Kafkas Koçakları
Kafkas Koçaklari romanı iki yıl içerisinde üçüncü baskısını yaptı. Kafkas Koçaklari romanı Azerbaycan halkının tarihinde baş vermiş dramatik bir tarihsel dönemin kolliziyalarını ifade etmektedir ve geniş bir tarihi dönemi kapsamaktadır (1917-1940). Bu nedenlerden dolayı da onun realist sepkide yazılmış bir belgesel roman olarak kabul görmesini söylemek mümkündür. Zannımızca, bu roman aynı zamanda çağdaş Azerbaycan edebiyatı tarihine de dahil olmuş değerli bir armağandır...”
Prof. Dr. Babek Kurbanoğlu
“Kafkas Koçaklari romanı, sadece bir ailenin, bir grup insanın tarihine değil halkımızın tarihinin çok mühim taraflarına ayna tutan ciddi edebiyat hadisesidir. Romanı hadiseye çeviren başlıca keyfiyet ise eserin yazılış üslubu, oradaki insanların ve hadiselerin takdim tarzıdır. “Kafkas Koçakları” ananevî yazılı edebiyat tekniğinden ziyade söyleme, hikâye etme tekniğini esas alır ve kadim âşıkların günlerce süren “halk hikâyesi” gibi okuyucunun dikkatini sonuna kadar kendi arkasınca sürükler. Metinden uzaklaşmaya izin vermez. Çünkü romanın tesir gücü sadece bir insanın başından geçen maceralarla sınırlanmamıştır. Müellif bizi sanki at üzerinde bahsi geçen hadiselerin bağlı olduğu tarihi dönemin içerisinden geçirmektedir. Romanda Şerif Şikeste'nin yük treniyle sürgüne gönderilmesinin veya Binbaşı Kahraman Paşazâde'nin Tiflis'ten kaçırılmasının dedektif yöntemlerle kaleme alınmış olması da şifahî anlatım estetiği ile uyum göstermekte genel yapıyla bütünlük teşkil etmektedir.
Doç. Dr. Meti Osmanoğlu
- Açıklama
Kafkas Koçaklari romanı iki yıl içerisinde üçüncü baskısını yaptı. Kafkas Koçaklari romanı Azerbaycan halkının tarihinde baş vermiş dramatik bir tarihsel dönemin kolliziyalarını ifade etmektedir ve geniş bir tarihi dönemi kapsamaktadır (1917-1940). Bu nedenlerden dolayı da onun realist sepkide yazılmış bir belgesel roman olarak kabul görmesini söylemek mümkündür. Zannımızca, bu roman aynı zamanda çağdaş Azerbaycan edebiyatı tarihine de dahil olmuş değerli bir armağandır...”
Prof. Dr. Babek Kurbanoğlu
“Kafkas Koçaklari romanı, sadece bir ailenin, bir grup insanın tarihine değil halkımızın tarihinin çok mühim taraflarına ayna tutan ciddi edebiyat hadisesidir. Romanı hadiseye çeviren başlıca keyfiyet ise eserin yazılış üslubu, oradaki insanların ve hadiselerin takdim tarzıdır. “Kafkas Koçakları” ananevî yazılı edebiyat tekniğinden ziyade söyleme, hikâye etme tekniğini esas alır ve kadim âşıkların günlerce süren “halk hikâyesi” gibi okuyucunun dikkatini sonuna kadar kendi arkasınca sürükler. Metinden uzaklaşmaya izin vermez. Çünkü romanın tesir gücü sadece bir insanın başından geçen maceralarla sınırlanmamıştır. Müellif bizi sanki at üzerinde bahsi geçen hadiselerin bağlı olduğu tarihi dönemin içerisinden geçirmektedir. Romanda Şerif Şikeste'nin yük treniyle sürgüne gönderilmesinin veya Binbaşı Kahraman Paşazâde'nin Tiflis'ten kaçırılmasının dedektif yöntemlerle kaleme alınmış olması da şifahî anlatım estetiği ile uyum göstermekte genel yapıyla bütünlük teşkil etmektedir.
Doç. Dr. Meti Osmanoğlu
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.