benzer düşüncelerin yaygın ve eşzamanlı bir şekilde yayılmasıyla kendini gösterir.

      2. Sanatçı Tanımlı Akım (Pürizm, Yapısalcılık gibi)

      Bu izm'lerin çoğu 19. ve 20. yy'lara dayanmaktadır. Bu dönemlerde pek çok mimar kendi düşüncelerini ifade etmenin önemini kavradı. Gerektiği zaman bazı mimarlar diğer çağdaş ve geçmişteki akımlara karşı düşüncelerini kabul ettirmek için basılı manifestolar aracılığıyla güçlerini birleştirdi. Bu izm'ler genellikle seçkin bir söylemle ifade edilse de kendiliğinden oluşan izmlerin entelektüel geleneklerinin derinliğinden yoksundur.

      3.Geriye Dönük Adlandırmalar (Erken Klasikçilik, Maniyerizm gibi)

      Geçmişe dönük nitelendirme farklı zaman dilimlerinde rastgele ve birbirleriyle ilgisiz gibi görünen olayları düzenlemede tarihçilere fayda sağlayacak bir unsurdur. Örneğin Knosssos'u inşa edenler kendilerini “Erken Klasikçi” olarak adlandırmamışlardı. Ancak Knosssos'u inşa ederken o anda var olmayan Klasikçiliğin anlayışına gereksinimleri vardı. Buradaki düşüncelerin ve uygulamaların, çeşitli manifestolarıyla en etkili tek mimari biçem olan Klasikçiliğin oluşmasına yardımcı olduğu yadsınamaz. Bu yüzden geçmişe dönük nitelendirmeler, eğilimlerin nasıl bütünleştiği, ayrıştığı ya da zaman içinde değiştiğini anlamak için önemli araçlardır.

      4. Bir İdeolojinin Temsili (Pietizm, Erktekelcilik gibi)

      Her türlü sanat bir ideolojiyi az ya da çok temsil etme gücüne sahiptir. Ancak mimarlık ve ideoloji arasındaki ilişki benzersizdir. Elbette mimarlık, yapıyı yaptıran kişiye bir fayda sağlar. Mimarlığın ortaya çıkardığı iş ne denli büyük olursa onun arkasındaki kişinin de o kadar zengin ve güçlü olduğu düşünülür. Bunun sonucunda da bu gücün düşüncelerini yayma olasılığı da o denli artar.

      5. Bölgesel veya Ulusal Eğilim (Şintoizm, Amerikancılık gibi)

      Teknoloji malzemeyi uzak mesafelere iletme ve bir yapı içinde iklimlendirme olanağını sağlayana kadar, mimarlık, çevresi ile yakın ilişki içinde olmaktan kurtulamadı. Bir toplumun inanışları ve düşünceler arasındaki etkileşim, mevcut iklim ve topoğrafya ve elde bulunan yapı malzemeleri belirli kimliklerde mimari gelenekler yarattı. Bunlar bölgesel veya ulusal eğilimler olarak tanımlandırılabilir. 19. yy'da böylesi tarihsel gelenekler, genellikle ulusal kimlikle ilgili daha önemli konularla ilişkilendirildi.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat