Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı SuçlarZimmet-İrtikap-Rüşvet-Denetim Görevini İhmal-Görevi Kötüye Kullanma Suçları
Zimmet, irtikap, rüşvet, görevi kötüye kullanma ve denetim görevinin ihmali suçları 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun dördüncü kısım birinci bölümünde "Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar" başlığı altında düzenlenmiştir. Bu suçlar uygulamada genellikle memur suçları olarak bilinmekte ve bu şekilde değerlendirilmektedir. Memur kavramı ise uygulamada yol açtığı karışıklıklar nazara alınarak daha geniş bir anlam yüklenmek suretiyle 5237 sayılı Yasanın 6/1-c maddesinde kamu görevlisi olarak tanımlanmıştır.
Bu çalışmamızda kamu görevlisi veya uygulamada kamu görevlisi gibi cezalandırılabilecek kimselerin işlemiş oldukları suçlar incelenmiştir. Yargıtay 5. Ceza Dairesinin görev alanına giren söz konusu suçlarla ilgili uygulamada yaşanan büyük sıkıntılar bizi bu çalışmayı yapmaya ve yayınlamaya sevketmiştir. Neyazık ki, bir kısım kamu görevlilerince veya bunlar gibi cezalandırılması mümkün olan kimselerce görev, kapsam ve sorumluluklar yeterince bilinmediği gibi ayrıca bu suçları soruşturmakla yükümlü bulunan adli veya idari görevliler tarafından yine bilgi eksikliğinden kaynaklanan nedenlerle usulünce soruşturma yapılamamakta, bunun sonucu olarak soruşturma ve kovuşturmalar uzamakta, mağduriyetlere neden olunmaktadır. Keza yargılama makamları olan mahkemelerde de aynı şekilde sıkıntılar yaşanmakta, delillerin toplanması, tartışılması, suçların unsurları ve nitelendirilmeleri yönlerinden hak kayıplarına yol açan ciddi hatalar yapılmaktadır.
Çalışmamızda suçlarla ilgili teorik bilgiler verilmiş, fakat doktrindeki tartışmalı konular üzerinde özellikle durulmamaya gayret sarfedilmiş, mümkün olduğu kadarıyla Yargıtay'ın istikrar kazanmış içtihatlarına da yer verilmek suretiyle konular izah edilmeye çalışılmıştır.
Yukarıda da belirtildiği üzere bilgi eksikliğinin giderip, en kısa zamanda, en az giderle ve mağduriyete yol açmadan hukuki problemlerin adil bir şekilde çözülmesi amacına hizmet etmek üzere "soruşturma ve kovuşturmada dikkat edilecek hususlar" başlığı altında çok özet bilgiler verilmiş, Yargıtay'ca temyiz incelemesi sırasında dikkat edilmekte olan konular paylaşılmıştır. Ayrıca uygulayıcıalrın işlerini kolaylaştıracağını düşündüğümüz; iddianame, kovuşturmaya yer olmadığı kararları, müzekkereler, bilirkişiye dosyaların tevdiine ve bilirkişilerden nelerin isteneceğine dair tutanakları, tensip kararları ve mahkeme kararlarından bir kısım örnekler de seçilip paylaşılmış, bunun da ötesinde gerek hukuk dalında öğrenim gören, gerekse özellikle Adalet Akademisinde stajlarını tamamlamakta olan hakim ve savcı adaylarının faydalanacaklarını umduğumuz ve bir kısmı daha önceki dönemlerde Adalet Akademisindeki staj dönemi sonunda sorulan sorulardan oluşan pratik çalışma örneklerine de yer verilmiştir.
- Açıklama
Zimmet, irtikap, rüşvet, görevi kötüye kullanma ve denetim görevinin ihmali suçları 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun dördüncü kısım birinci bölümünde "Kamu İdaresinin Güvenilirliğine ve İşleyişine Karşı Suçlar" başlığı altında düzenlenmiştir. Bu suçlar uygulamada genellikle memur suçları olarak bilinmekte ve bu şekilde değerlendirilmektedir. Memur kavramı ise uygulamada yol açtığı karışıklıklar nazara alınarak daha geniş bir anlam yüklenmek suretiyle 5237 sayılı Yasanın 6/1-c maddesinde kamu görevlisi olarak tanımlanmıştır.
Bu çalışmamızda kamu görevlisi veya uygulamada kamu görevlisi gibi cezalandırılabilecek kimselerin işlemiş oldukları suçlar incelenmiştir. Yargıtay 5. Ceza Dairesinin görev alanına giren söz konusu suçlarla ilgili uygulamada yaşanan büyük sıkıntılar bizi bu çalışmayı yapmaya ve yayınlamaya sevketmiştir. Neyazık ki, bir kısım kamu görevlilerince veya bunlar gibi cezalandırılması mümkün olan kimselerce görev, kapsam ve sorumluluklar yeterince bilinmediği gibi ayrıca bu suçları soruşturmakla yükümlü bulunan adli veya idari görevliler tarafından yine bilgi eksikliğinden kaynaklanan nedenlerle usulünce soruşturma yapılamamakta, bunun sonucu olarak soruşturma ve kovuşturmalar uzamakta, mağduriyetlere neden olunmaktadır. Keza yargılama makamları olan mahkemelerde de aynı şekilde sıkıntılar yaşanmakta, delillerin toplanması, tartışılması, suçların unsurları ve nitelendirilmeleri yönlerinden hak kayıplarına yol açan ciddi hatalar yapılmaktadır.
Çalışmamızda suçlarla ilgili teorik bilgiler verilmiş, fakat doktrindeki tartışmalı konular üzerinde özellikle durulmamaya gayret sarfedilmiş, mümkün olduğu kadarıyla Yargıtay'ın istikrar kazanmış içtihatlarına da yer verilmek suretiyle konular izah edilmeye çalışılmıştır.
Yukarıda da belirtildiği üzere bilgi eksikliğinin giderip, en kısa zamanda, en az giderle ve mağduriyete yol açmadan hukuki problemlerin adil bir şekilde çözülmesi amacına hizmet etmek üzere "soruşturma ve kovuşturmada dikkat edilecek hususlar" başlığı altında çok özet bilgiler verilmiş, Yargıtay'ca temyiz incelemesi sırasında dikkat edilmekte olan konular paylaşılmıştır. Ayrıca uygulayıcıalrın işlerini kolaylaştıracağını düşündüğümüz; iddianame, kovuşturmaya yer olmadığı kararları, müzekkereler, bilirkişiye dosyaların tevdiine ve bilirkişilerden nelerin isteneceğine dair tutanakları, tensip kararları ve mahkeme kararlarından bir kısım örnekler de seçilip paylaşılmış, bunun da ötesinde gerek hukuk dalında öğrenim gören, gerekse özellikle Adalet Akademisinde stajlarını tamamlamakta olan hakim ve savcı adaylarının faydalanacaklarını umduğumuz ve bir kısmı daha önceki dönemlerde Adalet Akademisindeki staj dönemi sonunda sorulan sorulardan oluşan pratik çalışma örneklerine de yer verilmiştir.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.