%35
Kavalımın Sesindeki Büyü Veysel Çamlıbel
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789759010737
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
336
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2008-02
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Kavalımın Sesindeki Büyü

Yayınevi : Peri Yayınları
26,00TL
16,90TL
%35
Satışta değil
9789759010737
677440
Kavalımın Sesindeki Büyü
Kavalımın Sesindeki Büyü
16.90

Çoğul renkler taşıyan, yaşama dayatılan tek tipçi anlayışlar, halkları, insanı kendisine yabancılaştıran, gerçek bir uygarlaşmanın yolunu kapatan başlıca engellerden biridir. Doğadaki çeşitliliğin korunmasının, siyasal ve ideolojik nedenlerle insana, halklara layık görülmemesi düşündürücüdür. Oysa her yerel tomlumsal-kültürel çeşitlilik, binlerce yılın ürünü olup, insanlığın ortak mirasıdır. Bu mirasın uygarlık / uygarlaşma adına korunması, geliştirilmesi gerekmez mi?

Kürt Halkı, Ortadoğu'nun yerleşik halklarındandır. Kürtçe, değişik lehçeleri ile yaşayan bir dil. binlerce yıllık sözlü kültür değerleriyle Kürtler coğrafyalarında yaşamını sürdüren bir halk. Ne yazık ki; son yüz yılda Kürt dili, sözlü kültürü, edebiyatı, bütünüyle Kürt siyasal-toplumsal-kültürel tarihi yok sayıldı,gelişip serpilmesi olmadık kaba yöntemlerle engellendi. Türkiye koşullarında Kürtler yasakları aşıp, söz dünyasından, yazılı değerlerdünyasının zenginliklerine bir türlü ulaşamadılar.

Elinizdeki bu kitap bir otobiyografik denemedir. Köklere tutunarak, oradan beslenerek, yerelden evrensele, basitten karmaşığa doğru giden bir arayıştır. Bu otobiyografi, insanı dışardan kuşatan, iç dünyasını baskı altında biçimlendiren olguların, olayların, süreçlerin belirleyiciliği altında oluşan bir yaşamın özetidir. Kürtçe yaşananların Türkçe ile buluşma cabasıdır. Özgün sesler, tatlar, renkler, dokunuşlar, yoğun duyarlılıklar üzerine yazıldı... Ta ötelerden sürüp gelen sözlü anlatımın, folklorik değerlerinin izinden yürüdü...

  • Açıklama
    • Çoğul renkler taşıyan, yaşama dayatılan tek tipçi anlayışlar, halkları, insanı kendisine yabancılaştıran, gerçek bir uygarlaşmanın yolunu kapatan başlıca engellerden biridir. Doğadaki çeşitliliğin korunmasının, siyasal ve ideolojik nedenlerle insana, halklara layık görülmemesi düşündürücüdür. Oysa her yerel tomlumsal-kültürel çeşitlilik, binlerce yılın ürünü olup, insanlığın ortak mirasıdır. Bu mirasın uygarlık / uygarlaşma adına korunması, geliştirilmesi gerekmez mi?

      Kürt Halkı, Ortadoğu'nun yerleşik halklarındandır. Kürtçe, değişik lehçeleri ile yaşayan bir dil. binlerce yıllık sözlü kültür değerleriyle Kürtler coğrafyalarında yaşamını sürdüren bir halk. Ne yazık ki; son yüz yılda Kürt dili, sözlü kültürü, edebiyatı, bütünüyle Kürt siyasal-toplumsal-kültürel tarihi yok sayıldı,gelişip serpilmesi olmadık kaba yöntemlerle engellendi. Türkiye koşullarında Kürtler yasakları aşıp, söz dünyasından, yazılı değerlerdünyasının zenginliklerine bir türlü ulaşamadılar.

      Elinizdeki bu kitap bir otobiyografik denemedir. Köklere tutunarak, oradan beslenerek, yerelden evrensele, basitten karmaşığa doğru giden bir arayıştır. Bu otobiyografi, insanı dışardan kuşatan, iç dünyasını baskı altında biçimlendiren olguların, olayların, süreçlerin belirleyiciliği altında oluşan bir yaşamın özetidir. Kürtçe yaşananların Türkçe ile buluşma cabasıdır. Özgün sesler, tatlar, renkler, dokunuşlar, yoğun duyarlılıklar üzerine yazıldı... Ta ötelerden sürüp gelen sözlü anlatımın, folklorik değerlerinin izinden yürüdü...

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat