Kan Çiçekleri (Otobiyografi) - Ressam Hikmet Çetinkaya
Gelinciğin yeryüzündeki en yoğun anlamı bizde, Çanakkale'de... Neden mi? Yağmur yağdıktan sonra geride kalan taş, toprak ve inbsan kemikleri!...
Çanakkale'de ölen insanların kanlarıyla sulanmış, narin, nazlı, hüzünlü gelincikler. " Kan Çiçekleri" der Gelibolulular gelinciğe. Bahar gelmeye görsün, her yanı kırmızılar kaplar. Gelibolulular çok sever gelincikleri. Derler ki, "Açan herbir gelincik, kan çiçeğidir."
Şehit askerlerimizin her biri gelincik olmuş, sert rüzgarlara direnir de gitmez toprağından.
Kana bulanmış topraklarda gül biter mi? Biten Kan Çiçekleri.
Okulda resim dersinde öğretmen sıraların arasında gezinirken, gözü bana takıldı. Gözlerime baktı, bende mahcubiyet, biraz utangaçlık, karşısında küçüldüm, ufacık kaldım. Mimikleri ile malzemelerimin nerede olduğunu sordu, ayağa kalktım, önümü ilikledim, başımı öne eğdim, utangaç bir eda ile "evde unuttum öğretmenim" dedim, bir arka sıraya geçti. Bir başka dersin defterinin en arka sayfasına başladım birşeyler çizmeye.
Nihayet ders bitti, zil çaldı bende kocaman bir "Ohhhhhh ders bitti"....
Sanatçısına fırçasına,kalemine, inandıklarına taraftır, gönül sesinin götürdüğü yere gider, boş tutamazsınız, durduramazsınız, engelleyemezsiniz. Bir kere rüzgarı aldı bu yelken, yüreği doldu, fırçasını, kalemini tutabilene aşk olsun.
- Açıklama
Gelinciğin yeryüzündeki en yoğun anlamı bizde, Çanakkale'de... Neden mi? Yağmur yağdıktan sonra geride kalan taş, toprak ve inbsan kemikleri!...
Çanakkale'de ölen insanların kanlarıyla sulanmış, narin, nazlı, hüzünlü gelincikler. " Kan Çiçekleri" der Gelibolulular gelinciğe. Bahar gelmeye görsün, her yanı kırmızılar kaplar. Gelibolulular çok sever gelincikleri. Derler ki, "Açan herbir gelincik, kan çiçeğidir."
Şehit askerlerimizin her biri gelincik olmuş, sert rüzgarlara direnir de gitmez toprağından.
Kana bulanmış topraklarda gül biter mi? Biten Kan Çiçekleri.
Okulda resim dersinde öğretmen sıraların arasında gezinirken, gözü bana takıldı. Gözlerime baktı, bende mahcubiyet, biraz utangaçlık, karşısında küçüldüm, ufacık kaldım. Mimikleri ile malzemelerimin nerede olduğunu sordu, ayağa kalktım, önümü ilikledim, başımı öne eğdim, utangaç bir eda ile "evde unuttum öğretmenim" dedim, bir arka sıraya geçti. Bir başka dersin defterinin en arka sayfasına başladım birşeyler çizmeye.
Nihayet ders bitti, zil çaldı bende kocaman bir "Ohhhhhh ders bitti"....
Sanatçısına fırçasına,kalemine, inandıklarına taraftır, gönül sesinin götürdüğü yere gider, boş tutamazsınız, durduramazsınız, engelleyemezsiniz. Bir kere rüzgarı aldı bu yelken, yüreği doldu, fırçasını, kalemini tutabilene aşk olsun.
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.