%25
Kalkıp Giden Resimler Sühan Bozdağ
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786257220583
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
192
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2022-03
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Kalkıp Giden Resimler

Yayınevi : Mona Kitap
39,00TL
29,25TL
%25
Satışta değil
9786257220583
904494
Kalkıp Giden Resimler
Kalkıp Giden Resimler
29.25

Yalan da aşk gibiydi.
Ancak çiviyle, zincirle ya da çekiçle çıkılabilirdi doruğuna.

“Sıcaktı. Sayısız hayatın birkaç alçağın ağzından akan zehirle çepeçevre kuşatıldığı zamanlardı. Şehrin deşilmiş, çürümüş karnındaki çukurlardan yeşil sarı örümcekler, görülmedik iğrenç hayvanlar fışkırıyordu. Caddeler, vitrin camlarında kendileriyle karşılaştıkça sendeleyen, rüzgâr, su ya da başka bir ten değdiğinde korkuyla yalvarıp diz çöken insanlarla doluydu. Her yanda koyu giysileri makinelerin koşusunda ezilmiş, paslı birer çengele asılmış kanlı et parçaları gibi erkekler vardı. Havada çarpışmış iki kılıç gibi çıplak omuzları ve yüksek, ince şeylerle dolu bir dünyaya benzeyen gözleriyle kadınlar, umutsuzluk içindeydiler.

Yemek dükkânlarının, meyhanelerin önlerine çıkartılmış masalar, dünyadan kalkan son trenin vagonları gibi tıklım tıklımdı. Ellerde cep telefonları rengârenk böcekler gibi yanıp sönüyor, çapkın bakışlar karşılıklı göze kestirilen uzuvların keskin kenarlarında geziniyordu.”

  • Açıklama
    • Yalan da aşk gibiydi.
      Ancak çiviyle, zincirle ya da çekiçle çıkılabilirdi doruğuna.

      “Sıcaktı. Sayısız hayatın birkaç alçağın ağzından akan zehirle çepeçevre kuşatıldığı zamanlardı. Şehrin deşilmiş, çürümüş karnındaki çukurlardan yeşil sarı örümcekler, görülmedik iğrenç hayvanlar fışkırıyordu. Caddeler, vitrin camlarında kendileriyle karşılaştıkça sendeleyen, rüzgâr, su ya da başka bir ten değdiğinde korkuyla yalvarıp diz çöken insanlarla doluydu. Her yanda koyu giysileri makinelerin koşusunda ezilmiş, paslı birer çengele asılmış kanlı et parçaları gibi erkekler vardı. Havada çarpışmış iki kılıç gibi çıplak omuzları ve yüksek, ince şeylerle dolu bir dünyaya benzeyen gözleriyle kadınlar, umutsuzluk içindeydiler.

      Yemek dükkânlarının, meyhanelerin önlerine çıkartılmış masalar, dünyadan kalkan son trenin vagonları gibi tıklım tıklımdı. Ellerde cep telefonları rengârenk böcekler gibi yanıp sönüyor, çapkın bakışlar karşılıklı göze kestirilen uzuvların keskin kenarlarında geziniyordu.”

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat