%30
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789755746951
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
140
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
2
Basım Tarihi
2017-08
Çeviren
Sema Krebs
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Sufism: The Transformation Of The Heart

Kalbim Dönüşümü

100,00TL
70,00TL
%30
Satışta değil
9789755746951
548513
Kalbim Dönüşümü
Kalbim Dönüşümü
70.00

Llewellyn Vaughan-Lee, Kalbin Dönüşümü adlı eserinde, sûfînin hassas yolculuğunu talibin kafasını karıştırmayan bir sadelikle ve bugünün bağnazlığının tam karşıtı bir yolla, entelektüel birikimini bu ilmî derinlikle birleştirerek anlatmaktadır. Daha da önemlisi tasavvufun, sûfînin kendi hayatı olduğunu bilerek, İbn Arabî'den Mevlânâ'ya, Bâyezîd-i Bestâmî'den Zünnûn-i Mısrî'ye, Râbiâ'ya ve diğer pek çok sûfînin hayatlarından önemli hadiselere anlatımında yer vermektedir. Bununla, tasavvufun eskilerin anlattığı, modası geçmiş hikâyeler olmadığını; insanın hakîkatinin bu tarihsel kişiliklerde nasıl tezâhür ettiğini göstermektedir. Zira tasavvuf, sûfînin hâlidir ve bu hâl hayatlarındaki öykülerde yansımaktadır.

Tasavvuf, Doğu'nun malı değildir; hiçbir zaman da olmamıştır. O her zaman sadece insana aittir. Zâhirde barışı ve bâtında barışıklığı gaye edinen, kendine olduğu gibi kendi olmadığını düşündüğüne de aynı ölçüde saygı duyan bir yaşam biçimidir tasavvuf. Zira tasavvufun gayesi, ötekileştirmenin olmadığı, herkesin ve her şeyin Hak olduğu bir noktaya ulaşmaktır. Bu anlayışla, anlatımına modern psikolojiyi, Freud'u, Jung'u, Meister Eckhart'ı, Corbin'i ve diğerlerini de katan Vaughan-Lee, tasavvufun bütünü cem eden mahiyetini okuyucunun gözleri önüne sermektedir.




  • Açıklama
    • Llewellyn Vaughan-Lee, Kalbin Dönüşümü adlı eserinde, sûfînin hassas yolculuğunu talibin kafasını karıştırmayan bir sadelikle ve bugünün bağnazlığının tam karşıtı bir yolla, entelektüel birikimini bu ilmî derinlikle birleştirerek anlatmaktadır. Daha da önemlisi tasavvufun, sûfînin kendi hayatı olduğunu bilerek, İbn Arabî'den Mevlânâ'ya, Bâyezîd-i Bestâmî'den Zünnûn-i Mısrî'ye, Râbiâ'ya ve diğer pek çok sûfînin hayatlarından önemli hadiselere anlatımında yer vermektedir. Bununla, tasavvufun eskilerin anlattığı, modası geçmiş hikâyeler olmadığını; insanın hakîkatinin bu tarihsel kişiliklerde nasıl tezâhür ettiğini göstermektedir. Zira tasavvuf, sûfînin hâlidir ve bu hâl hayatlarındaki öykülerde yansımaktadır.

      Tasavvuf, Doğu'nun malı değildir; hiçbir zaman da olmamıştır. O her zaman sadece insana aittir. Zâhirde barışı ve bâtında barışıklığı gaye edinen, kendine olduğu gibi kendi olmadığını düşündüğüne de aynı ölçüde saygı duyan bir yaşam biçimidir tasavvuf. Zira tasavvufun gayesi, ötekileştirmenin olmadığı, herkesin ve her şeyin Hak olduğu bir noktaya ulaşmaktır. Bu anlayışla, anlatımına modern psikolojiyi, Freud'u, Jung'u, Meister Eckhart'ı, Corbin'i ve diğerlerini de katan Vaughan-Lee, tasavvufun bütünü cem eden mahiyetini okuyucunun gözleri önüne sermektedir.




  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat